Hastaneye gelen 3 kişiden 1'i acilde
Türkiye'de hastaneye başvuran her üç kişiden biri ''acil'' servislere başvuruyor. Gelişmiş ülkelerde yüzde 5-8 arasında değişen acil servise başvuru oranı Türkiye yüzde 28-30'ları buluyor.
Acile başvurularda ilk sırayı kamu hastaneleri alırken, bunu özel hastane ve üniversite hastaneleri izliyor. Sağlık Bakanlığı tarafından acillerdeki yoğunluğun tespiti için yapılan araştırmada, acile başvuran hastaların yüzde 43'ünün kendilerini gerçekte 'acil' görmedikleri, gündüz çalışılığından gece hastaneye gitmeyi uygun buldukları ve acile başvuruda katılım payı alınmamasını gerekçe gösterdikleri belirlendi.
Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürü İrfan Şencan, yaptığı açıklamada, hastanın hemen müdahale edilmediğinde ölüm riski ya da sakat kalma riski ile yüz yüze kalma durumunun ''acil'' olarak tanımlandığını, ancak kendini acil hisseden her kişinin de ''acil'' kabul edilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'de acil hastaların durumunu belirlemek için kırmızı, sarı ve yeşilden oluşan üçlü renk sisteminin kullanıldığını ifade eden Şencan, acile gelen hastaya hekim tarafından yapılan ilk müdahaleden sonra bu sisteme göre öncelik sıralaması yapıldığını anlattı. Şencan, kırmızının ölüm ya da sakat kalma riski taşıyan hastaları, sarının şiddetli sıkıntısı bulunan kişileri ve yeşilin ise birkaç saat bekleyebilecek hastaları kapsadığını dile getirerek, ''Şu anda Türkiye'de yeşil gruba giren hastaların acilde bekleme süreleri 10 dakikanın altında. Buna rağmen, hastalar çok bekletildiğinden şikayet ediyor'' diye konuştu.
Acil sağlık hizmeti sunulurken tıbbi bakımın kalitesinin ve yeterliliğinin korunmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Şencan, acil servisteki bekleme ve bekleme salonundaki hastaların acil servis kapasitesini aşması sonucu ortaya çıkan acil servislerdeki kalabalığın hasta ve çalışanların mağduriyetine yol açtığını dile getirdi.
"En çok kamu hastanelerinde yaygın"
Şencan, Türkiye'de acil servise yapılan başvuru oranın oldukça yüksek olduğuna dikkati çekerek, ''Türkiye geneline bakıldığında tüm hastane başvurularının yaklaşık yüzde 28-30'u acil servise yapılıyor. Yani, hastaneye başvuran her üç kişiden biri acil servise müracaat ediyor. Bu çok yüksek bir oran'' diye konuştu.
Acil servise başvuruların ülkelere göre değişiklik gösterdiğini ifade eden Şencan, gelişmiş ülkelerde acile başvuru oranlarının yüzde 5-8'lerde kaldığını belirtti.
Şencan, şu anda ''acil başvuru oranın en çok kamu hastanelerine yapıldığını'' vurgulayarak, ''2011 rakamlarına göre üniversite hastanelerinde acile başvuru oranı yüzde 10-12, özel hastanelerde yüzde 15-16 ve kamu hastanelerinde yüzde 28-30 civarında'' dedi.
Hastalar, gece de hizmet istiyor
Acil servislerde yoğunluk yaratan faktörlerin doğru olarak tespit edilmesi ve çözüm yollarının belirlenerek uygulanabilmesi için Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından ''Acil Sağlık Hizmetleri Değerlendirmesi Araştırması'' ve ''Acil Sağlık Hizmetleri Memnuniyet Anketi'' yapıldığını anlattı.
Şencan, hasta ve hasta yakınları acil sağlık hizmetleri memnuniyet anketinin toplam bin 5 kişiye uygulandığını; hekim ve diğer sağlık personel için acil sağlık hizmetleri memnuniyet anketinin ise 334 personele uygulandığını söyledi.
Hasta ve hasta yakınları acil sağlık hizmetleri memnuniyet anketinin, hasta profili, hastanın hastaneye ulaşımı ve başarı saati, hastanın acil servise başvuru nedenleri ile hastanın acil servis hizmetleri ile ilgili değerlendirmeleri kategorilerinden oluşan 23 soru içerdiğini belirten Şencan, hekim ve diğer sağlık personeli memnuniyet anketinin de çalışan profili, acil servise başvuru ve nedenleri, acil servis yoğunluğu kategorilerinde toplam 12 sorudan oluştuğunu belirtti.
Şencan, anket çalışmasında öncelikle demografik bilgiler ve acil sağlık hizmetlerinin sorgulandığını ifade ederek, ''Anket soruları 23 Mart-08 Nisan 2011 tarihleri arasında çoktan seçmeli ve açık uçlu olmak üzere 2 grupta uygulandı. anket sonuçlarının analizi, SPSS for Windows İstatistik yazılımı aracılığıyla uzman akademisyen bir ekip tarafından yapılmıştır'' diye konuştu.
Acile başvuran hasta ve hasta yakınlarına yöneltilen ''Neden acile başvuruyorsun?'', ''Kendini gerçekten acil mi hissediyorsun?'' gibi soruları içeren anketten çarpıcı sonuçlar elde edildiğini anlatan Şencan, şöyle devam etti:
''Katılımcıların yüzde 43'ü gerçekte 'acil' hasta olmadığını belirtiyor. Sağlık çalışanlarına 'Hastaların ne kadarı acil?' diye sorulduğunda da 'Hastaların, ancak yüzde 15-20'sinin gerçekten acile başvurması gerekirdi' yanıtını veriyor.
'Neden acile başvurdunuz? sorusuna da katılımcılar 'gündüz işe gittiğinden dolayı hastaneye gece gelebildiği', ''acile başvurduğunda katılım payının alınmaması' ve 'acilde hızlı tetkik yapılması' cevabını veriyor.
'Acile ne zaman başvurmazsınız?' şeklindeki soruya katılımcıların bir kısmı polikliniklerin akşam da açık olması, bir kısmı polikliniklerde işlemlerin daha kısa sürmesi halinde acile başvuramayacaklarını belirtiyor.''
Şencan, hastaların polikliniklerde geçirdikleri zamanın önemli bir bölümünün gereksiz olduğunu ifade ederek, ''Çünkü, sabah 06.00 gibi çok erken saatlerde gidiyor, kendileri bir liste oluşturuyorlar. Gün içinde poliklinik hizmeti verilen hasta sayısının yarıya yakını sabah saatlerinde yoğunlaşıyor. İşlerin bitmesi de öğlen 14.00 gibi oluyor. Oysa bu kişinin hastanede geçirdiği süre normalde 4 saati geçmiyor'' dedi.
Hastaların erken saatlerde hastaneye gelmek yerine, Merkezi Randevu Sistemi ile randevu almalarını öneren Şencan, bu sayede uzun saatler hastanede beklemek zorunda kalmayacaklarını söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama