Fenerbahçeli Ferdi'nin milli takım tercihi!
Fenerbahçe’nin genç futbolcusu Ferdi Kadıoğlu, milli takım tercihini teklif geldiği zaman yapacağını söyledi. Ferdi, ayrıca 13 yaşındayken Türkiye’den milli takım için davet aldığını da açıkladı.
Fenerbahçe’nin genç futbolcusu Ferdi Kadıoğlu, milli takım tercihini teklif geldiği zaman yapacağını söyledi. Ferdi, ayrıca 13 yaşındayken Türkiye’den milli takım için davet aldığını da açıkladı.
Trabzonlu bir baba ve Kanadalı balerin bir annenin ikinci evladı olarak Hollanda’da dünyaya gelen Fenerbahçe’nin 21 yaşındaki futbolcusu Ferdi Kadıoğlu, TFF’nin TamSaha Dergisi’ne hayatını ve gelecek planları ile ilgili açıklamalarda bulundu.
- Hollanda doğumlusunuz?
Evet, dediğiniz gibi Arnhem doğumluyum. Ama orada sadece 1-2 yıl yaşadım. Daha sonra Nijmegen’e taşındık. Orada büyüdüm ve okula gittim. Futbola 4 yaşında, Arnhem’in AZ 2000 takımında başladım. Çocukluğumda okula gittiğimi hatırlıyorum. Annem de babam da çalışıyordu. Annem profesyonel bir balerindi. Güzel bir çocukluk geçirdim diyebilirim. Şikayet edebileceğim hiçbir şey yok."
- Ailenizden söz eder misiniz?
"Aslında komik bir hikaye. Babam Türkiye’de doğuyor ve 7 yaşında Hollanda’ya yerleşiyorlar. Annem Kanada’da doğuyor ve o da 1 yaşında Hollanda’ya göçüyor ailesiyle. Ama açıkçası nasıl tanıştıklarını bilemiyorum. Çünkü çok sık rastlanacak bir şey değil bir Türk ile Kanadalının Hollanda’da evlenmesi. Gerçekten güzel bir hikaye. Benden 1 yaş büyük bir ablam var. O şu an Hollanda’da okuyor. Annem, ablamla birlikte Hollanda’da, babam benimle birlikte Türkiye’de yaşıyor. Aslında ben Türkiye’de futbol oynadığım için ailemin mecburen bölünmesi gerekti. Annemin, ablamla kalması gerekti. Ablam okuyordu. Babam da burada benimle birlikte. Babam Trabzon, Arsin’den Hollanda’ya göçmüş."
- Eğitim hayatınızı öğrenebilir miyiz?
"Hollanda’da 5. sınıfa kadar okudum. Orada eğitim sistemi farklı. Burada nasıl bir seviyeye geldiğini tam bilmiyorum. 16 yaşıma geldiğimde profesyonel olarak futbol oynuyordum. Futbolla eğitim birlikte yürümüyordu; çok zordu. Bu yüzden eğitimi bırakmak zorunda kaldım. 17 yaşında eğitim hayatımı sonlandırdım ve tamamen futbola odaklandım. Her zaman en büyük hedefim profesyonel bir futbolcu olabilmekti. Bunu gerçekleştirebilmek için de her şeyi yaptım. Şöyle de ilginç bir hikaye var; ben aslında daha genç yaşlarımdayken iki sınıf atladım. Dolayısıyla her zaman okuduğum yaş grubuna göre küçüktüm. Çok küçük yaşta lisede okuyordum."
- Futbol merakı nasıl başladı?
