Fransa, gece boyunca Diabali'yi bombaladı

Bir görgü tanığı, Fransız güçlerinin tüm gece Diabali'yi bombaladığını, bombardımanın yerel saatle sabah 6'da durduğunu söyledi. Öte yandan Fransız askerlerini taşıyan 40 ila 50 kamyonun, Fildişi Kıyısı'ndan Mali'ye geçtiği belirtildi.

Fransa'nın 5 gündür süren hava saldırısına rağmen Mali'deki silahlı grupların, dün başkent Bamako'ya 400 kilometre uzaklıktaki Diabali kentini ele geçirerek ilerlemeyi başardıkları bildirildi.

Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande, Abu Dabi'de RFI radyosuna yaptığı açıklamada, Fransa'nın Mali'ye düzenlediği askeri harekatın başarılı olacağından emin olduğunu belirterek, konuşlandırılan Afrikalıların da yardımıyla Mali'nin toprak bütünlüğünü bir hafta süre zarfında yeniden tesis edebileceklerini düşündüğünü kaydetti.

Hollande, ''Diabali'ye sığınan teröristlerin kenti fethetmediklerini, kendilerini korumak için saklandıklarını, bu teröristleri kentten çıkarmak için gece boyunca hava saldırılarının düzenlendiğini'' söyledi.

Mali'deki silahlı gruplar ise, Fransızların kazanımlarını çok abarttıklarını bildirdi. Savaşçıları Diabali'de olduğu sanılan Tevhid ve Cihad Hareketi komutanı Ömer Ould Hamaha, ''Fransızlara, çok çabuk zafer şarkılarını söylememelerini tavsiye ederim. Afganistan'dan çıkmayı başardılar. Mali'den asla çıkamayacaklar'' dedi.

Öte yandan İngiltere Savunma Bakanlığı, Fransız askeri personelini ve teçhizatını taşıyan RAF C17 uçağının, Bamako'ya vardığını doğruladı. Mali'de hali hazırda en az 550 Fransız askeri bulunuyor. Bu sayı hergün artıyor. Toplamda 13 ülke, Mali'ye asker ya da teçhizat ve lojistik yardım göndermeyi kabul etti.
 

Fransa, Mali'deki askeri birliklerinin sayısını 2 bin 500'e çıkartacak

Fransa Savunma Bakanlığı, Mali'deki Fransız askeri birliklerinin sayısını 2 bin 500'e çıkartmayı palanlıyor. Fransız Haber Ajansı'na (AFP) konuşan Savunma Bakanlığı kaynakları, ülkenin kuzeyindeki isyancılarla mücadele etmek üzere Mali'le gönderilecek asker sayısının kademeli olarak 2 bin 500'e çıkartılacağını bildirdi.

Birleşik Arap Emirlikleri'ne resmi ziyarette bulunan Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, bu sabah yaptığı açıklamada, şu anda Mali'de savaşan Fransız askerilerinin sayısının 750 olduğunu belirterek, bu sayının artırılacağı mesajını vermişti.

Mali'de isyancılara yönelik hava operasyonlarını sürdüren Fransa, Fildişi Kıyısı'nda konuşlandırdığı çok sayıda zırhlı aracı son iki gün içinde başkent Bamako'ya ulaştırmıştı.

İçişleri Bakanı, gerekli bütün önlemlerin alındığını açıkladı

Fransa İçişleri Bakanı Manuel Valls, ülkesinin Mali'ye yönelik askeri müdahalesinin ardından olası terör tehdidine karşı bütün gerekli önlemlerin alındığını açıkladı. BFM televizyon kanalına konuşan Valls, olası terör tehdidine karşılık verilmesi konusunda güvenlik birimlerinin yurt içi ve yurt dışından gerekli hazırlıkları tamamladığını söyledi.
Fransız Bakan, ''özellikle Afganistan, Mali ve Suriye başta olmak üzere terör kamplarının bulunduğu ülkelere giden ve bu ülkelerden dönenleri yakın takip altına aldık'' ifadesini kullandı.

Fransa, hatfa sonu düzenlenen Milli Güvenlik Kurulu'nun ardından terör tehdidine karşı güvenlik alarmını en üst seviye çıkartmıştı. Fransa'da son günlerde güvenlik birimleri, başta toplu taşıma araçları, önemli kamu binaları ve havaalanlarında yoğun denetim yapıyor.

 

Fransa, AB ülkelerinin yeterince destek vermemesinden şikayetçi

 Fransa, Batı Afrika ülkesi Mali'ye yaptığı askeri operasyonlarda, Avrupa Birliği ülkelerinin kendisine yeteri kadar destek vermemesinden şikayetçi. Fransa'da hükümetin parlamento ile ilişkilerinden sorumlu Bakan Alain Vidalies, Avrupalı ülkelerin kendilerine asgari seviyede destek vermesinden şikayetçi oldu ve bundan üzüntü duyduklarını dile getirdi.

LCI televizyon kanalına konuşan Fransız Bakan, "Bu operasyonlarda Fransa'nın tamamen yalnız kaldığını söyleyemeyiz ancak verilen desteğin boyutu asgari düzeyde ve bu da üzüntü verici" ifadesini kullandı. Vidalies, önümüzdeki günlerde Fransa'ya verilecek desteğin artmasını beklediklerini sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, dün yaptığı açıklamada, bu hafta içinde AB dışişleri bakanlarının Mali'deki gelişmeleri görüşmek üzere olağanüstü toplanacağını bildirmişti. İngiltere, Belçika ve Danimarka'nın Mali'de kendilerine yardımda bulunma kararını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Fabius, bu operasyonlarda Fransa'nın diğer ülkeleri de yanında görmeyi arzu ettiği mesajını vermişti.

Mali'de geçen yıl Ocak ayında ülkenin kuzeyinde başlayan isyan, Mart ayındaki askeri darbenin neden olduğu otorite boşluğuyla büyümüş, ülkenin yarıdan fazlası isyancıların kontrolüne girmişti. BM Güvenlik Konseyi, Fransa'nın da yoğun çabaları sonucu Afrika ülkelerinin ortak askeri gücünün kuzeydeki gruplara müdahale etmesi için yetki vermişti.

Ancak Eylül ayında yapılması beklenen müdahaleden önce Mali hükümetinin çağrısı üzerine Fransa, 12 Ocak'ta hava saldırılarına başladı. Fransa'ya ABD ve İngiltere başta olmak üzere birçok Batı ülkesi de lojistik, haberleşme ve ulaştırma gibi konularda destek veriyor. Mali'nin kuzeyinde hakimiyet kuran en büyük 3 silahlı grup Ensaruddin, Tevhid ve Cihad Hareketi, Mağrib El Kaidesi, ülkede dini inançlara dayalı bir yönetim kurulmasını istiyor.

BM Genel Sekreteri Ban, memnuniyet duyduğu bildirdi

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Mali Hükümeti'nin yardım çağrısına karşılık verilmesinden memnuniyet duyduğu bildirildi. Ban Ki-mun'un sözcülüğünden yapılan açıklamada, Genel Sekreter'in Mali'deki gelişmeleri yakından takip ettiği belirtildi.

Açıklamada, Ban'ın, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) Dönem Başkanlığı'nı yürüten Fildişi Kıyısı Devlet Başkanı Alassane Uattara ile telefonda, Abuja'da 19 Ocak'ta yapılması planlanan ECOWAS Zirvesi'ni ve ECOWAS üyelerinin Mali'de konuşlandıracağı gücün planını görüştüğü kaydedildi.

Ban'ın ve Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius ile de telefon görüşmesi yaparak Fransa'nın Mali'deki askeri operasyonları hakkında bilgi aldığının vurgulandığı açıklamada, Genel Sekreter'in, Mali Hükümeti'nin yardım çağrısına cevap verilmesinden memnuniyet duyduğu ifade edildi.

Açıklamada, Genel Sekreter'in bu operasyonların Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2085 sayılı kararının uygulanmasını ve Mali'de anayasal düzen ve toprak bütünlüğünün sağlanmasına yardımcı olmasını umduğu belirtildi.

Bir haftada 30 bin kişi yerinden edildi

Öte yandan, BM Genel Sekreterliği Sözcü Yardımcısı Eduarda del Buey, gazetecilere yaptığı açıklamada, Mali'de çatışmaların şiddetlendiği son bir haftada 30 bin kişinin göç etmek zorunda kaldığını söyledi. Mart 2012'den bu yana da 230 bin kişinin güvenlik nedeniyle göç ettiğini dile getiren Buey, sayının giderek artmasından korkulduğunu belirtti.

BM'den insani krizin derinleştireceği uyarısı

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), Mali'nin kuzeyindeki çatışmaların, ülkede zaten büyük boyutlara ulaşmış durumda olan sığınmacı sorununu daha da büyüteceğine dikkati çekti. BMMYK Sözcüsü Adrian Edwards, Fransa'nın desteklediği Mali ordusu ile kuzeydeki silahlı gruplar arasındaki çatışmalar nedeniyle son olarak bin 230 mültecinin Nijer, Burkino Faso ve Moritanya'ya ulaştığını söyledi.

Yüzlerce kişinin çatışmalardan kaçtığını vurgulayan Edwards, 2012'de Mali'nin kuzey kesiminde yaşayan 200 bine yakın kişinin evlerini bırakarak ülkenin başka bölgelerine taşındığını, 144 bin 500 Malilinin ise bölgedeki huzursuzluk nedeniyle komşu ülkelere gitmek durumunda kaldığını kaydetti.

BM Genel Sekreterliği Sözcü Yardımcısı Eduardo del Buey da, dün yaptığı açıklamada, Mali'de çatışmaların şiddetlendiği son bir haftada 30 bin kişinin yerinden olduğunu söylemişti. Mart 2012'den bu yana 230 bin kişinin güvenlik nedeniyle yer değiştirdiğini kaydeden Buey, bu sayının giderek artmasından endişe ettiklerini belirtmişti.

Mali'de geçen yıl Ocak ayında ülkenin kuzeyinde başlayan isyan, Mart ayındaki askeri darbenin neden olduğu otorite boşluğuyla büyümüş, ülkenin yarıdan fazlası isyancıların kontrolüne girmişti. BM Güvenlik Konseyi, Fransa'nın da yoğun çabaları sonucu Afrika ülkelerinin ortak askeri gücünün kuzeydeki gruplara müdahale etmesi için yetki vermişti.

Ancak Eylül ayında yapılması beklenen müdahaleden önce Mali hükümetinin çağrısı üzerine Fransa, 12 Ocak'ta hava saldırılarına başladı. Fransa'ya ABD ve İngiltere başta olmak üzere birçok Batı ülkesi de lojistik, haberleşme ve ulaştırma gibi konularda destek veriyor. Mali'nin kuzeyinde hakimiyet kuran en büyük 3 silahlı grup Ensaruddin, Tevhid ve Cihad Hareketi, Mağrib El Kaidesi, ülkede dini inançlara dayalı bir yönetim kurulmasını istiyor.

Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi Araud

Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi Gerard Araud, Mali ve Batı Afrika'nın istikrarının tehlikede olduğunu değerlendirip Mali'ye müdahale ettiklerini belirterek, gerektiği sürece operasyonları sürdüreceklerini söyledi. BM Güvenlik Konseyi, Fransa'nın çağrısı üzerine Mali'deki son durumu ve Fransa'nın askeri müdahalesini değerlendirmek amacıyla kapalı toplantı gerçekleştirdi.

Toplantının ardından gazetecilere açıklama yapan Araud, Mali sorununa siyasi çözüm için ümit kalmaması nedeniyle Fransa'nın askeri operasyon düzenlediğini belirtti. İsyancıların başkent Bamako'yu tamamıyla ele geçirme ihtimali olduğunu bunun Mali'nin egemenliğini, Batı Afrika'nın da istikrarını tehdit ettiğini değerlendirdiklerini anlatan Araud, operasyonun ''gerekli olduğu sürece'' devam edeceğini ifade etti.

Gerard Araud, Kanada, ABD, İngiltere, Belçika ve Danimarka'nın askeri operasyon için lojistik yardım verebileceklerini belirttiklerini söyledi. İlerleyen günlerde Afrika ülkelerinden gelecek askerlerin de bölgede konuşlandırılacağını dile getiren Araud ama öncelikle bu birliklerin eğitilmesi gerektiğini ifade etti.

Kanada Mali'ye askeri nakliye uçağı yolluyor

Kanada, Mali'ye C-17 tipi askeri nakliye uçağı yollama kararı aldı. Kanada Başbakanı Stephen Joseph Harper, Montreal'de gazetecilerin sorusunu yanıtlarken, Mali'de bulunan Fransız güçlerine destek vermek amacıyla askeri nakliye uçağı gönderme kararı aldıklarını açıkladı.

Nakliye uçağının, askeri operasyon amaçlı kullanılmayacağının altını çizen Harper, talebin Fransız makamlarından geldiğini ifade etti. Durumu dışişleri ve savunma bakanlarının istişare ettiklerini belirten Harper, ''Askeri ağır nakliye uçağı, lojistik amaçlı olarak müttefikimiz Fransa'ya 1 hafta süreyle hizmet verecek'' dedi.

Başbakan Harper, Kanada Silahlı Kuvvetleri'nin, Mali'de hiçbir zaman isyancı güçlere karşı operasyonlara katılmayacağını anlatarak, Mali ve bölge ülkelerine insani yardımlara devam edeceklerini de bildirdi. Mali ile ilgili müttefik ülkelerle görüştüklerini ve durum analizi yaptıklarını kaydeden Kanada Başbakanı, geçen hafta Kanada'nın Mali için doğrudan bir askerî görev düşünmediğini açıklamıştı.

Cezayir, Mali ile sınırını kapattı

Cezayir yönetimi, Mali ordusu ve Fransız güçlerinin ülkenin kuzeyindeki silahlı gruplara yönelik başlattığı geniş çaplı saldırılarla eşzamanlı olarak Mali ile sınırını resmen kapattığını duyurdu.

Cezayir Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Cezayir Hükümetinin, Mali ile sınırını kapatmak için tüm tedbirleri aldığı ve bunu Mali'ye bildirdiği ifade edildi. Cezayir'in, ülkedeki isyancı hareketlerle mücadelesinde her zaman Mali Hükümetinin yanında olacağı belirtilen açıklamada, bu konuda uluslararası desteğin gerekliliğine de işaret edildi.

Açıklamada ayrıca, Mali krizi ve bölgesel yansımalarını görüşmek üzere beraberindeki heyetle dün Cezayir'e gelen Mali Başbakanı Django Sissoko'nun temaslarına da değinilerek, bu ziyaretin Mali ve Cezayir arasındaki güçlü ve derin ilişkinin teyit edilmesi için bir fırsat olduğu kaydedildi.

Cezayir, Mali ile yaklaşık bin 400 kilometrelik sınırının 50 kilometrelik bölümüne silah ve uyuşturucu kaçakçılığını önlemek için elektrikli güvenlik şeridi döşemiş ve bölgeye güvenlik birimleri konuşlandırmıştı.

Öte yandan Cezayir Dışişleri Bakanlığı resmi sözcüsü Ammar Bellani, Dışişleri Bakanı Murad Medlesi'nin, Fransız mevkidaşı Laurent Fabius ile Mali krizinin çözümü ve konu hakkındaki son gelişmeleri paylaşmak için telefon görüşmesi yaptığını açıkladı.

Mali'ye yönelik yabancı askeri müdahalenin bu ülkedeki silahlı grupların Cezayir'e girmelerine yol açacağından endişe eden Cezayir yönetimi, Mali krizine diplomatik çözüm bulunması çağrısında bulunmuş ancak hava sahasının Fransız uçakları tarafından kullanılmasına izin vermişti.

Fransa'yı protesto eden Cezayirli siyasetçi Belhac gözaltına alındı

Cezayir emniyet güçlerinin, Fransa'nın Mali'ye müdahalesini protesto gösterisinde, kapatılan İslami Selamet Cephesi Partisi (FIS) Genel Başkan Yardımcısı Ali Belhac'ı gözaltına aldığı bildirildi.

Belhac'ın basın bürosundan yapılan açıklamada, Cezayir emniyet güçlerinin, Fransa'nın Mali'ye müdahalesini protesto gösterisinde, kapatılan FIS'in Genel Başkan Yardımcısı Ali Belhac'ı gözaltına aldığı ve nereye götürüldüğü hakkında bilgi verilmediği belirtildi.

FIS'in açıklamasında, Fransa'nın Mali'ye askeri müdahalesi nedeniyle Fransız Büyükelçisi'nin Cezayir'den sınırdışı edilmesi gerektiği belitilirken, Mali'deki silahlı grupların vurulması için Fransız savaş uçaklarına hava sahasını açan Cezayir yönetimi kınandı.

Belhac, Pazar günü yaptığı basın açıklamasında, Fransa'nın Mali'ye askeri müdahalesini ''Fransa devletinin, Müslüman Mali devletine düşmanca saldırısı'' olarak nitelemişti. Cezayirli politikacı, 1992 genel seçimlerinin ilk turunu kazanmasının ardından ikinci tura beş gün kala gerçekleşen darbe sonucu kapatılan FIS'in ikinci adamı olarak tanınıyor. Belhac, partinin genel başkanı Abbas Medeni ile birlikte tutuklanmıştı. FIS lideri, ''şiddete teşvik'' suçlamasıyla yargılanmış, 11 yıllık hapis hayatından sonra 2003'te özgürlüğüne kavuşmuştu.

Mali'de geçen yıl Ocak ayında ülkenin kuzeyinde başlayan isyan, Mart ayındaki askeri darbenin neden olduğu otorite boşluğuyla büyümüş, ülkenin yarıdan fazlası isyancıların kontrolüne girmişti. BM Güvenlik Konseyi, Fransa'nın da yoğun çabaları sonucu Afrika ülkelerinin ortak askeri gücünün kuzeydeki gruplara müdahale etmesi için yetki vermişti.

Ancak Eylül ayında yapılması beklenen müdahaleden önce Mali hükümetinin çağrısı üzerine Fransa, 12 Ocak'ta hava saldırılarına başladı. Fransa'ya ABD ve İngiltere başta olmak üzere birçok Batı ülkesi de lojistik, haberleşme ve ulaştırma gibi konularda destek veriyor. Mali'nin kuzeyinde hakimiyet kuran en büyük 3 silahlı grup Ensaruddin, Tevhid ve Cihad Hareketi, Mağrib El Kaidesi, ülkede dini inançlara dayalı bir yönetim kurulmasını istiyor.

Hollande, Fas Kralı 6. Muhammed ile telefon görüşmesi yaptı

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Fas Kralı 6. Muhammed ile Mali'deki duruma ilişkin telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Fas resmi haber ajansı MAP'ın bildirdiğine göre, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Fas Kralı 6.Muhammed'i aradı. Görüşmede, Mali'deki son durum ve gelişmeler ele alındı. MAP'ın haberinde görüşmenin detaylarına ilişkin açıklama yapılmadı.

Fas ve Fransa hükümetleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden (BMGK), Mali ordusunun operasyonlarını desteklemek amacıyla Mali'ye Afrika askeri gücü gönderilmesini onaylama çağrısında bulunmuştu.

ABD, Mali'ye asker gönderme ihtimalini bertaraf etti

ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, ülkesinin, Mali'ye asker gönderme ihtimalini bertaraf ettiğini açıkladı. Panetta, Lizbon'da Portekizli mevkidaşıyla düzenlediği basın toplantısında, Mali'ye, karada görev yapacak asker gönderme ihtimalini bertaraf ettiklerini, ülkesinin hala, Fransa'ya vereceği desteğin ayrıntıları üzerinde çalıştığını kaydetti.

ABD, Fransa'nın Mali'ye askeri müdahalesinde bu ülkeye istihbarat toplama yardımı sağlıyor. Amerikalı yetkililer, havadan ikmal ve lojistik destek için Amerikan hava taşıtı indirme ihtimalinin elenmeyeceğini belirtiyor.

UNESCO, Mali'deki kültürel ve tarihi eserlerin korunmasını istedi

Merkezi Paris'te bulunan Birleşmiş Milletler Bilim, Eğitim ve Kültür Teşkilatı'nın (UNESCO) Genel Direktörü İrina Bokova, Mali'deki kültürel ve tarihi eserlerin korunması çağrısında bulundu.

Bokova, Mali'deki düzenli birliklere ve bu ülkeye askeri müdahalede bulunan Fransa'ya yönelik yaptığı çağrıda, bu ülkedeki kültürel ve tarihi eserlere zarar verilmemesi istedi. Konu ile ilgili uluslararası Lahey sözleşmesine göndermede bulunan Bokova, Mali ve Fransız yetkililerden bu sözleşmeye saygı göstermeleri çağrısında bulundu.

Gecen yıl 16. yüzyıldan kalan tarihi Tombuçto anıtına isyancıların zarar vermesi, UNESCO'nun sert tepkisine yol açmıştı. Tombuçto ile birlikte toplam dört anıt, UNESCO'nun dünya mirası koruma listesinde yer alıyor.