"Eşitliğe inanan erkeklerle çalışacağız"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan, ''CHP canlanıyor. CHP'yi hareket geçiren kadınlar oldu'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 05.01.2011 - 14:36

İstanbul Dedeman Otel'de düzenlenen toplantıda, partisinin kadın ve gençlik örgütlenmeleriyle ilgili görüşlerini açıklayan Bilgehan, kadın hakları gibi partiler üstü konularda gazeteci ve siyasetçilerin dayanışma içinde olması gerektiğini söyledi.
Bilgehan, 3 yıllık boşluğun ardından CHP'nin artık Kadın Kolları Başkanı bulunduğunu, Genel Sekreterin kadın olduğunu, yönetimde 3 kadın bulunduğunu anlatan Bilgehan, CHP'nin son 6 ayda 90 bin yeni üye kaydının çoğunluğunun da kadınlardan oluştuğunu vurguladı. Gülsün Bilgehan, ''CHP canlanıyor. CHP'yi hareket geçiren kadınlar oldu'' dedi. Yönetimde ve yönetim kurullarında yüzde 25 kota uyguladıklarını anlatan Bilgehan, bu oranın, eşitliğe varacak kadar yükselmesini ve her alanda hayata geçirilmesini istediklerini kaydetti.

Üyeler dışında partinin gönüllülerinin bulunduğunu dile getiren Bilgehan, etkin olarak çalışan bu kadınların, 31 Aralıkta Türkiye'nin her tarafında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun mektubunun evlere ulaşmasını sağladıklarını ifade etti. Mektup vasıtasıyla CHP'nin somut projelerini vatandaşlara aktarmaya başladıklarını, bunlardan en önemlisinin ''Aile Sigortası'' olduğunu, bu konunun daha sonra Kılıçdaroğlu tarafından açıklanacağını belirten Bilgehan, ''Türkiye'de, geliri asgari ücretin altında 2,5 milyon aile var. Bu ödeneğin doğrudan ev kadınına verilmesini istiyoruz'' dedi.

Gülsün Bilgehan, bu sigortanın kaynağının ne olacağı ve nereden bulunacağı gibi konuların belirlendiğine dikkati çekti. Türkiye'de bir yoksulluk envanteri çıkaracaklarını aktaran Bilgehan, bu konunun kadının ekonomik bağımsızlığının sağlanmasında çok önemli olduğuna işaret etti. Bilgehan, aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddetin önlenmesinin partisinin kadınlara yönelik politikasını oluştururken dikkate aldığı temel konular arasında yer aldığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Kadın-erkek eşitliğini yasal olarak güvenceye almak ve hayata geçirebilmek için önce eşitliğe inanmak gerekiyor. Genel Başkanımızın da inandığını biliyoruz. Siyasi irade çok önemli. Kemal Kılıçdaroğlu bu eşitliğe inanıyor. Bu yüzden ben ve arkadaşlarım kadın hakları konusunda politikalar üretirken, erkeklerle birlikte çalışacağız. Kadın hakları sadece kadınları ilgilendiren bir konu değil. Aslında kadın hakları, bir erkek sorunu Türkiye'de. Onun için eşitliğe inanan erkeklerle çalışacağız.'' Bilgehan, Türkiye'de 15-29 yaş arası kadınların yüzde 66'sının çalışmadığını ve eğitime devam etmediğini kaydetti.
 

CHP Parti Meclisi üyesi kadınların konuşmaları

CHP Parti Meclisi üyesi Gülseren Onanç da kadının durumu ile ilgili yayımlanan tüm raporlarda Türkiye'nin hep son 10 ülke arasında yer aldığına dikkati çekerek, AB'de kadının işgücüne katılım oranı yüzde 59 iken Türkiye'de 2009'da bu rakamın yüzde 24 olduğunu, 2010'da yüzde 1-1,5 artış gerçekleştiğini söyledi.

Onanç, Türkiye'nin işgücüne katılım seviyesi olarak Ortadoğu ülkelerinin kategorisinde yer aldığını Güney Avrupa, Latin Amerika ve hatta Malezya'nın bile gerisinde kaldığını belirtti.
Türkiye'de Ortadoğu ülkelerinden bile daha yoğun, katı, ataerkil, muhafazakar bir düşünce yapısının bulunduğunu, bu yapıyı bir türlü kıramadıklarını anlatan Onanç, bunun da toplumdaki değişim dönüşüm önündeki en büyük engel olarak durduğunu vurguladı.
 

''Bir seferberlik lazım"

CHP Parti Meclisi üyesi Prof. Dr. Binnaz Toprak da büyükşehirler de dahil, Anadolu'nun her yerinde kadının evine hapsedildiğini, sokağa çıkmaya korktuğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Kadınlara karşı önyargı ve ayrımcılığın ortadan kalkması kendiliğinden olmuyor, bunun için bir seferberlik lazım. Bir yılın mutlaka kadın yılı ilan edilmesi gerekiyor. 2012 olabilir mesela. Böylece, bir yıl boyunca çeşitli sempozyum, konferanslarla, medyayı da yanımıza katarak bu konuları işleyebiliriz. Bunu yönetime önereceğiz. Özetle bu sorunlarla ayrımcılık kendi kendine ortadan kalkmaz.''

CHP Parti Meclisi üyesi Sema Kendirci ise kadınların sosyal siyasi alana katılamamalarının önündeki en büyük engelin uğradıkları şiddet olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin 1998'de beri şiddetle mücadeleyi öngören yasası bulunduğunu ifade eden Kendirci, kadına yönelik şiddet konusunda töre ve namus cinayetleri adı altında meydana gelen ve adliyeye yansıyan olaylarla ilgili rakamların korkunç boyutlarda olduğunu söyledi.

2006'de çıkan belediyeler yasasına göre, bütün büyükşehirler ve nüfusu 50 bini geçen ilçelerin tamamı sığınma evi açma zorunda olduklarını aktaran Kendirci, ancak bunu yerine getirilmediği ve şu anda Türkiye'de sadece 57 sığınma evinin bulunduğunu belirtti.
 

Bilgehan: Benim de 3 çocuğum var

Daha sonra yeniden söz alan Gülsün Bilgehan, kendisinin de 3 çocuğu bulunduğunu, bunun çok büyük bir mutluluk ve sorumluluk olduğunu ifade ederek, ''3 çocuk çok güzel bir şey, ama o çocukların zorluklarına, onların yetiştirilmesi çabalarına babaların da eşit olarak katılması gerekiyor. Bunu yapan kuşaklar var. Bizler, bizden sonraki kuşakların bir kısmı farklı yetişiyor'' dedi.

Türkiye'de büyükannelerin, birçok konuda, torunlarından daha ileride olduğuna işaret eden Bilgehan, Meclise giren kadın oranında 1934 dünya ikinci olan Türkiye'nin şu anda 164. sırada bulunduğunu söyledi. Türkiye'de seçim yasasının değişmesi, CHP dahil partilerin daha demokratikleşmesi gerektiğini anlatan Bilgehan, ''CHP olarak hedefimiz, eşit oranda kadının Mecliste temsil edilmesi. Bu hedefe varıncaya kadar çalışacağız. Bizi yolumuzdan kimse çeviremez'' dedi.

Bu arada, bir gazetecinin ''CHP elitist bir parti olarak görünüyor ve halka inemiyor, bu halde iken sokağa bile çıkamayan kadına nasıl ulaşacaksınız?'' sorusu üzerine Gülsün Bilgehan, 31 Aralıkta bunu başlattıklarını, evlere girdiklerini ifade ederek, bundan sonra da bunu yapmaya devam edeceklerini belirtti.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler