Ethem Sarısülük davası 4 Nisan'a ertelendi

Ethem Sarısülük, 1 Haziran 2013 tarihinde Gezi Parkı eylemlerine destek amacıyla Kızılay Meydanı'nda yapılan protesto sırasında başına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti.

Sarısülük’ü vuran ve Ankara 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'olası kastla adam öldürme' suçundan yargılanan polis memuru Ahmet Şahbaz, 7 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası aldı. Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi, kararı usulden bozarak, dosyayı yerel mahkemeye gönderdi. Ardından davanın güvenlik gerekçesiyle Aksaray'da görülmesine karar verildi, tutuklu olan polis memuru Şahbaz da tahliye oldu.

GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMİ ALINDI

Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen duruşma nedeniyle, çevre illerden takviye olarak çevik kuvvet ekipleri geldi. Adliye çevresinde ve içinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. İki adet TOMA (Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı) adliye önünde hazır bekletildi. Duruşmaya izlemeye gelen Ethem Sarısülük'ün annesi Sayfı Sarısülük, kardeşleri İkrar, Cem ve Mustafa Sarısülük ve yaklaşık 30 kişilik grup, üst aramasından geçirildikten sonra adliyeye alındı.

DAVANIN AKSARAY'DA GÖRÜLMESİNE TEPKİ

Grup, adliye önünde 'Katillerden hesap sorduk, soracağız' slogan atarken, anne Sayfı Sarısülük, davanın Aksaray'a alınmasına tepki gösterdi.

Duruşmayı izlemeye gelen CHP milletvekilleri Ali Haydar Hakverdi, Necati Yılmaz ve Şenal Sarıhan da duruşmanın güvenlik gerekçesiyle Ankara'dan Aksaray'a alınmasına tepki gösterdi.

HUKUKA AYKIRI

Davanın Aksaray'a alınmasının hukuka aykırı olduğunu belirten CHP'li Sarıhan, "Ankara'da güvenlik sağlanamıyordu da Aksaray'da mı sağlanacak? Her ilde farklı güvenlik durumları mı var? Bu da tartışmalı bir durum. Dava bütün kamuoyunu ilgilendiriyor. İzlemeye gelen çok kalabılık kesimler oldu. Salonunda yetersiz olduğunu öğrendik. Kamuoyunun dikkatinin çok yoğun olduğu bir davada en geniş salonda sürdürülmesi gerekir" dedi.

'BİZİM ZEKAMIZLA DALGA GEÇMEKTİR'

Necati Yılmaz da "Biz bugün güya başkentimizde, sanığın ve yakınlarının, zarar görenin veya duruşma izleyicilerinin Ankara'da güvenliğini sağlayamayıp, Aksaray'da sağlandığını iddia edilmesi gerçekten bizim zekamızla dalga geçmektir. Biz işin esasını biliyoruz. Bu dava, zarar görenler tarafından takip edilmesin ve bir süre sonra peşi bırakılsın ve bu işi yapanlar da daha az bir cezayla, mümkünse cezasız bir şekilde kurtarılsın, diye bu dava buraya taşındı. Ama şu bilinmelidir ki biz bu davayı sonuna kadar takip edeceğiz. Katillerden ve katillere bu işi azmettirenlerden mutlaka ama mutlaka hesabını soracağız" diye konuştu.

SANIK POLİS, SEGBİS'LE KATILDI

Tutuksuz yargılanan polis memuru Ahmet Şahbaz, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) bağlandı.

Öldürülen Ethem Sarısülük'ün avukatı Murat Yılmaz, olay anıyla ilgili görüntülerin yeniden izlenmesini talep ederek, "Yargıtay, Ankara 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde izlenen görüntüleri yok saymıştır. Yargıtay bu dosyayı ya okumadı, ya da başından attı. Talebimiz, bu görüntüler tekrar sizin huzurunuzda izlensin. Görüntüler bir bilirkişi tarafından temizlensin, yavaşlatılsın" dedi.
Mahkeme başkanı, SEGBİS ile katılan sanık polis memuru Ahmet Şahbaz'a bir diyeceğinin olup olmadığını sordu. Şahbaz da Yargıtay'ın usulen bozma kararına uyulmasını talep etti.

ANNE SARISÜLÜK: DİLİN KAPANSIN

Bu sırada duruşmayı izleyen Ethem Sarısülük'ün annesi Sayfı Sarısülük, "Dilin kapansın" diyerek SEGBİS ile duruşmaya katılan polis memuru Şahbaz'a, tepki gösterdi. Mahkeme başkanı da anne Sarısülük'ü uyardı. 

Sarısülük'ün avukatlarından Kazım Bayraktar da sanık polis memuru Şahbaz'ın tahliye edilmesi kararını eleştirerek, "3 Eylül'de heyet toplandı, Ethem'in katilini salıverdi. Bu sanık, hakimler tarafından cezaevinden kaçırıldı. Sizin mahkemenizden de Şahbaz'ı serbest bırakan hakimler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyorum ve sanığın da tutuklanmasını istiyorum" dedi.

SANIK POLİSİN TUTUKLANMASI TALEBİ REDDEDİLDİ

Duruşmada, tutuksuz yargılanan polis memuru Ahmet Şahbaz'ın avukatları, "Terörle mücadele eden askere ve polise hakeret ediliyor. Burada terör propagandası yapılıyor" dedi. Bunun üzerine Ethem Sarısülük'ün duruşmayı izleyen ailesi ve avukatları tepki gösterdi. Ardından Şahbaz'ın avukatı da "Davanın siyasallaşmamasını istiyorum" dedi.

Mahkeme heyeti iddia makamı olan Cumhuriyet Savcısı'na söz verdi. Cumhuriyet Savcısı'da, mağdur avukatlarının sanık Ahmet Şahbaz'ın, duruşmaya SEGBİS'le değil, duruşmanın görüldüğü salonda mahkemeye katılması yönünde talepte olduklarını belirterek, Şahbaz'a, duruşmaya nasıl katılmayı tercih ettiğini sordu. Şahbaz, bundan sonraki duruşmalara da yine SEGBİS'le katılmak istediğini söyledi.

Cumhuriyet Savcısı, tanıkların yeniden dinlenmesine yer olmadığına ve olay gününe ait görüntüler bizzat mahkeme tarafından incelenmesini talep etti.

Verilen kısa bir aranın ardından Mahkeme Başkanı Seyfullah Sarıgül, tanıkların yeniden dinlenmesine yer olmadığına, tanıklardan İsmail Kızılcam'ın, Ankara'da Gar önünde meydana gelen patlamada öldüğünü ve onun ölüm belgesinin dava dosyasına eklenmesini istedi.

Mahkeme Başkanı Sarıgül, dava dosyasındaki olay günü görüntü kayıtlarının mahkemece izlenerek tutanak tutulmasını, bilirkişi raporlarının incelenmesini, hüküm vermeye elverişli olmaması halinde görüntülerin TRT veya belirlenen üniversitelere gönderilip işlem yapılmasına karar verdi.

Sarıgül, mağdur avukatlarının Ankara 6'ncı Ağır Ceza hakimleri için yaptıkları suç duyurusunun avukatların tarafından direk yapılabileceğini belirtti.

Mahkeme Başkanı Sarıgül, Sarısülük'ün avukatlarının sanık Ahmet Şahbaz'ın yeniden tutuklanması yönündeki talebin reddine ve karar verip, duruşmayı 4 Nisan tarihine erteledi.

'SİYASİ İKTİDAR TARAFINDAN KORUNUYOR'

Duruşmanın sona ermesinin ardından Ethem Sarısülük'ün avukatlarından Murat Yılmaz, sanık polis memuru Ahmet Şahbaz'ın siyasi iktidar tarafından korunduğunu ileri sürdü. Yılmaz, "Ethem'in katili, yargı mekanizmaları ve siyasal iktidar tarafından korunuyor ve aklanacak. Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi'ne naklinin sebebi de katil Ahmet Şahbaz’ın, bu dosyalardan herhangi bir cezai yaptırımla karşılaşmadan elini kolunu sallayarak mesleğine dönmesini sağlamaktır. Bugünkü yargılama bizi şaşırtmadı. Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi, Ahmet Şahbaz’ın tutuklama istemimizin reddine karar verdi. Duruşmayı 4 Nisan'a bıraktı" dedi.

Yargı mekanizmasından herhangi bir beklentilerin olmadığını söyleyen Yılmaz, "Biz biliyoruz ki siyasi iktidar, kolluk kuvvetleri polisi ve jandarmanın arkasında durduğu sürece Ethem Sarısülük ilk olmadığı gibi son da olmayacak. Toplumsal muhalefet artık buna 'dur' demeli. Yargı mekanizmalarından bir beklentimiz yok. Ama biz bu mücadeleyi sadece duruşma salonlarıyla sınırlı tutmuyoruz. Bunun için bu dava Aksaray’a nakledildi, kaçırıldı, kimsenin takip etmeyeceğini düşündüler. Bugün onlarca avukat, onlarca seyirci Ethem Sarısülük’e sahip çıktı. Bu davanın takipçisiyiz, biz bu davanın peşini bırakmıyoruz" diye konuştu.

'ADALET YOK BURADA'

Ethem Sarısülük'ün annesi Sayfı Sarısülük de adalete artık güvenmediklerini söyleyerek, şöyle konuştu:

"Benim oğlum, 2.5 yıl olacak.  Ben oğlumu aradım bulamadım. Ama toplum burada, avukatları, milletvekilleri hepsi yanımızda, destekliyor. Biz onlara güveniyoruz. Adalete güvenmiyoruz. Adalet yok burada" dedi.

Ethem Sarısülük'ün avukatlarından Kazım Bayraktar, Ankara 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin yetkisi olmamasına rağmen sanık Ahmet Şahbaz'ı, tahliye ettiğini savunarak, şunları söyledi:

"Özü itibariyle baktığımızda, Ankara 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin başkan ve üyeleri, bu sanığı, cezaevinden firar eylemini gerçekleştirdiler. Bu derecede geçersiz görev ve yetkisi olmadan vermiş olduğu kararla katil aramızda dolaşıyor. Bu katilin Ağustos ayında bırakılmasının temel nedeni, siyasi iktidarın uyguladığı cezasızlık politikasının artık cüretkarca bir aşamaya ulaşmasından kaynaklanıyor."

Duruşmayı izleyerler arasında yer alan HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan da "Eğer Türkiye demokrasi güçleri ve demokratik kitle örgütleri bu hukuksuzluk karşısında bir birliktelik gösterip bu hukuksuzluğa karşı bir direngenlik göstermezlerse bu ateş maalesef Türkiye’nin her tarafını yakacaktır" diye konuştu.

CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi ise "Şimdi biz bugün Aksaray’dayız. Ama Ankara’da yargılama devam ederken de biz Ak-saraydaydık. Çünkü 'Polise emri ben verdim' diyen Ak-saray’dı. Emri veren makam Ak-saray, bugün kararı verecek olan makam da Aksaray. Aslında bir şey değişmedi. Biz bunun farkındayız" dedi.

CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, "Sanığın salıverilmiş olması ne kadar hukuksuzsa, Yargıtay’ın bozma ilamından sonra salınmış olması ne kadar hukuksuzsa, bugün tutuklanmamış olması da o kadar hukuksuzdur" dedi.

Sanık Ahmet Şahbaz'ın ceza alacağına inandığını belirten Sarıhan, "Tehlikeli olan şudur; yaratılmakta olan cezasızlık havası, cezasızlık olgusu, yeni suçların işlenmesi konusunda açık bir tahrik ve teşvik niteliği göstermektedir. Bu sebeple bugün ülkemizin Güneydoğusu kan gölüne dönmüş durumda. Nerede hukuka aykırılık varsa, nerede hukuksuzluk varsa orada iktidarın gözünü kapattığını görmediğini ve hatta tahrik ettiğini görüyoruz" dedi.