Eroğlu: Artık sabrımız taşıyor

KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu, KKTC'nin kuruluşunun 26. yıldönümünde Rum yönetimine sert uyarlarda bulunurken, uluslararası topluma da güçlü mesajlar verdi. Başbakan Eroğlu "Artık sabrımız taşıyor. Müzakereler başarılı olmazsa KKTC'nin tanınmasına odaklanacağız" dedi.

Eroğlu: Artık sabrımız taşıyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 13.11.2009 - 11:27

KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu, KKTC'nin 26 kuruluş yıldönümü kapsamında Türkiye'den gelen medya mensuplarının yanı sıra çeşitli ülkelerden gelen basın temsilcileriyle Lefkoşa'da bir araya geldi.

 

"Kötü komşu bizi devlet sahibi yaptı"

Basın toplantısında müzakere süreciyle ilgili kapsamlı bir değerlendirmede bulunan Eroğlu, "Hiç kimse Kıbrıs Türk Halkını Rum uzlaşmazlığının esiri haline getiremez. Rum komşularımız bilmelidir ki bizler ilânihaye onların keyfini bekleme durumunda değiliz. Eğer bu kafayla gitmeye devam ederlerse ortağımız değil komşumuz kalmaya devam ederler. İster iyi komşu olurlar, ister kötü komşu olurlar, neşeleri bilir. Biz her türlüsüne hazırız" mesajı verdi. Eroğlu, "Bizim Türkçede sıkça kullandığımız bir atasözümüz var. "Kötü komşu adamı ev sahibi yapar." Bizi de Rum komşularımız devlet sahibi yaptı" yorumunda bulundu.

 

"Rumların niyeti yok"

Türk tarafının 41 bir yıldan bu yana birçok kez Rumlarla barış için masaya oturduğunu ancak Rumların bu girişimleri sürekli baltaladığını ve kendisini Kıbrıs'ın tek meşru temsilcisi olarak gösterdiğini kaydeden KKTC Başbakanı, "Onun için diyorum ki bir an önce ne olacaksa olmalı. Toplumlararası müzakerelerin 1968'de başladığını dikkate alırsak 41 yıldır görüşüyoruz demek ki. Soruyorum, Kıbrıs meselesinin görüşülmedik tarafı mı kaldı? O zaman geriye ne kalıyor? Niyet önemlidir. Niyet varsa bu iş olur. Yoksa olmaz ve herkes yoluna gider. Kimsenin bizi daha fazla oyalamaya hakkı yoktur. Kıbrıs Türk Halkı çaresiz değildir. Alternatifsiz değildir. Rumlara mutlaka taviz vermeye ve de onlarla ille de federasyon yapmaya mahkum değildir. Bu böyle biline" uyarısında bulundu.

 

"Alternatifimiz devletimiz"

Kıbrıs Türk Halkı alternatifsiz değildir derken, bunu laf olsun diye söylemediklerini vurgulayan Eroğlu, "Alternatifimiz devletimizdir. Bugün 26. doğum gününü kutlamaya hazırlandığımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti artık bebek değil, çocuk da değildir. 26 yaşında genç, gürbüz bir delikanlıdır. İşte şimdi bu devletin 26. kuruluş yıldönümünü kutlamaya hazırlanıyoruz. 26 yıl önce kurduğumuz devlet yalnızca Anavatan Türkiye tarafından tanınmakla birlikte, gururla söylüyorum bugün modern demokratik bir devletin bütün organlarına ve vasıflarına sahiptir. Yasaması, yürütmesi ve bağımsız yargısıyla, bağımsız organlarıyla BM'ye üye, tanınmış birçok devleti imrendirecek demokratik bir yapıya sahiptir. Buna rağmen biz iyi niyetle 26 yıldır federasyon görüşüyoruz" diye konuştu.

 

"Rumlar iktidar değiştikçe katılaşıyor"

Eroğlu Türk tarafının girişimiyle müzakerelerin geçtiğimiz yıl yeniden başladığını hatırlatarak, "Biz iyi niyetimizi ve sabrımızı her şeye rağmen muhafaza ederek müzakere sürecini desteklediğimizi açıkladık. Bu sözümüzün arkasında durmaya da devam ediyoruz.Ancak görünen o ki Rum tarafında iktidar değişse de ortaya konan politikalar değişmiyor. Hatta gelen gideni aratıyor. Hristofyas da en az kendinden öncekiler kadar katı bir politika izliyor. Bu şartlar altında ne yazık ki müzakerelerin geleceğinden umutlu olmak için elimizde somut veriler bulunmuyor" dedi.

 

"İngilizlerin toprak iadesi Rumları tatmin etmez"

Toplantıda soruları cevaplayan KKTC Başbakanı Eroğlu, İngiltere'nin, garantör bir ülke olarak barışı teşvik için toprak önerisi bir jest olarak değerlendirdi. İngiliz üslerinin Kıbrıs'ın yüzde 2.6 gibi çok küçük bir toprak parçasını oluşturduğunu belirten Eroğlu, "Rumların bu kadar küçük bir toprak parçası ile tatmin olacaklarını sanmıyorum. Rumlar daha külliyetli bir toprak istiyor. Bu bir jettir çok fazla bir şey ifade etmez. Bilindiği gibi İngiltere, bu üsleri egemen üs bölgesi olarak AB dışında bırakmıştı. Bu kadar küçük bir yüzölçüme sahip olan İngiliz üsleri egemen oluyor da niçin KKTC'nin egemenliği kabul edilmiyor. Bunu anlamak mümkün değil" görüşünü ifade etti.

 

"Referandumdan 'Hayır' çıkar"

Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının, müzakere sürecinin geleceği konusundaki eğilimini "Şu anda kamuoyunun bu müzakereden bir sonuç çıkacağından umudu iyice azaldı. Nüfusun neredeyse yüzde 70-80 iki devletli yapıdan yana görülüyor. Bu nedenle şu anda bir referandum yapılırsa sonuç hayır çıkar" şeklinde yorumladı.

KKTC halkında AB'ye yönelik bir güven bunalımı olduğuna dikkat çeken Eroğlu, "Eğer AB, izolasyonları ve ambargoları kaldırmış olsaydı ve verdiği sözleri tutmuş olsaydı Rumlar bu kadar aşırı isteklerde bulunamazlardı. Aslında anlaşmayı destekliyor görününler Rumların uzlaşmazlığını körüklemişlerdir" eleştirisini getirdi. Rumların, Rusya ve İngiltere ile Kıbrıs'ın toprak bütünlüğünü tanıyan anlaşmalara değinen KKTC Başbakanı, "Rumları devlet KKTC'yi toplum olarak gören bir mantıkla bir yere varılamaz" dedi.

 

"Lefkoşa Mezarlığı'nda birçok Güzelyurtlu yatıyor"

Annan planı sonrasında Güzelyurt'un Rumlara bırakılacağı söylentileri sebebiyle buranın geleceği konusunda belirsizlik yaşandığını anlatarak, "İnsanlar cenazelerini dahi Güzelyurt'a defnetmemeye başladı. Lefkoşa mezarlığında bugün birçok Güzelyurtlu yatıyor bu da bir gerçek. Ancak müzakere sürecinin izlediği seyir dolayısıyla Güzelyurt'a yeniden bir hareketlenme görüyoruz" diye konuştu. Eroğlu, Rumların çeşitli uluslararası mahkemelerde açtığı davalara dair soru üzerine "Kıbrıs siyasi bir konudur. Mahkemelerin çözeceği bir konu değildir. Dolayısıyla bir çözüm olacaksa bu siyasi taraflarca olacaktır" karşılığını verdi.

 

Anavatanın güçlü desteği

Müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanması halinde KKTC'nin yol haritasının ne olacağına ilişkin soruya ise Eroğlu tanınmayı işaret etti. Tanınmanın, ulusları konjonktüre, ülkelerin menfaatlerine bağlı bir konu olduğunu ifade eden Eroğlu, Kosova'nın, Yugoslavya dağılmasıyla ortay çıkan 7 ülkenin tanınmasını buna örnek verdi. "En ideal federasyon olarak görülen Çekoslovakya bugün yok ve dağılmasıyla oluşan iki ülke bugün AB üyesi. Müzakereler başarılı olmazsa bir karar vermek durumunda kalırız. Türkiye, Balkanlar'da ve Kafkaslar'da artık gücü hissedilen bir ülke. Günü geldiğinde KKTC'nin de tanınacağına inanıyoruz. Bu konuda tabii ki Anavatan Türkiye'nin güçlü desteğine her zaman ihtiyacımız var" dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler