Gökçek açıklama yaptı: İftira atıyorlar
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in umre ziyaretiyle ilgili ''Gökçek umreye, tescil numarası C680, kuyruk numarası N61KT olan özel uçakla Bahreyn üzerinden mi gitti? Bunu açıklasın'' dedi. Vural'ın sözleri üzerine yazılı açıklama yapan, Gökçek de Uğur Dündar ve Oktay Vural'ın, ''iftira atarak halk nezdinde kendisini küçük düşürmeye çalıştıklarını'' ileri sürdü.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, yaptığı açıklamada, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'e, daha önce umre ziyaretiyle ilgili çeşitli sorular yönelttiğini hatırlattı.
Gökçek'in bu sorular karşısında umreye gittiğini açıkladığını, ancak kimle gittiği konusunda bilgi vermediğini ileri süren Vural, şunları söyledi:
''Sayın Gökçek, Esenboğa Havalimanından, 2 Mart 2009 tarihinde, saat 22.19'da özel bir uçakla gitti mi, gitmedi mi? Uçağın tescil numarası C680, kuyruk numarası N61KT. O gün Ankara'dan kalkan başka bir özel uçak yok. Uçağın destinasyonu da Ankara-Bahreyn olarak bildirilmiş. Umreye, Bahreyn üzerinden mi gitti? Bu uçakta mıydı, yoksa tarifeli başka bir uçakla mı gitti? Bunları açıklasın.''
Gökçek yazılı yanıt verdi
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Oktay Vural'ın iddialarına yazılı yanıt verdi. Gökçek, dün, Uğur Dündar ve Oktay Vural'ın, ''iftira atarak halk nezdinde kendisini küçük düşürmeye çalıştıklarını'' ileri sürdü.
Vural'ın, kendisini kamuoyuna ''İsrailli ajanlarla işbirliği yapan'' bir konuma sokmak istediğini söyleyen Gökçek, ''Bu siyasi ahlaksızlığın da ötesinde bir iddiadır'' ifadesini kullandı.
''Belediyenin yapmış olduğu uluslararası bir toplantıya katılan İsraillilerle konferans gereği görüşülmesi ne zamandan bu yana İsrail ajanlığı ile irtibat kurma anlamına geliyor?'' diye soran Gökçek, şu açıklamalarda bulundu:
''Diğer yandan 1999 yılında ülkemizi büyük acıya sevk eden Marmara Depremi'ne yardım amacıyla gelen ve bizzat kurtarma ve yardım çalışmalarına katılan heyete başkanlık eden askerin, Ankara Büyükşehir Belediyesinin deprem bölgesinde herkesçe takdir edilen çalışmasını gördükten sonra, Ankara'ya geldiğinde Başkan'dan randevu alıp, başkanlık ofisinde yapılan açık görüşmede, Belediyenin deprem bölgesindeki çalışmalarından etkilendiğini ifade etmesi ve sembolik plaket verilmesi, İsrail ajanlığı ile irtibat kurulma gayretleri kabul edilemez bir anlayış ve çirkinliktir.
Diğer yandan biz, Sayın Oktay Vural gibi bu tip görüşmeleri kapalı kapılar ardından yapmadık. Örneğin Sayın Oktay Vural, 18 Mart 2002'de İsrail Haberleşme Bakanı Reuven Rivlin ile Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayında basına kapalı olarak ne görüştü? Görüşmenin ardından niye açıklama yapmadı? Önce bunun hesabını kendisi versin. Vural, suçlama yaparken bizi kendisi ile karıştırıyor. Bizim her şeyimiz açıktır. Kendisi gibi kapalı kapılar ardında görüşme yapmadık. Uluslararası ilişkileri ajanlık ile bağdaştırma gayretkeşliği siyasi ahlaksızlıktır.''
Umre siyareti
Vural'ın, hangi uçakla umreye gittiğine ilişkin sorusunu da Gökçek, şöyle yanıtladı:
''Dubai'ye uğrayıp uğramadığımı soruyor. Uçak Ankara'daki 5 işadamının ortağı olduğu bir şirkete ait uçaktır. Uçak, umreye gittiğim arkadaşlarımla birlikte kiraladığımız ve herkesin kendi ücretini ödediği ve aynı tarihte kiralama faturasını aldığı uçaktır. Bunun ardından ayrı bir anlam aramak siyasi ahlaksızlıktır. Ayrıca Dubai'ye uğradığımı iddia edip ispat etmeyen müfteridir. Sayın Oktay Vural, bütün bu iddialarının cevabını önce mahkemelerde sonra da siyaseten verecektir.
Diğer yandan Sayın Oktay Vural, '2-3 milyar doları olan belediye başkanını tanıyor musunuz?' diye imalı bir şekilde bana soru soruyor. Sayın Vural, ben böyle bir adamı tanımıyorum. Ortaya böyle bir soru atıp insanları töhmet altında bırakmak da siyasi seviyenin inebileceği en alt seviyedir. Şimdi Sayın Oktay Vural'dan, 2-3 milyar doları olan belediye başkanının kim olduğunu açıklaması ve arkasından da ispat etmesini tüm kamuoyu gibi biz de bekliyoruz.''
"Vural ve Dündar hakkında suç duyurusu"
Melih Gökçek, dün bir televizyon programındaki yayınla ilgili Oktay Vural ve gazeteci Uğur Dündar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını da açıkladı.
Uğur Dündar ile ilgili ''Türkiye'yi dar etmezsem...'' şeklindeki sözlerine de açıklık getiren Gökçek, şu görüşleri savundu:
'''Türkiye'yi dar etmezsem...' sözlerimi, beyefendi 'tehdit' olarak algılamış. Beyefendiye öncelikle şunu söylemek isterim; Türkiye bir hukuk devleti, dağ başı değil. 'Türkiye'yi dar edeceğim' demek hukuken, mahkemelerde açılan davalarda Sayın Uğur Dündar'ı mahkum ettirmek, siyaseten de insanların yüzüne bakamaz duruma getirmek anlamındadır. Bunu defalarca da televizyonlarda canlı yayınlarda detaylıca açıkladım. Buna rağmen, bu zamana kadar her haberi saptırarak yayınladıkları gibi, bu sözlerimi de çarptırarak başka anlamlar yükleyip sanki ortada bir şiddet uygulaması olacakmış gibi saçma sapan bir anlam çıkartmaları vatandaşın gözünden kaçmamaktır.''
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Çiçekçiyi yumrukla öldürmüştü: İstenen ceza belli oldu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti