Gebeliklerin yaklaşık beşte biri düşükle sonuçlanıyor

Dünyada gebeliklerin yaklaşık beşte biri düşükle sonuçlanıyor. Düşüklerde, kromozomal anormallikler, ileri anne yaşı, annenin geçirdiği enfeksiyonlar, ilaçlar ve bağışıklık sistemi bozuklukları, düşük riskini artıran nedenler arasında gösteriliyor.

Gebeliklerin yaklaşık beşte biri düşükle sonuçlanıyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 19.05.2013 - 13:16

11. Ulusal Kadın Hastalıkları ve Doğum Kongresi, Antalya'da bir otelde yapıldı. Pazar Günü de devam edecek kongrede, yurt içi ve yurt dışından gelen alanında uzman hekimler, jinekoloji alanındaki gelişmeleri tartıştı. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TİJOD) Başkanı Prof. Dr. Cansun Demir, kongrenin 4. gününde düzenlenen basın toplantısında, modern tıptaki ilerlemelere rağmen düşüklerin nedeninin genellikle bilinmediğini belirtti.
Demir, "Dünyada tüm gebeliklerin yüzde 15-20'si düşükle sonuçlanıyor. Aynı şekilde Türkiye'de yaklaşık her beş gebelikten biri düşükle sonuçlanıyor" dedi.

Gebeliklerin yaklaşık yüzde 20'sinde kanama ile karşılaşıldığını ifade eden Demir, erken gebelikteki yoğun kanamaların kesinlikle gözardı edilmemesi ve incelenmesi gerektiğini söyledi. Kanaması olan gebeliklerin yüzde 12'sinin düşük ile sonuçlandığı dile getiren Demir, "Kromozomal anormalliklerin, ileri anne yaşı, daha önce düşük hikayesi, annenin geçirdiği enfeksiyonlar, ilaçlar ve çevresel etkenler, kronik hastalıklar, bağışıklık sistemi bozuklukları, rahim ve rahim ağzının yapısal anormalliklerinin düşüklere neden olan önemli risk faktörlerdir" diye konuştu.


Yalancı doğum ağrısına dikkat

Demir, gebelikte karın ve kasık ağrısının da önemli olabileceğini belirterek, bu durumun hekime bildirilmesi gerektiğini söyledi. Gebeliğin son aylarında hissedilebilen yalancı doğum ağrılarının da karın ağrısına neden olabildiğini vurgulayan Demir, "Bu kasılmalar düzensiz ve hafif şiddette olmasıyla ve dinlenmekle geçmesiyle gerçek doğum sancılarından ayrılır. Eğer bu tür kasılmalar sık ve şiddetli geliyorsa ve geçmiyorsa mutlaka doktora başvurmalı. Çünkü, gerçek doğum sancıları veya erken doğum eylemi belirtisi olabilir" ifadelerini kullandı.


Hastalık yükü, kadınlarda erkeklerden daha fazla

TİJOD 2. Başkanı Prof. Dr. Ali Baloğlu da Türkiye'de ileriye dönük ilk on yılda, kadınların ortalama yaşam beklentisinin 74, erkeklerde 70 olduğunu, ancak kadınların bu süre içinde daha çok hastalık yükü ile karşı karşıya bulunduklarını bildirdi. Kadınlar ve erkeklerin üreme ile ilgili hastalık yükleri incelendiğinde, kadınların üreme sağlığı sorunlarını erkeklerden çok daha fazla yaşadıklarını anlatan Baloğlu, bu durumun özellikle 15-49 yaş arasında arttığına dikkati çekti.

Menopoz ile bağlantılı hastalıkların da görüldüğünü dile getiren Baloğlu, "Kadınlarda, hastanede, kalma, ameliyat geçirme gibi durumlar, erkeklerden daha fazla" dedi.
Baloğlu, "yılda 280 bin kadının rahim ağzı kanserinden dolayı yaşamını yitirdiğini" belirterek, erken taramayla bu hastalığın önlenebileceğini, ancak Türkiye'de bunun yapılamadığını söyledi.

Rahim ağzı kanserlerine, tarayıcı sistemler uygulanmadığı için ileri evrede tanı konulduğunu anlatan Baloğlu, aşı başta olmak üzere uygulanabilecek ilaç ve cerrahi tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Yumurtalık kanserlerinin de öldürücü bir hastalık olduğuna işaret eden Baloğlu, emzirme ve doğum kontrol hapı kullanma gibi durumların bu kanser riskini düşürdüğünü söyledi.
Baloğlu, sigara ve erken yaşta cinsel ilişkinin ise kanser riskini artıran faktörlerden olduğu bilgisini verdi.

Türkiye'de kürtaj konusunda yeni çalışmalar yapıldığını hatırlatan Prof. Dr. Ali Baloğlu, kürtajın bir aile planlaması yöntemi olarak kullanılmasına karşı olduklarını belirtti.
TİJOD Saymanı Doç. Dr. Eray Çalışkan, nakil yapılan rahimle gebeliğin sağlanmasının önemli bir başarı olduğunu ve bunu yapan Türk hekimlerle gurur duyduğunu ifade etti.
Çalışkan, ancak gebelik için tek yöntemin bu olmadığını, taşıyıcı annelikle başaralı sonuçlar alınabildiğini, bu sayede annede de operasyonlara bağlı sağlık sorunlarının önlenebileceğini söyledi. Doç. Dr. Eray Çalışkan, taşıyıcı anneliğin İran'da serbest, Türkiye'de ise yasak olduğunu sözlerine ekledi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler