Gülseven Yaşer'in avukatına bir yıl men

Ergenekon soruşturması kapsamında Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) yöneticileriyle üyelerinden oluşan 8 kişi hakkında görülen davada, firari sanık eski ÇEV Başkanı Gülseven Yaşer'in avukatı Hüseyin Buzoğlu'nun, ikinci ergenekon davasının tutuksuz sanığı olduğu için bu dosyadaki avukatlık görevinden bir yıl süreyle men edilmesine karar verildi.

Gülseven Yaşer'in avukatına bir yıl men
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 18.03.2011 - 10:17

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Prof. Dr. Halime Filiz Meriçli, avukatlar Fatma Nur Gerçel, Mustafa Namık Kemal Boya ile Ömer Sadun Okyaltırık, Hamdi Gökhan Ecevit ve Aydın Ortabaşı katıldı. Davanın aranan ve hakkında kırmızı bülten çıkarılması yönünde karar alınan sanığı Gülseven Yaşer ise duruşmada hazır edilemedi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, ses ve görüntü kaydı yapılan duruşmada, Türkiye Barolar Birliğinin 23 Şubat 2011 tarihinde Başkan Vedat Ahsen Coşar ile İnsan Hakları Merkezi Başkanı Rona Aybay'ın da aralarında bulunduğu bir grup avukatın duruşmaya gözlemci olarak katılması yönünde karar aldığını ve bunu dosyaya sunduklarını bildirdi.

Tutuksuz sanıkların kimliklerinin tespit edildiği duruşmada, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın söz almak istemesi ve üye hakim Mehmet Karababa'nın buna karşı çıkması nedeniyle kısa bir tartışma yaşandı.

Kocasakal'ın Avukatlık Kanunu'na göre söz aldığını ve duruşmaya gözlemci olarak katılmak istediklerinin tutanağa geçirilmesini talep ettiğini bildirmesi ve Başkan Yılmazabdurrahmanoğlu'nun talebi yazılı yapmalarını istemesi üzerine yeniden tartışma çıktı.

Tartışmaya, duruşmada gözlemci olarak bulunan avukatların da katılması üzerine Başkan Yılmazabdurahmanoğlu, salondakileri duruşmanın düzenini bozmamaları, aksi halde kapalı yapılması kararı alabileceği yönünde uyardı.

Ümit Kocasakal'ın talebinin tutanağa geçirilmesinin ardından duruşmaya devam edildi.

 

İddianame özetlenerek okundu

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Nuri Ahmet Saraç iddianameyi özetleyerek okudu.

Saraç'ın iddianameyi okuduğu sırada, ''Deniz Yıldızı Projesi kapsamında burs alan kızların teğmen ve bürokratlara gönderilerek, bu kişilerin kontrol altında tutulduğunu'' söylemesi üzerine sanıklar, bunların doğru olmadığını, kendilerine hakaret edildiğini belirtti. Tepki gösteren sanıklar, bunların okunmaması gerektiğini söyledi.

Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, duruşmada iddianamenin okunduğunu, sanıklara savunmalarında söz hakkı verileceğini kaydetti.

Savcı Saraç'ın, okuduğu son cümleyi tekrarlayacağını söylemesi üzerine, sanıklar ve sanık avukatları buna itiraz etti. Yılmazabdurrahmanoğlu da Saraç'tan kaldığı yerden devam etmesini istedi.

İddianamenin okunmasının ardından söz alan sanık avukatları, bugün savunma yapamayacaklarını, iddianamenin okunmasının uzun süreceğini tahmin ettikleri için görsel sunumlarını yanlarında getirmediklerini, bu nedenle duruşmanın ertelenmesini istediler.

Bu arada, davanın aranan ve hakkında kırmızı bülten çıkarılması yönünde karar alınan sanığı Gülseven Yaşer'ın avukatı Hüseyin Buzoğlu, Yaşer hakkında Adalet Bakanlığı tarafından kırmızı bültenle aranması için bir talep geldiğini, bunun üzerine mahkeme heyetinin bu kararı aldığını ve Adalet Bakanlığının böyle bir talepte bulunmasının doğru olmadığını savundu.

Yaşer'e iftira atıldığını ve hukuksuz deliller elde edildiğini ileri süren Buzoğlu, ''Yaşer, Fethullah Gülen ile ilgili bir kitap yazdığı için burada. 'Hocanın Okulları' adlı kitabında Gülen'in gerçek yüzünü ortaya koyduğu için saldırıya uğradı. Bu kitaba destek veren herkes şu anda karşınızda sanık konumunda. Bu kitaptan sonra derneğe saldırılar, operasyonlar başladı'' diye konuştu.

Avukat Buzoğlu, müvekkili Gülseven Yaşer hakkındaki yakalama emri ve kırmızı bültenle aranması kararının kaldırılmasını talep etti.

Taleplerle ilgili görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Nuri Ahmet Saraç ise sanık Yaşer hakkındaki yakalama ve kırmızı bültenle aranma kararının kaldırılması yönündeki talebin reddini istedi.

Savcı Saraç, İkinci ''Ergenekon'' davasının ''örgüt üyeliği'' suçuyla yargılanan tutuksuz sanıklarından olan, Yaşer'in avukatı Hüseyin Buzoğlu'nun, bu davanın da ''Ergenekon terör örgütü üyeliği'' ile ilgili olması nedeniyle, ''örgüt üyeliği'' suçundan avukatlık görevinden yasaklanmasını istedi.

Taleplerle ilgili ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Gülseven Yaşer hakkındaki yakalama ve kırmızı bültenle aranma kararının kaldırılması yönündeki taleplerin, Yaşer'in üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların varlığı ve atılı eylemin CMK'nın 100/3. maddesinde belirtilen suçlardan olması nedeniyle reddine ve Yaşar ile ilgili infazın beklenmesine karar verdi.

Savcı Saraç'ın, sanık Gülseven Yaşer'in avukatı Hüseyin Buzoğlu'nun avukatlık göreviyle ilgili duruşmadan yasaklanması talebinin de Buzoğlu hakkında ''Ergenekon terör örgütüne üye olmak'' suçundan kamu davası açılması ve bu davanın halen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde devam etmesi gerekçesiyle kabulüne karar veren heyet, CMK'nın 151/3, 4 ve 5. maddeleri uyarınca, bu dosyada kovuşturma konusu suçla sınırlı olmak üzere Buzoğlu'nun avukatlık görevinin bir yıl süreyle yasaklanmasını kararlaştırdı.
Mahkeme heyeti, duruşmayı 13 Temmuz'a erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıklardan Mustafa Namık Kemal Boya'nın ''Ergenekon silahlı terör örgütüne üye olmak'', ''Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etmek'' ve ''Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek'' suçlarından 12,5 ile 30 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

Eski ÇEV Başkanı Gülseven Yaşer ile Fatma Nur Gerçel'in ''Ergenekon silahlı terör örgütüne üye olmak'' ve ''Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek'' suçlarından 8 ile 19,5 yıl arasında hapisle cezalandırılması istenilen iddianamede, Ayşe Yüksel, Halime Filiz Meriçli, Hamdi Gökhan Ecevit, Ömer Sadun Okyaltırık ve Aydın Ortabaşı hakkında da ''Ergenekon silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan 7,5 ile 15'er yıl arasında hapis cezaları öngörülüyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler