Gül ve Couchepn görüşmesi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan İsviçre Konfederasyonu Başkanı Pascal Couchepin'i Çankaya Köşkü'nde karşıladı ve daha sonra baş başa bir görüşme yaptı.

Gül, görüşmenin ardından Couchepin onuruna Çankaya Köşkü'nde akşam yemeği verdi. Yemeğe TBMM Başkanı Köksal Toptan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, Ankara Valisi Kemal Önal ve aralarında bazı yabancı misyon temsilcilerinin bulunduğu konuklar katıldı.

Cumhurbaşkanı Gül, yemekte yaptığı konuşmada, Couchepin'i Türkiye'de ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti.

''Ülkelerimiz arasında ilk kez devlet başkanı düzeyinde bir ziyaret gerçekleştiriliyor olması, bugünkü buluşmamızı daha anlamlı ve önemli kılmaktadır'' diyen Gül, Couchepin'in ziyaretinin Türkiye ile İsviçre arasındaki tarihi ve köklü ilişkilerle işbirliğinin güçlendirilmesine hız kazandıracak bir dönüm noktası olacağına inandığını belirtti.

İsviçre'nin Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ayrı bir yeri olduğuna dikkati çeken Gül, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin varlığını, egemenliğini ve birliğini uluslararası düzeyde kayıt altına alan Lozan Antlaşması'nın, Türk boğazlarından geçiş rejimini düzenleyen Montrö Sözleşmesi'nin İsviçre'de imzalandığını, Kıbrıs'ta BM planına dair nihai görüşmelere İsviçre'nin ev sahipliğinde devam edildiğini anlattı.

Gül, iki ülkenin önemli uluslararası ve bölgesel konulara yönelik tutum ve yaklaşımlarındaki tarihi yakınlığın, uluslararası sahnede Türkiye ile İsviçre arasında verimli bir işbirliği yürütülmesine olanak sağladığını belirterek, şöyle devam etti:
''İlişkilerimizin, ortak çıkarlarımızın yanı sıra paylaştığımız demokrasi, insan hakları, dünya barışı gibi ortak değer ve ilkeler temelinde güçlendirilmesi kararlılığına sahibiz. Bugün de Türkiye olarak bu ortak değer ve ilkelerimizden hareketle, bölgemizde ve dünyada barış, istikrar ve huzur için çalışan bir güç olmak; demokrasi, insan hakları, saydamlık, kadın-erkek eşitliği gibi ortak değerlerimizi güçlendirmek için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz.
Terörizm ve şiddet, kitle imha silahlarının yayılması, ırkçılık, hoşgörüsüzlük, yabancı düşmanlığı ile her türlü etnik-dini ayrımcılık ve aşırıcılıkla mücadele alanlarında da titizlikle gayretlerimizi sürdürüyoruz.
Ziyaretiniz sırasında yapacağımız görüşmelerin ve Türkiye'de edineceğiniz izlenimlerin, mevcut olumlu atmosfer çerçevesinde işbirliğimizi güçlendireceğine eminim.''

İsviçre ile köklü ve tarihi ilişkilerin ve işbirliğinin geleceğe dönük bir anlayışla her alanda daha da ileri götürülmesine ve çeşitlendirilmesine önem atfettiklerini dile getiren Gül, siyasi konularda olduğu gibi, ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi için de gerekli altyapının mevcut olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, İsviçre'de yaşayan ve çifte vatandaşlarla birlikte sayısı 110 bini aşan Türk toplumunun, iki ülke arasındaki işbirliğinin çeşitlendirilmesi için önemli bir potansiyel, toplumsal ve kültürel anlamda da bir dostluk köprüsü oluşturduğunu kaydetti.

Bu önemli potansiyeli değerlendirerek, eğitim ve kültür alanında yeni işbirliği olanakları yaratılabileceğini anlatan Gül, önümüzdeki yıl Uluslararası Cenevre Kitap Fuarı'na Türkiye'nin onur konuğu olarak katılmasının buna örnek olduğunu söyledi.

Couchepin'in ziyaretinden duyduğu memnuniyeti tekrarlayan Gül, ''Ziyaretinizin Türkiye'nin İsviçre'de, İsviçre'nin Türkiye'de daha iyi tanınmasına ve anlaşılmasına önemli katkılarda bulunacağına, ilişkilerimizin her alanda gelişmesine ivme kazandıracağına inanıyorum'' diye konuştu.

Couchepn'in konuşması

İsviçre Konfederasyonu Başkanı Couchepin de konuşmasına, nazik kabulü ve misafirperverliği için Gül'e teşekkür ederek başladı.

Ziyaretinin İsviçre'nin Türkiye'deki diplomatik varlığının 80. yıl dönümünün kutlandığı bir döneme denk geldiğini anlatan Couchepin, Lozan Anlaşması'nın İsviçre'de imzalanması, Türkiye'nin İsviçre Medeni Kanunu'nu alması ve bazı önemli uluslararası müzakerelerin İsviçre'de yapılmasının iki ülke arasındaki yoğun ilişkilerde önemli rol oynadığını ifade etti.
İki ülke ilişkilerinin son 10 yılda geliştiğini ve çeşitlilik gösterdiğini dile getiren Couchepin, ''Ülkelerimiz arasındaki bu sürekli yakınlaşma, karşılıklı anlayışa dayanarak temaslarımızın yoğunlaşması, ilişkilerimizi çok hoş ve arzu edilen şekilde geliştirme imkanı tanımıştır'' dedi.

Couchepin, ''Ekonomik ve kültürel alandaki ilişkilerin güçlendirilmesi, güven ortamı oluşturulmasına ve karşılıklı olarak birbirimiz hakkındaki bilgilerimizin derinleşmesine de katkıda bulunacaktır'' dedi.

Günümüzde İsviçre'nin Türkiye'de ve Türkiye'nin İsviçre'de önemli ekonomik aktörler olduğunu belirten Couchepin, son yıllarda iki ülke arasındaki ticaretin gerçek anlamda gelişme göstermesinden de memnuniyet duyduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü ülkesine davet eden Couchepin, ''Türkiye'deki ilk İsviçreli diplomatik temsilcinin, pek isabetli şekilde, 'hiçbir zaman bozulmayacak' diye nitelendirdiği ülkelerimiz arasındaki dostluk bağları, şüphesiz sizin ziyaretinizle önemli biçimde güçlenecektir'' dedi.