'Güncelleme yapmış adamlar ne olmuş'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu son zamlarla ilgili konuştu: Recep Bey 'Memleket güllük, gülistanlık' diyor. 'Zam yapmadık' diyor. 'Sadece güncelleme yaptık, niye alınıyorsunuz' diyor. Güncelleme yapmış adamlar ne olmuş, yüzde 50 zam gelmiş, olabilir.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Karaman ziyareti kapsamında Yunus Emre Konferans Salonu'nda partililere hitap etti.
Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, genel başkan seçildikten sonra halka daha fazla gitmek için bir hedefinin olduğunu söyledi.
Halkla daha fazla iç içe olmak, sorunlarını dinlemek ve o sorunlara karşı ürettikleri çözümleri anlatmak istediğini ve bunun temel görevi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''İktidar olmanın yolunun halkın kutsal oylarından geçtiğini de biliyoruz. Önyargılarımızı yıkacağız. Kalıpları değiştireceğiz. Yeni bir Türkiye'yi, çağdaş bir Türkiye'yi, uygar, çocuklarımıza güzel bir Türkiye'yi bırakmak zorundayız. Bunu yapabilirsek Türkiye çağdaşlaşmayı yakalayacaktır, uygar bir ülke olacaktır'' ifadelerini kullandı.
Konferans salonuna gelirken yurttaşlarla sohbet ettiğini bildiren Kılıçdaroğlu, kendisine iki temel sorundan bahsedildiğini, bunlardan birinin dershane, diğerinin terör sorunu olduğunu anlattı.
Çocukların diploma alması için okula, bir şeyler öğrenilmesi için de dershaneye gönderildiğini ancak bunda bir yanlışlık olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, çocukların okullarda iyi eğitim alması gerektiğini bildirdi.
Dershane ücretlerinin ailelerin belini büktüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Bana bu sorunun çözümünü sordular. Çok basit dedim. Bunun çözümü, CHP'nin iktidar olmasıdır. İktidar olursak göreceksiniz bu sorunlar çözülecek'' diye konuştu.
Terör
Yurttaşların kendisiyle konuştuğu ikinci sorunun de terör olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, bu sorunun herkesin yüreğini yaktığını söyledi.
Terörün bitmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Bu ülkeye barışın, huzurun gelmesi lazım. Terörün bitmesinin yolu, iktidar olanın çözüm üretmesidir. Sadece Karamanlı vatandaşa değil, şehit binbaşının babasına, Balıkesir'deki şehit annesine de söz verdim. Diyarbakırlı şehit babasına da söz verdim. Dedim ki, hükümet terörü bitirmek için bir çözüm getirirse biz çözüme destek vereceğiz ama önümüzde bir sorun var. 'Nedir' dediler, hükümetin çözümünü bilmiyoruz. Vatandaş bize diyor ki 'Destek olun' Destek olacağız, çünkü şunu söyledik, öteden beri de söylüyoruz, terör tek başına bir siyasi partinin çözebileceği bir olay olmaktan çıkmıştır. Terör bir iktidarın sorunu olmaktan da çıkmış, terör Türkiye'nin sorunu. Bütün siyasi partilerin terörü sonlandırmak için ortak çaba harcaması lazım. Bizim çözümlerimiz var. Bizim çözümlerimize hükümet kulaklarını tıkıyor. Kendi çözümlerini ise biz bilmiyoruz. O nedenle terör devam ediyor. İktidar oldular, sıfır terör vardı. Şimdi her gün şehit haberleri geliyor. Demek ki süreç iyi yönetilmiyor.''
Emeklilerin sorunlarına da değinen Kılıçdaroğlu, onların sorunlarını seçimler sırasında en fazla dile getirenlerin kendileri olduğunu söyledi.
''Emeklilerin İntibak Yasası'nın çıkması gerektiğini, milli gelirden pay almaları gerektiğini'' söylediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, iktidar olamadıklarını ancak bu düşüncelerinin takipçisi olduklarını kaydetti.
İntibak Yasası ile ilgili kanun teklifi verdiklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, bunun da takipçisi olacaklarını ifade etti.
Zamlar
Seçimler sırasında ''Zam zam zam eşittir Recep Tayyip Erdoğan'' sloganını sık sık kullandığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, son günlerde bu tablonun daha iyi görüldüğünü belirtti.
Daha zamların yurttaşın faturasına yansımadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
''Önümüzdeki süreçte göreceksiniz. Şimdi bir başbakan yardımcısı çıkmış diyor ki 'Bu zamlar 74 milyonu ilgilendirmiyor, zenginlerden alıyoruz biz bunu' Doğalgaz zammını sadece zenginler mi ödüyor? Elektrik zammını sadece zenginler mi ödüyor? Elektriği sadece zenginler mi kullanıyor? Allah aşkına. Allah bunlara akıl fikir versin. Bari televizyona çıkıp konuşuyorsan doğru şeyler söyle. Şimdi zammın adını da değiştirdiler. Ne diyorlar, güncelleme diyorlar. Sanki adamlar internet sitesini değiştiriyorlar. Olacak şey değil. Fiyatları güncelliyorlarmış, zam lafını ağızlarına almaktan korkuyorlar. Aslında benim bir başka korkum daha vardı. Birisi çıkıp şunu söyleyebilirdi, 'Vallahi biz zammı yapmadık, devlet yaptı bu zammı', onu da diyebilirlerdi. Geldiğimiz nokta şu, fatura yine halka çıktı. Faturayı yine esnaf, memur, işçi ödeyecek, sabit gelirlilerin tamamı ödeyecek. Faturanın bedeli size, iktidarın keyfi de iktidara. O nedenle şapkamızı alıp bir daha önümüze koyacağız. Oy verilen bir iktidar, iktidar olmasının hemen ardından bu kadar acı zamları yaptı.''
Türkiye'nin son 1.5-2 ay içinde yüzde 30 ile devalüasyon yaşadığını belirten Kılıçdaroğlu, önümüzdeki günlerde bunun faturasının yurttaşa daha çok yansıyacağını söyledi.
Deniz Feneri
Bir de ''köstebek olayı''nın çıktığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Siyasette de bir güncelleme yapıyorlar, Deniz Fenerinde bir güncelleme yapıyorlar'' dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Köstebek konumunda olan kişinin o koltukta oturmaması lazım. İnsanda ahlak kırıntısı varsa, bu kadar olaydan sonra o koltukta oturmaz. O koltukta oturduğunuz zaman siyaseti kirletirsiniz. Türk siyasetinin kirlenmeye değil, temizlenmeye ihtiyacı var. Ben açıklıyorum her şeyi, televizyon televizyon geziyor, 'Külliyen yalan' diyor. Ben buradan söylüyorum, külliyen doğru. Neresi yalan? Senin koruma müdürün telefon etti mi, etti. Yalan mı, hayır. Saniyesini bile veriyorum. Kaç saniye konuştuğunu bile veriyorum. Kırıkkale Belediye Başkanı, Deniz Fenerinin asıl failini arıyor, yalan mı? Hayır, o da doğru. Kaç saniye, hangi saatte konuştu, onu da veriyorum. Adam gidiyor, savcılıkta ifade veriyor, 'evet' diyor, 'Arama yapılacağını bize söylediler.' O da mı yalan, o da doğru. Neresi yalan?
Bu ülkede dürüst savcılar vardı, onları da görevden aldılar. Üç Deniz Feneri savcısını görevden aldılar. Bir değerli gazeteci arkadaşımızın yazdığı güzel bir yazı vardı, eğer diyor 'O Deniz Feneri savcıları görevden alınmasaydı, köstebek tutuklanacaktı' Bunları herkese söyleyin. Neden bu olayın üzerinde bu kadar duruyoruz? Yetim hakkı için duruyoruz. Milletten para topladılar 'Yoksula yardım edeceğiz' diye. Topladıkları parayla kendileri köşeyi döndüler. Bunların maskesini indirmek zorundayız. Gerçek insanlığın ne olduğunu, insana yardımın ne olduğunu, ahlakın ne olduğunu bunlara öğretmek zorundayız. Eğer bunların arkasından gidersek, sonumuzun felaket olduğunu da halka anlatmak zorundayız. Bütün gelişmeleri, bütün olayları biliyoruz, takip ediyoruz, hiç endişeniz olmasın, takip etmeye de devam edeceğiz.''
Karşılama sırasında İl Başkanının ''Eskiden parti içinde küskünlükler olduğunu, şimdi herkesin barış içinde bulunduğunu'' söylediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, bütün CHP'lilerden barış ve dayanışma içinde olmalarını istedi.
Gelen herkese kapılarının açık olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, hiç kimseyi ötekileştirmeyeceklerini, ülkede barış ve huzur içinde yaşamayı temel hedef edineceklerini kaydetti.
Cari açık
Hükümetin ekonomi politikalarını da eleştiren Kılıçdaroğlu, zamların cari açığı kapatmak için yapıldığını söyledi. Hükümetin ekonomiden anlamadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, bunun son süreçte daha iyi anlaşıldığını belirtti.
Konferans salonuna gelirken yol boyunca tavuk döner yapan iş yerleri gördüğünü de anlatan Kılıçdaroğlu, bunun ise hayvancılığın bitirilmesinden kaynaklandığını söyledi.
Mesai saatleri
Kılıçdaroğlu, açıklamasının ardından, partililerin sorularını da yanıtladı. Kılıçdaroğlu, emeklilerin sorunlarıyla ilgili bir soru üzerine, bu sorunlara yönelik çalışmalarını sürdüreceklerini bildirdi.
Kılıçdaroğlu, başka bir partilinin ''Enerji Bakanının mesai saatleriyle ilgili önerisini'' hatırlattığı sorusu üzerine de bu öneriye tepkiyi önce çalışanların vermesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
''Bir gazetede vardı, 'Sabah 06.00'da anne baba çalışırsa çocuklar ne olacak' diye. Bu kadar düşüncesizce ortaya atılan bir düşünce olmaz. Bir bakılması, düşünülmesi lazım. Böyle bir şeyi bizim toplum kaldırır mı kaldırmaz mı bakılması lazım. Dünyadaki uygulamaları nedir, ona bakılması lazım. Ondan sonra bir önerinin getirilmesi lazım. Öyle zannediyorum, ayak üstü yapılan bir açıklama. Tabi buna en büyük tepkiyi işçi sendikaları, memur sendikalarının vermesi lazım. Bu henüz parlamentoya gelmiş değil, parlamentoya gelmediği için de hemen oturalım, eleştirelim diye de bir düşünceye kapılmadık. Soru üzerine ben bunları söylüyorum. Mantıklı bir öneri değil, bunun parlamentoya bir kanun teklifi olarak geleceğini de düşünmüyorum.''
Kılıçdaroğlu, başka bir soru üzerine de atanamayan öğretmenler konusunu iyi bildiklerini, bu sorunun giderilmesi için konunun takipçisi olduklarını söyledi.
MHP'yi de ziyaret etti
Kılıçdaroğlu, Karaman ziyareti kapsamında Ermenek ilçesine geldi. Ermenek'te esnafı gezen Kılıçdaroğlu, CHP İlçe Başkanlığının yan tarafında bulunan MHP İlçe Başkanlığını da ziyaret ederek, çalışmalarında başarılar diledi.
Daha sonra CHP İlçe Başkanlığına geçen Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, daha özgür ve çağdaş bir Türkiye için beklentileri olduğunu dile getirdi. Bunun için mücadele edeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, yeni anayasa çalışmalarına değindi.
Seçim meydanlarında Türkiye'ye demokrasi ve özgürlüğü getirme vaadinde bulunduklarını anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Çünkü biz cumhuriyeti kurduk. Çünkü biz çok partili hayata geçtik. Çünkü biz hukukun üstünlüğünü sağlamak için olağanüstü çaba harcayan bir partiyiz. Şimdi 'Türkiye'ye demokrasi ve özgürlüğü getirmek için mücadele edeceğiz' dedik. Demokrasi ve özgürlük bağlamında verdiğimiz söz, bizim namusumuzdur. O sözü yerine getirmek için her türlü çabayı harcayacağız'' diye konuştu.
Anayasa konusunda bir Uzlaşma Komisyonu oluşturulduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Uzlaşma Komisyonu'nda 3 CHP'li milletvekili yer alıyor. Konya Milletvekili Atilla Kart da var. Sanıyorum grubun da sözcülüğünü üstlenecek. Anayasa değişikliklerinde bazı temel öngörülerimiz, hedeflerimiz var. Çağdaş, özgürlükçü bir Türkiye'den yanayız ve bunları sağlamak için masaya oturuyoruz. Güçler ayrılığı ilkesi tam olsun, yargı bağımsızlığı tam olsun, üniversiteler özerk olsun, Atatürk'ün vasiyeti olarak Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu eski konumuna gelsin.
Masaya otururken bizim kırmızı çizgilerimiz var. Anayasanın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek ilk üç maddesi bizim kırmızı çizgilerimiz. Çünkü o çizgiler, kurucu iradenin yani Kuvayımilliye'nin iradesidir. Onlara saygı duyacağız. O irade aradan bu kadar zaman geçti yine bizim irademiz. O iradeyi sağlayacağız ve gereğini yerine getireceğiz. Sanıyorum bütün siyasi partiler bu duyarlılığı gösterirler. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin daha özgürlükçü, daha bağımsız, insanların daha özgürce konuştukları, telefonlarının dinlenmediği, bakanların köstebeklik yapmadığı bir Türkiye istiyoruz. Bunu sağlayabilirsek büyük ölçüde amacımıza ulaşmış olacağız.''
Kılıçdaroğlu, partililerden daha çok çalışmalarını da isteyerek, partiye emeği geçenlere teşekkür etti.
Kadınlara seçme seçilme hakkı tanıyan partinin CHP olduğunu, hiçbir kadının bunu unutmaması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, kadınların bu haklarının daha da ileriye taşınması, parlamentoda, belediye başkanlıklarında, il genel ve belediye meclislerinde daha fazla yer almaları gerektiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, geçen günlerde Parti Genel Merkezi'nde Kadın Kollarının bir çalışma yaptığını, Sivas İl Kadın Kolları Başkanı Nesrin Oltulu Karababa'nın toplantı sonrası dönerken bir trafik kazası geçirdiğini hatırlattı.
Karababa'nın uzun süredir yoğun bakımda olduğunu ancak bugün vefat ettiğini öğrendiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Karababa'ya Allah'tan rahmet diledi.
Kılıçdaroğlu, cenaze törenine bazı milletvekillerinin ve Kadın Kollarının katılacağını bildirdi.
Öte yandan, AKP Ermenek Belediye Başkanı Necati Akpınar da CHP İlçe Başkanlığına gelip, Kılıçdaroğlu'na ''Hoş geldiniz'' diyerek, hatırını sordu.
Kılıçdaroğlu, Ermenek ziyareti öncesinde de Gökçeseki köyünü ziyaret ederek, köy kahvehanesinde vatandaşlarla sohbet etti. Kılıçdaroğlu, burada köylülerin dile getirmeleri üzerine, 2B ile ilgili kanun teklifini yakında vereceklerini söyledi.
Kazancı beldesine ziyaret
Kılıçdaroğlu, daha sonra Ermenek ilçesine bağlı Kazancı beldesini ziyaret etti. Belde Belediye Başkanı Uğuz Tekin ile bir süre görüşen Kılıçdaroğlu, daha sonra belediye balkonundan vatandaşlara hitaben kısa konuşma yaptı.
Kendisini dinlemeye gelenler arasında kadınların fazla olmasına sevindiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Türkiye'de temiz siyasete inanıyorum ki kadınlar yön verecek'' dedi.
Geçen günlerde bir dosya açıkladığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Köstebeğin adını açıkladım. Düşünün arama yapılacak, önceden haber veriyorlar. 'Polisler geliyor. Arama yapılacak, varsa delilleri yok edin' diye. Bu tür insanların artık siyaset sahnesinden çekilmesi lazım. Düzgün, temiz, alnı ak, geleceğe güvenle bakan bir siyaset anlayışının Türkiye'de yerleşmesi gerekiyor'' diye konuştu.
Toplanan kalabalığa ''zamlarla aranız nasıl, herhalde iyidir'' diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Recep Bey 'Memleket güllük, gülistanlık' diyor. 'Zam yapmadık' diyor. 'Sadece güncelleme yaptık, niye alınıyorsunuz' diyor. Güncelleme yapmış adamlar ne olmuş, yüzde 50 zam gelmiş, olabilir. Seçimlerden önce böyle demiyordu, 'istikrar' diyordu. 'Aman ha CHP gelirse faizler yükselir, zamlar gelir, Türk lirası değer kaybeder' diyordu. Ne oldu? CHP gelmedi ama dediği her şey kendi iktidarında oldu. Biz ne söyledikse doğruları söyledik. Seçimlerden önce ne vaat ettiysem hepsinin arkasındayız.''
''Kuvayımilliye ruhu varsa kimse bu ülkeyi bölemez''
Kemal Kılıçdaroğlu, Karaman gezisi kapsamında Sarıveliler ilçesi ile buraya bağlı Göktepe beldesini ziyaret etti.
İlk olarak Göktepe beldesi CHP teşkilatını ziyaret eden Kılıçdaroğlu, burada toplanan partililere hitap etti.
Partililerden çok çalışmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, ÖTV'de yapılan son düzenlemeleri de eleştirdi. ''Bu ülkede halk için çalışanları iktidara getirmeniz lazım'' diyen Kılıçdaroğlu, o iktidarın adının ise CHP olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, burada partililerin sorularını da yanıtladı. Bir partilinin ''Özerklik sözcüğünü anayasaya koydurtacak mısınız. Başkentin İstanbul'a taşınmasına müsaade edecek misiniz?'' şeklindeki sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''CHP'yi kuran kadrolar Kuvayımilliye kadrolarıdır. CHP'yi kuran kadrolar Kuvayımilliye kadroları ise biz kesinlikle ülkenin bölünmesine asla ve asla kesinlikle izin vermeyiz. Ülke bölünemez. Ülke bir bütündür. Ulusal birlikten yanayız. Bunu bütün açıklığıyla her yerde, her koşulda dile getiriyoruz. Kim gelirse gelsin Türkiye'ye, kim ne söylerse söylesin, bu ülkenin ruhunda ve dokularında Kuvayımilliye ruhu varsa kimse bu ülkeyi bölemez. Türkiye Cumhuriyeti'nde etnik kimliğe dayanan özerkliğe karşıyız. Kesinlikle böyle bir şey olamaz. Çünkü bu ülkenin bölünmesine yol açar.
Biz bu konudaki düşüncelerimizi her yerde ve her ortamda söyledik. Bir kez daha burada söylüyorum. Bu konuda da ulusal birlikten ve bütünlükten yanayız. Yerel özerkliklere karşıyız. Ama her belediye özerktir. Bu belde belediyesi de özerktir. Belediye Başkanını siz seçiyorsunuz. Belediyelerin meclisi var. Biz belediyelerin daha güçlü olmasını istiyoruz. Daha iyi hizmet etmesini gelirlerinin iyi olmasını istiyoruz. Ama bir bölge, bir il, bir kent için değil. Bütün Türkiye'deki belediyeler için isteriz. Yani eşitliği özerkliği bütün belediyeler için isteriz.''
''Kırmızı çizgilerimiz var''
Kılıçdaroğlu, başkentin İstanbul'a taşınıp taşınmamasına ilişkin soru sorulduğunu da belirterek, ''Kesinlikle hayır'' yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Bizim anayasa değişikliklerinde kırmızı çizgilerimiz var. 'İlk 3 madde kırmızı çizgimizdir' dedik. Ne demek? 'Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal hukuk devletidir', 'Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti Ankara'dır' diyor. Ankara diye türkümüzde var, nasıl biz Ankara'dan vazgeçeriz, nasıl başka yere taşırız. Ankara başkentimizdir ve başımızın tacıdır. Gönlünüz rahat olsun biz anayasa değişikliklerinde niçin masaya oturuyoruz, özgür ve bağımsız Türkiye'ye kurmak için. Sıkıyönetimlerin getirdiği baskılardan bu ülkeyi arındırmak için. Daha özgür bir Türkiye'ye ayağa kaldırmak için...''
Kılıçdaroğlu, bir başka vatandaşın bölgede hidroelektrik santrallerinin kurulduğunun hatırlatması üzerine, böyle bir sorun varsa gerekli olan tüm desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, bir partilinin daha önce başka bir partide olan ve daha sonra CHP'ye katılan bir kişinin neden partiye aldığını sorması üzerine, tüm partililerin tek hedefinin halk için çalışmak olması gerektiğini, onun dışında kısır çekişmelere asla izin vermeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Ülkenin bu kadar sorunları varken, zam ve zulüm varken, hapiste binlerce insan yatarken, tutuklu milletvekilleri hapisteyken bizim bu kadar kısır çekişmelerin içine girmemiz asla ve asla doğru değildir. Biz özgür ve bağımsız Türkiye'yi kurmak için yola çıktık. Bunun için küçük hesapları bir kenara bırakacağız. Bizim önümüzde zor engeller var. Ben neden geziyorum? O zor engelleri kaldırmak için... Ve sizden de istiyorum kim olursa olsun hiç kimseyi ötekileştirmeden, CHP'nin ırmağına hep beraber su taşıyacağız. Bu ırmak okyanusa akacak, nehir olacak ve bu ırmak iktidara gelecek.''
''Siyaseti temizlemek lazım''
Kılıçdaroğlu, daha sonra Sarıveliler ilçesine geçti. İlçe Belediye Başkanı Hayri Samur'u ziyaret eden Kılıçdaroğlu, daha sonra da bir düğün salonunda toplanan partililere hitap etti.
Kılıçdaroğlu, buradaki konuşmasına da özgürlüklerin Türkiyesini kurmayı hedeflediklerini söyleyerek başladı. Yeni anayasa çalışmalarından bahseden Kılıçdaroğlu, CHP'nin bu konudaki düşüncelerini aktardı. CHP'nin Türkiye'nin gelişimine ve bugünlere gelmesine çok önemli katkılar sunduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, kendilerinin de özgürlüklerin Türkiye'sini yaratma adına çabaları olduğunu aktardı.
Salondan gelen bir soru üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, partide gençlik ve kadın kollarının örgütlenmesi ve büyümesine büyük önem verdiklerini ifade etti.
Gençliğin önemine değinen Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezinde 600 kişilik bir konferans merkezi olduğunu, burada gençlere yönelik sinema gösterimleri düzenleyeceklerini, ayrıca yine parti genel merkezine koydukları iki fotokopi makinesiyle öğrencilere ücretsiz fotokopi hizmeti verdiklerini kaydetti. Kılıçdaroğlu, 9 Eylül'de parti okulu açtıklarını anımsatarak, ilk etapta 40 gence eğitim verdiklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Şimdi Muş'a gidiyoruz, parti genel merkezini ayın 23'ünde açacağız. Sanatçılar da gelecek, güzel bir gece olacak. Muş'u da kazanacağız'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, seçim olmamasına rağmen tüm Türkiye'yi gezmeye, çözüm önerilerini anlatmaya devam edeceğini belirtti. Hükümetin ''ekonomide güncelleme'', bir de ''siyasette güncelleme'' yaptığını savunan Kılıçdaroğlu, ''Deniz Fenerinde güncelleme yaptılar. Ama ben bir tane köstebek buldum. Çıkardım o köstebeği. Bunları sadece benim söylemem yetmiyor. Sizler de her yerde anlatacaksınız. Siyaset kirlendi. Siyaseti temizlemek lazım. Kirli siyaset bu hale getirdi'' dedi.
Demokrasilerin en önemli unsurlarının başında vatandaşın hesap sormasının geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, vatandaşlardan bu haklarını iyi kullanmalarını istedi.
Kendilerine ''yeni CHP'' dediklerini anımsatan Kılıçdaroğlu, yeni CHP'nin de insanı odak aldığını, onun dertlerine kilitlendiğini ve çözüm üretmeyi amaçladığını söyledi. Siyasetin görevinin vatandaşın dertlerini çözmek olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, kendilerinin de bu yönde ince eleyip sık dokuyarak projeler ortaya koyduklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, parti olarak kul hakkına önem verdiklerini, kul hakkı yiyenlerden hesap sormaya devam edeceklerini kaydetti.
Kılıçdaroğlu, daha sonra karayoluyla Ankara'ya hareket etti.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı