'Herkes hukuk eleğinden geçecektir'

Bir konferansa katılmak amacıyla Malatya'ya gelen MHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı, düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, seçim sandığının Türk milletinin önüne geldiğinde tarihi bir hesaplaştırmayı sonuçlandıracağını bildiğini belirtti. Erdoğan'ın siyasi bir korku yaşadığını ileri süren Bölükbaşı, Başbakan Erdoğan'ın her türlü vurgunun, yolsuzluğun ve soygunun hesabının Türk adaletinin önünde görüleceği günlerin yaklaşıyor olması endişesini taşıdığını iddia etti.

Deniz Bölükbaşı, şunları kaydetti: ''Sayın Başbakan, Türkiye'nin devleti ve ülkesiyle bölünmez bütünlüğünü yıkmayı, PKK'nın amaçlarını siyasi süreçlerle hayata geçirmeyi amaçlayan 'PKK açılımının' bir anayasa karşılığının olduğunu çok iyi biliyor. Bunun hesabının Yüce Divan'da görüleceğinin de idraki içerisinde. Bu anlamda bir Yüce Divan sendromu yaşamakta. Sayın Başbakan ne pahasına olursa olsun, AKP'nin hanedanlığını sürdüreceği yollar içerisine girmiştir. Bir anlamda psikolojisini Neron psikolojisine benzetmek mümkündür. Her şeyi yıkmaya, kendisiyle birlikte Türkiye'nin geleceğini ateşe atmaya hazır bir psikoloji içerisindedir.''

''Başbakan'ın siyaset anlayışı, maskeli balo anlayışına benziyor'' diyen Bölükbaşı, ''Birden fazla maskeyle Türkiye'nin önüne çıktı. Bunlardan birisi sahte demokrat maskesi. Başbakan, sekizinci yılına girdikten sonra demokratikleşmenin Türkiye için önemini anlamış. İkinci maskesi sahte mağdur maskesi. Siyasi gündemde bundan yıllar önce kendisinin tepki göstermediği bazı olayları şimdi gündeme taşıması sahte mağdur maskesinin göstergesidir'' diye konuştu.
 

'Herkes hukuk eleğinden geçecektir'

Türkiye'de son dönemde yaşanan hukuki süreçlerle ilgili birkaç noktanın önem taşıdığına değinen MHP Genel Başkan Yardımcısı Bölükbaşı, Türkiye'de hiç kimsenin suç işleme ihtiyacına ve suçu işledikten sonra cezai takibata uğramama lüksüne sahip olmayacağını kaydetti. Bölükbaşı, şöyle konuştu: ''Ülkede varsa bir suç, bunu hukuk kuralları içerisinde ortaya çıkaracak olan Türk adaletidir. Bu anlamda hukuk kurallarının hem hızlı çalışması, hem de hukuk kurallarına riayet ederek, bu soruşturmaların yürütülmesi doğrudan ve dolaylı siyasi baskılardan uzak tutulmalı. Bir ceza mahkemesinin tabi olacağı esas ve usuller ihlal ediliyorsa, o da bir suç teşkil eder. Kimsenin suç işleme ihtiyacına sahip olmadığını söylerken, buna hakim ve savcılar da dahildir. Herkes bir hukuk eleğinden geçecektir. Bu eleğin altına düşenler ve üstünde kalanlar olacaktır. Altta kalanlar cezasını çekecek, üstte kalanlara ise AKP'nin özür borcu olacaktır. Biz hukuki sürecin sonucunun beklenmesinin doğru olacağını düşünmekteyiz.''