"Hükümetin sansürle ilgili açıklamaların inandırıcı değil"

CHP Ankara Milletvekili Emrehan Halıcı, İnternette Sansüre Karşı Ortak Platformun, AKP, CHP, MHP ve BDP gruplarını ziyaret etti.

Halıcı, internetin büyük bir olanak olduğunu, ancak yasaklar ve sansür anlayışıyla hiçbir yere varamadıklarını kaydetti. Türkiye'nin önünün açılmasını istediklerini dile getiren Halıcı, ''hükümetin sansürle ilgili açıklamalarının yeterli ve inandırıcı olmadığı'' görüşünü savundu.

Halıcı, Türkiye'de kaç sitenin kapalı olduğunun ve bundan sonra kaç tanesinin kapanacağının bilinmediğini söyledi. Halıcı, iktidarın, internet yasaklarından memnun ve bu yasaklarının devamından yana olduğunu öne sürdü.

Platform sözcüsü Prof. Dr. Mustafa Akgül, Türkiye'nin, matbaayı çok küçük hesaplarla geciktirdiğini, şimdi de çok küçük sorunlara odaklanıp, asıl büyük resmi gözden kaçırdıklarını belirtti. Yasaklardan zarar görenlerin Türk halkı olduğunu anlatan Akgül, ''Youtube örneğinde bir suçlu varsa, o videoyu koyandır. Belki de Youtube'dur ama cezayı Türk halkı yiyiyor'' dedi.

Akgül, internet yasaklarının çok ölçüsüz olduğunu savunarak, ''Bir paragraf, kitap yüzünden koca bir kütüphaneyi yasaklıyoruz. İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun çok hızlı bir şekilde çıktı; parlamentoda yeterince tartışılmadı, kötü bir yasa... Bu yasanın, sivil toplumla birlikte yeniden yapılması gerekiyor. Çocuklar için bir düzenleme yapılmış ama bütün toplumu etkiliyor. Demokratik ülkelerde bunlar kabul edilemez. Çocukları hep beraber koruyalım. Vatandaş neyi izleyip neyi izlemeyeceğine kendisi karar versin'' diye konuştu.

''Kendimi medya patronu olarak görüyorum"

CHP Grup Başkanvekili İnce, dünyanın 4 milyar 600 milyon yaşında olduğunu ifade ederek, bu süre içerisinde dünyayı tarım, sanayi ve iletişim-bilişim devrimlerinin değiştirdiğini söyledi. Her devriminin kendi ideolojisini de birlikte doğurduğuna işaret eden İnce, iletişim ve bilişim devriminin ideolojisinin demokrasi olduğunu söyledi. İnce, bu konularda yasak istemediklerini dile getirdi.

''Kendisini bir medya patronu olarak gördüğünü'' kaydeden İnce, Genel Kurulda 25 Aralıkta yaptığı konuşmanın, hiçbir gazete, televizyon ve köşe yazısında yer almadığını anlattı. İnce, bu konuşmanın videosunu alarak, danışmanına, ''Bunu Facebook'a koyun, göreceksin çok iş yapacak'' dediğini ifade ederek, bu videonun, bir siyasetçi olarak izlenme rekoru kırdığını söyledi. İnce, ''Kendi medyanı kendin oluşturabiliyorsun. Bu internet sayesinde oluyor'' dedi.
 

''Uyuduğumuzda da mı gözetliyor"

İnce, ne ateş, ne barut, ne tekerlek ne de sanayi devriminin, dünyayı internet kadar değiştirmediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Binlerce insanı, kendisine muhalif olan insanların telefonlarını dinleyeceklerine, oraya emek harcayacaklarına burayı denetim altına alabilirler, çok daha kolay. Başbakan, 'referandumda evet çıkacak diye muhalefetin uykusu kaçıyor' diyor. Nereden biliyor uykumuzun kaçtığını, uyuduğumuzu da mı gözetliyor, oraya kadar geldi mi? 'Herkesin telefonlarını dinleyelim, oradan bir şey çıkartır mıyız' diyeceklerine, internet dünyasını denetleyebilirler. AKP'ye muhalif herkesin bu tür özel bilgileri gezdi piyasada, bir grubun gezmedi...

Siz hiçbir PKK'lının ya da PKK'ya yardım, yataklık eden birinin bu tür görüşmelerinin piyasada gezdiğini gördünüz mü? Asker, bürokrat, hakim, savcı, milletvekili, aklınıza kim geliyorsa herkesin telefon kayıtları piyasada gezdi; PKK'lı ya da PKK'ya yardım, yataklık eden herhangi birisinin bir tane kaydı ortalıkta bulunmadı.''
İnce'nin, ''Dayım 30 yıldır ABD'de yaşıyor, ona 'şu milletvekilini seyret' diye video göndermişler. Dayım da 'benim ablamın oğlu' demiş. Dünyanın her yerine ulaşabiliyoruz'' sözleri üzerine, Halıcı, ''Sizi kıskanan çok, sizin yüzünüzden Facebook kapanabilir'' diye espri yaptı.

"Türkiye'de internet kullanıcılarının erişim haklarının engellenmesi kabul edilemez"

Halıcı, ziyaretlerinin ardından TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

Platform üyesi olan Halıcı, yaklaşık 50 sivil toplum kuruluşu temsilcisiyle, İnternette Sansüre Karşı Ortak Platformun hazırladığı deklarasyonu, Mecliste grubu bulunan partilere ilettiklerini söyledi.

Dünya ve Türkiye'de hem teknoloji hem de internetin yaygınlaştığına işaret eden Halıcı, ''Çok sayıda internet kullanıcısına, dünyanın diğer ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye'nin büyük avantajı olmasına rağmen internette son dönemde getirilen erişim yasakları, ülkede sansür olduğunu akla getiriyor'' dedi.

Halıcı, konunun, sadece bir şirket ile Türkiye arasında süren anlaşmazlık olarak sunulduğunu, bunu doğru bulmadıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
''Türkiye güçlü bir ülkedir, bazı şirketler Türkiye'nin kurallarına uygun davranmıyorlarsa, onları takip etmenin değişik yolları olabilir. Mali açıdan denetlenmeleri, apayrı bir yol olabilir. Ama Türkiye'de internet kullanıcılarının erişim haklarının engellenmesi kabul edilemez. Eğer internetin getirdiği olanakları herkes yakından biliyorsa, internetin yararlarına inanıyorsa, internetin önündeki bu sınırlamaların, engellemelerin kalkması konusunda ortaya ciddi, somut adımlar koymaları, çalışmalar yapmaları gerekir. Bu çalışmalar yapılmazsa, sivil toplum kuruluşları eleştiri haklarını sonuna kadar kullanacaklarını beyan etmişlerdir.''
 

''İstifalar acil bir zorunluluk haline gelecektir"

Deklarasyonda, internet kullanıcılarının düşünce özgürlüğü ve bilgiye erişim hakkının engellenemeyeceği belirtilerek, çocukları zararlı içerikten korunması için öngörülen devlet politikasının yetişkinleri etkilememesi istendi.

Yurttaşların Anayasada güvence altına alınan temel hak ve özgürlükleri korumanın, hükümetin ve idarenin asli görevi olduğu vurgulanan deklarasyonda, bu güvencenin sağlanamaması halinde sorumluların istifa etmesinin demokratik bir toplumun zorunlu sonucu olduğu ifade edildi.

Deklarasyonda, ''Gerekli önlemleri en kısa sürede almamaları halinde gelişmelerden sorumlu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı İnternet Daire Başkanı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı ve Ulaştırma Bakanı'nın istifa etmesi acil bir zorunluluk haline gelecektir'' denildi.