Global yolsuzluk anketi

Ernst & Young 11. Global Yolsuzluk Anketine göre, özellikle Batı Avrupa'da kayda değer yolsuzluk bildirenlerin sayısı yüzde 10'dan 21'e yükselerek iki katına çıktı.

Global yolsuzluk anketi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 08.06.2010 - 11:26

Ernst & Young Türkiye Genel Müdürü Osman Dinçbaş ile Güney Doğu Avrupa ve Türkiye Usulsüzlük İncelemesi ve Uyuşmazlık Danışmanlığı Bölümü Sorumlu Ortağı Dilek Çilingir, düzenledikleri toplantıyla, ''11. Global Yolsuzluk Anketi-Şirketlerde Rüşvet ve Usulsüzlük Eylemleri Raporu''nu açıkladı.

Gelecek yıl için de öngörüler ortaya koyan ankete göre, Türk şirketlerinin yüzde 12'si agresif büyümeyi, yüzde 34'ü maliyet kontrolünü temel strateji olarak belirlediğini ifade etti.
Şirket yönetimleri üzerinde baskıların artması söz konusu olsa bile iç ve dış denetim süreçlerinde belirsizliğin sürdüğü bildirilirken, buna göre dünya genelinde firmaların yüzde 71'inin, Türk şirketlerinin ise yüzde 60'ının güçlü iç denetime odaklanacağının ortaya çıktığına işaret edildi.

Osman Dinçbaş, 1.409 üst düzey yöneticilerin yüzde 85'e yakın kısmının üst düzey finans yöneticisi (CFO) ve üst düzey iç denetim yöneticisinden oluştuğunu belirterek, anket sonuçlarından en önemlisinin 2008'de yapılan global yolsuzluk anketine göre şirketler içindeki kayda değer yolsuzluk olaylarında genel anlamdaki ''hafif artış'' olduğunu söyledi.

2008 yılında, kendi şirketinde son zamanlarda bir yolsuzluk olduğunu belirten katılımcı yüzdesi yüzde 13 iken, bu oranın son ankette yüzde 16'ya çıktığının altını çizen Dinçbaş, şunları kaydetti:
''Özellikle Batı Avrupa'da kayda değer yolsuzluk bildirenlerin sayısı önceki ankete göre iki katına çıktı. Bu oran yüzde 10'dan 21'e yükselirken, Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgede oran yüzde 12'den 14'e çıktı. Buradan iki türlü yorum çıkarıyoruz; giderek ağırlaşan ekonomik kriz koşulları sonucunda şirketler kendi maliyetlerini çok daha sıkı takip ediyorlar, kendi süreçlerini çok daha fazla irdeliyorlar. Bu sayede hep varolan muhtelif yolsuzlukları daha kolay yakalıyorlar. Bir de şirketler aynı zamanda maliyet kesme derdinde de olduğu için belli süreçlerdeki kontroller, denetimler azaltılıyor. Bunun sonucunda yolsuzluk için daha geniş platformlar ortaya çıkabiliyor.

Enteresan başka bir sonuç da yolsuzluk ortaya çıktığında buna verilen tepki... Amerika dışında diğer ülkelerde bu tür yolsuzluk olaylarının saptanmasından itibaren dokümante edilmesi, bulguların ortaya konmasında az dokümantasyon, yeteri kadar çalışılmamış bir irdeleme görüyoruz. Hatta Türkiye'nin dahil olduğu Orta ve Doğu Avrupa şirketlerindeki yöneticilerin yüzde 14'ünün elinde yazılı bir yolsuzluk tepki planı yok. Şirkette bir yolsuzluk olduğunda ve yolsuzluk ihbarı geldiğinde ne yapılması gerektiğine dair önceden yazılmış bir program yok.''


"Kriz, şirketlerdeki yolsuzlukları artırıyor"

Ernst & Young Güney Doğu Avrupa ve Türkiye Usulsüzlük İncelemesi ve Uyuşmazlık Danışmanlığı Bölümü Sorumlu Ortağı Dilek Çilingir de Türkiye'de yolsuzluklara ilişkin ihbarcıların ve ihbarcıların teşvik edilmesinin oldukça zayıf olduğuna dikkati çekerek, ''Dünyada yolsuzlukla mücadelede ihbarcıların teşvik edilmesi en önemli noktalardan biridir. Bu sayede şirketlerdeki birçok usulsüzlük ortaya çıkıyor. Türkiye, bu konuda daha geride. İhbarcılarına çok güvenmiyor ve çok korumuyor'' dedi.

Krizin şirketlerdeki yolsuzlukları artırdığının bilindiğine işaret eden Çilingir, şöyle konuştu:
''Bunun nedenini şöyle açıklayabiliriz; bir yolsuzluk üçgeni var, bunun üç boyutu var. Biri fırsat, biri baskı, diğeri mantıklı kılma... Kişiler, bu koşullar altında yolsuzluk yapmaya daha yatkın oluyorlar. Krizle birlikte bu koşullar çok daha fazla ortaya çıkıyor. Öncelikle fırsatlar fazlalaşıyor. Çünkü şirket içindeki kontroller azalabiliyor. Baskılar artıyor. Mesela ailesinden kişilerin baskıları, şirketin içindeki baskı olabiliyor. Kişilerin kendi kendilerini mantıklı kılmaları artıyor. Niye? Bir kişi örneğin krizden önce 8 saat çalışırken, diğer arkadaşlarının işten çıkarılmasıyla 10 saat çalışmaya başlıyor. Yolsuzluk veya buna benzer şeyleri yaptığında kendini haklı görüyor. Dolayısıyla krizle birlikte her zaman şirketlerdeki yolsuzluk riski artıyor.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler