'Hükümet çıkmaz yola girmiştir'

Uludere'de meydana gelen olaya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Türk Tabipleri Birliği, "Canımız yanıyor. İnsanların operasyon kazası ile öldürülmediği bir ülkedir yaşamak istediğimiz" dedi. Açıklamada, TTB Merkez Konseyi'nden Dr. Osman Öztürk, Dr. Halis Yerlikaya ve Dr. Zülfükar Ceba'nin de içinde bulunduğu bir heyetin bölgede değerlendirmelerde bulunduğu belirtildi.

Memur-Sen: Soru işaretleri giderilmeli

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise yazılı açıklamasında, soru işaretlerinin ortadan kaldırılması gerektiğine dikkat çekerek, "Kamuoyundaki yanlış bilgilendirilmenin sona ermesi, herkesin gerçekleri öğrenmesi ve kimseyi zan altında bırakmaması için, soru işaretlerine cevap verilmeli. Geciken adaletin adalet olmadığı tezinden hareketle, bu süreç mümkün olan en kısa zaman içinde sonuçlandırılmalı, gerçek suçlu veya suçluların ortaya çıkarılması sağlanmalıdır. Yetki ve sorumluluk sahibi makam sahipleri olayı araştırıp, bu yanlışın sorumlularının hukuk önünde hesap vermesini sağlamalıdır" dedi.

DİSK: Hükümet çıkmaz yola girmiştir

Uludere'de meydana gelen olayla hükümetin Kürt sorunun konusunda çıkmaz yola girdiğinin ve sorunu artık kavrayamaz noktaya geldiğinin göstergesi olduğunu söyleyen DİSK Genel İş Sendikası, yaptığı yazılı açıklamada, "Bu olay hükümetin Kürt sorunu konusunda çıkmaz yola girdiğinin ve sorunu artık kavrayamaz noktaya geldiğinin göstergesidir. Hükümet kork sorununda artık kontrolünü kaybetmiş durumdadır. Hükümetin yarattığı havayla devlet kurumlarına hakim olan paranoya ne yazık ki bu tür bir sonuç doğurmuştur. Bu hava dağılmazsa bu acı olayların artarak sürmesi kaçınılmazdır. Bu politikasızlığın ve kör baskı ve şiddet politikasının faturasını insanlarımız canlarımla ödemektedirler" dedi.

Türk Eczacıları Birliği: Devletin öncelikli görevi vatandaşlarının can güvenliğidir

Türk Eczacıları Birliği ise yaptığı yazılı açıklamada, "Demokratik bir ülkede devletin öncelikli görevi, her ne olursa olsun vatandaşlarının can güvenliğini sağlamaktır. Bu bağlamda demokratik hukuk devleti anlayışı, terörle mücadelenin demokrasi, özgürlükler ve hukuki meşruiyet sınırları içerisinde yaşam hakkını önceleyerek, sivil halka zarar vermeden gerçekleştirilmesini zorunlu kılar" değerlendirmesinde bulundu.

TMMOB: Kaçakçı olmaları canlarına mal olmaz

TMMOB Makine Mühendisleri Başkanı Ali Ekber Çakar ise "36 köylü yurttaşımızın üzerlerine kör bir hava istihbaratı sonucu bomba yağdırılmasının hiçbir meşru gerekçesi olamaz. Katledilen insanlarımızın kaçakçılık yapmak zorunda kalmış olmaları söz konusu bölgeye ilişkin tarihi ve toplumsal bir gerçekliktir. Yurttaşlarımızın canlarının alınmasına meşruiyet oluşturamaz" dedi.