'Felsefe ve Edebiyat' semineri (03.12.2011)

Edebiyatın insanı imgeyle, felsefenin kavramla anlattığının altı çizilen Ioanna Kuçuradi, değişenin değerler değil değer yargıları ve davranışlar olduğunu vurguladı. Oturmlarda, felsefenin soyut kavramsal biçimde anlattığı değerleri edebiyatın tekil insanlarda, yaşamlarda çarpıcı bir şekilde ifade ettiği Albert Camus'nun "Veba" eseri gibi örneklerle ileri sürüldü.

Sevda Şener, kahramanlar üzerinden tiyatro tarihini özetledi, değer yargılarına karşısında seyircinin tepkisine de dikkat çekti. Jale Erzen, Ahmet Hamdi Tanpınar, Tahsin Yücel gibi düşüncelerini edebiyat türleriyle ifade eden yazarları örnek vererek öykü ve romanların yazın ve düşünce dünyamızı zenginleştirdiğini ileri sürdü. Erzen, ilahiyattan bağımsız bir felsefenin Türkiye'de geliştiği dönemi batıda Dilbilim, Yapısalcılık, Fenomenoloji ve Varoluşculuk'un yaygınlaştığı yıllar olarak değerlendirdi. Yüksel Pazarkaya bir sanat dalı olan edebiyatın estetik gerçekliğe nasıl ulaştığını araştıran sayısal verilere dayalı bir sunum yaptı. İlk gün en çok soru alan, Taşkıner Ketenci'nin Sadizm'in haz anlayışı üzerinden giderek sorumluluktan muaf hazcılığın tehlikelerine dikkat çeken sunumu oldu.