"İlk olarak 4 yaşındayken babam beni AZ 2000 takımına götürmüştü. Amatör bir takımdı fakat Hollanda’da o kategoride oynayabilmeniz için 5 yaşında olmanız gerekiyordu. Ama ben 4 yaşındaydım. Biz amatör takıma kayıt olmaya gittiğimizde babam benim 5 yaşında olduğumu söylemişti. Yalan söylemişti yani. Bir sonraki sene 5. yaş günümü kutladığımızda bana, ’Nasıl böyle bir şey mümkün oluyor?’ diye sormuşlardı. Orada böyle komik bir hikayem var. Ama futbolla temasım bu şekilde oldu. Ailem zaten sporu ve futbolu çok seviyor. Babamla hala çok fazla idman yapıyoruz. Çok fazla sayıda video izliyoruz. Bu şekilde başladım. Yıllar geçtikçe alt kategorilerde ve milli takımlarda oynama fırsatı elde ettim. Ayrıca oynadığım takımlar zaman zaman beni yaşça büyük kategorilerde de oynattı."
TÜRKİYE FARKLI
-Türkiye'deki futbolu nasıl buluyorsunuz?
Bize Hollanda’daki altyapı düzenini anlatır mısın? Orada neler öğrendin? Nasıl bir çalışma sistemi vardı? Neler yaşadın?
"AZ 2000 takımında başladım. ESA Rijkerswoerd oynadığım ikinci takım. Öncelikle bir amatör takım bünyesinde bulunmanız gerekiyor. Bu şekilde profesyonel kulüplerin altyapılarından gelip sizi görebiliyorlar. Eğer beğenirlerse sizi denemek için çağırıyorlar. Denemelerde de yeterli görürlerse altyapılarda oynamaya başlıyorsunuz. Altyapıda şöyle bir sistem var. Her sezonun sonunda bir sonraki kategoriye geçmek için yeterli gelişimi göstermiş misiniz diye bakıyorlar. Bu yüzden de bence çok fazla genç ve yetenekli Hollandalı futbolcu olduğunu düşünüyorum. Çünkü çok genç yaşta A takım fırsatı elde ediyorlar. Orada altyapı oyuncularına çok fazla özen gösterildiğini söyleyebilirim. Gerçekten oyuncuların tekniklerine, oyun tarzlarına ve ofansif anlamda gelişimlerine çok fazla önem veriyorlar. Bu yüzden de Hollanda Ligi’ndeki takımların ofansif anlamda çok iyi olduklarını gözlemleyebilirsiniz. Hollanda’daki takımlar topa sahip olma anlamında çok iyidir. Diğer liglerden biraz da bu yönüyle ayrılır diye düşünüyorum. Başka liglerde daha fazla defansif oyunlar görebilirsiniz. Mesela Türkiye’de fiziksel ve defansa dayalı futbol oynanıyor."
- Milli Takım konusu?
Genç yaşından itibaren istikrarlı bir oyuncusun. milli takım konusunda Hollanda’yı seçtiğini; U17, U19, U21 Avrupa Şampiyonaları’nda forma giydiğini görüyoruz. Gurbette yaşayan Türk futbolcular milli takım konusunda bu ayrıma mutlaka geliyor. Türkiye’den bir teklif mi olmadı? Senin hikayen nasıl gelişti?
"Aslında bir keresinde davet almıştım. Fakat o zaman çok gençtim. Yanılmıyorsam Almanya’da bir turnuva için çağırmışlardı. 12 ya da 13 yaşındaydım. Daha sonra hiç davet almadım. Ama tabi şimdi işler birazcık değişti. Hollanda’da altyapı eğitimini almış birçok oyuncunun Türk Milli Takımı’nı seçtiğini görüyorum. Ama dediğim gibi, daha sonra bir teklif almadım Türk Milli Takımı’ndan Hollanda A Millî Takımı’nda oynamadığım için A takım seviyesinde Türkiye, Hollanda ve Kanada’yı seçme hakkına sahibim."
- Hangi ülkeyi tercih edeceksiniz?
"Çok zor bir soru gerçekten. Sonuçta henüz hiçbirinden teklif almadığım için seçim yapmıyorum. Ama bu teklif gelirse o zaman ciddi ciddi düşünürüm."
-Seninle birlikte futbola başlayan birçok arkadaşın futbolcu olamadı. Ama sen başardın ve basamakları istikrarlı bir şekilde tırmanıyorsun. Futbolcu olamayan arkadaşlarına göre neleri farklı yaptın da bugünkü noktaya gelebildin?
"Her zaman futbola odaklandım. Hiçbir zaman dışarı çıkmayı veya başka şeyler yapmayı sevmezdim. Futbol dışında farklı sporlar da yapmaya çalıştım. Sportif biri olabilmek için her şeyi yaptım. Tenis oynadım, judo ve jimnastik yaptım. Her zaman çok sportiftim. Birlikte futbol oynadığım arkadaşlarım arasında benden daha yetenekli olanlar da vardı. Fakat yaşım büyüdükçe ben futbolda ilerlemeyi becerdim. Onlara ne oldu hiçbir fikrim yok. Belki futbola odaklanmaları zamanla düşmüştür. Ya da alkol veya benzeri şeyler tükettikleri için performansları etkilenmiş olabilir. Ben asla alkol kullanmadım, kullanmıyorum. Her zaman futbola olan odağımı yüksek tutmaya çalıştım. Aynı zamanda iyi de bir ortama ihtiyacınız var. Sizi futbola odaklanmış bir şekilde tutabilmek için aile ve arkadaş ortamı çok önemli."
- Hocaların senin en çok hangi yönlerini beğeniyor, hangi yönlerini geliştirmen gerektiğini söylüyorlar?
"İyi yönümün topla ilişkim olduğunu söyleyebilirim. Top sürmem, top becerim iyi. Sağ ayağım çok iyi. Bu yönlerim hep beğeniliyordu hocalarım tarafından. Geliştirebileceğim yönümün ise topsuz oyun olduğunu söyleyebilirim. Boşluklara daha fazla derin koşular yapmam gerektiğini düşünüyorum. Adamımı takip etme konusunda daha hızlı olabilirim. Saha içindeki iletişimim; özellikle forvet ve bek oyuncumuzla daha iyi olabilir. Üçüncü bölgedeki son kararı verme konusunda daha iyi işler yapabilirim. İyi yaptığım da oldu ama daha da iyisini yapabilirim. Ben genç bir oyuncuyum. Hala gelişebilirim. Ayrıca saha içindeki görüşüm de iyidir diyebilirim."
- 2018 yılında yolun Fenerbahçe ile kesişti. Transferin nasıl gerçekleşti?
"2018 yılında menajerim beni aradı ve "Fenerbahçe seninle ilgileniyor, ne düşünüyorsun?" diye sordu. Fenerbahçe’ye Hollandalı bir hocanın da geleceğini zaten duymuştuk. Dolayısıyla benim için iletişim kurmak çok daha kolay olacaktı. Gün be gün kulüple görüşmeler sürdü. En sonunda da 4 yıllık bir sözleşmeye imza attım. Gerçekten çok heyecanlı ve mutluydum. Fenerbahçe çok büyük bir kulüp. Benim için büyük bir rüya gerçekleşti diyebilirim."
- Geçen sezon Fenerbahçe ile U21 Ligi’nde mücadele ettin; bir kez Türkiye Kupası’nda A Takım formasını giyebildin. Ancak bu sezon her şey değişti ve A takımda ter dökmeye başladın. Bugüne kadar 15 Süper Lig, 7 de Türkiye Kupası maçında şans buldun. Süper Lig’in oynadığın diğer seviyelere göre farkları nedir? Bu seneki performansından da bahseder misin?
- "Kesinlikle Hollanda’da oynadığım kategorilerle kıyasladığımda çok farklı ligler olduğunu söyleyebilirim. Hollanda’da futbol biraz daha teknik. Orada biraz daha açık oynanıyor futbol. Daha fazla boşluk bulabiliyorsunuz. Türkiye’de biraz daha kapalı oynanıyor. Burada fiziksel mücadele ön planda. Duyguların yoğun olduğu bir lig burası. Burada biraz daha kapalı futbol oynandığı için her zaman kendi karakteristik özelliklerimi gösteremeyebiliyorum. Dolayısıyla her zaman çevre kontrolünüz olmalı saha içinde. Fakat ben bana has özelliklerimi de kaybetmek istemem. Tekniğimin iyi olduğunu düşünüyorum. Topu her zaman ayağımda isterim ve oyuna katkıda bulunmak isterim. Bu sene goller atmak ve asistler yapmak imkanı buldum ama tabi ki her zaman daha fazlası olabilir."
KUPADA İDDİALIYIZ
- Fenerbahçe’nin liglere ara verilen 26. haftaya kadar olan performansını nasıl değerlendirirsin?
"Aslında lige çok iyi başladık diyebilirim. Ta ki devre arası tatiline kadar. Aslında devre arası tatile kadar ligin favorisiydik. Daha sonra ne oldu bilmiyorum. Performans olarak düşüşe geçtik. Art arda maçlar kaybettik ve bunun üstesinden gelemedik. Şu anda lig tablosuna baktığımızda tabi ki istediğimiz pozisyonda değiliz. Fakat Ziraat Türkiye Kupası’nda iddialıyız ve umarım bu sene kupayı Fenerbahçe’ye getirebiliriz."
- Dünya üzerindeki her genç oyuncu gibi senin de mutlaka kendine örnek aldığın dünya yıldızları vardır. Hangi yıldızları, hangi yönleriyle kendine örnek alıyorsun?
"Lionel Messi çok büyük bir futbolcu. Çok büyük bir yetenek. Her yaptığı iş inanılmaz. Aynı zamanda kendimi Isco ile kıyaslıyorum. O da çok teknik bir oyuncu. Topu ayağında seven bir oyuncu. Aynı zamanda Hollanda’da Hakim Ziyech var. Onun stilini çok beğeniyorum. Hem çok yetenekli hem de bir-iki kez hata yapsa bile denemekten vazgeçmiyor. Bu yüzden de Chelsea’ye transfer olmayı hak etti zaten."
Bazı büyük yeteneklerin kaybolup gittiğini çok kez şahit olduk. Böyle bir tehlike genç oyuncuların başında duruyor. Genç yaşta hata yapmamak ve futbola odaklı kalmak için neler yapıyorsun?
"Etrafınızda sizin ayaklarınızı yere basmanızı sağlayacak, mecazi anlamda uçmanızı önleyecek insanların olması çok önemli. Her zaman çok çalışmanız gerekiyor. Ve neden hak ettiğinizi kanıtlamanız lazım. Bir veya iki sezonluk iyi performanslar yeterli değil. Bunu çok uzun yıllara yaymanız ve devam ettirmeniz lazım. Her zaman odaklanmış olmanız, sağlıklı kalmamız gerekiyor. İyi bir çevreye sahip olmanız ve en önemlisi de bu tarz tehlikelerin farkında olmanız lazım."
- Fenerbahçe'deki geleceğin?
"Öncelikli hedefim düzenli bir ilk 11 oyuncusu olabilmek ve daha fazla süre alabilmek. Kendimi gerçek anlamda gösterebilmek istiyorum. Öncelikli hedefim düzenli oyuncu olabilmek. Sonrası zaten kendiliğinden gelecektir."
Spor Haberleri
- Anadolu Efes, Panathinaikos karşısında farklı kazandı!
- Hüseyin Yücel'den teknik direktör açıklaması
- Bodrum FK, galibiyet hasretine son verdi!
- İstanbul derbisinde kazanan Kasımpaşa!
- Fenerbahçe maçı öncesi Eyüpspor'da sakatlık!
- Tenzor Kış Serisi heyecanlı başladı
- Kenyalı atletler, Mersin Maratonu’na hazırlanıyor
- Ali Koç'tan Samandıra çıkarması
- Twente - Beşiktaş maçı için flaş iddia!
- Kerem Demirbay'dan ayrılık iddialarına cevap!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza