Hükümetten 'iyileştirme' tuzağı
AKP'nin getirdiği Anayasa Değişikliği Paketi'nde işçi açısından avantaj gibi görünen bazı maddeler, sendikalar ve uzmanlar tarafından "göstermelik" olarak nitelendirildi.
Grevdeki maddi zararlardan sendikaları muaf tutan madde, kapalı olarak işçileri sorumlu hale getiriyor. Siyasi amaçlı grev yasağıyla ilgili fıkranın kaldırılmasına karşın, bir başka fıkra nedeniyle siyasi amaçlı grev yine de yapılamayacak. Mali ve sosyal haklara ilişkin hak verilir gibi gösterilirken kazanılmış hakların alınması söz konusu olabilecek. Hükümet, Ekonomik Sosyal Konseyi de anayasaya ekliyor ama halen var olan bu kurula 3 yıldır başvurmadı.
AKP tarafından hazırlanan Anayasa Değişiklik Paketi’ndeki çalışma hayatında avantaj gibi gösterilip işçinin haklarını elinden alan maddeler şöyle:
Anayasanın 54. maddesinin 3. fıkrasındaki “Grev esnasında greve katılan işçilerin ve sendikanın kasıtlı veya kusurlu hareketleri sonucu, grev uygulanan işyerinde sebep oldukları maddi zarardan sendika sorumludur” hükmü yürürlükten kaldırılıyor.
Avukat Tuncay Alemdaroğlu: Grevlerde sendikaların bütün özenine rağmen işyerlerinde grev sırasında azda olsa bazı tahribatlar olabiliyordu. Sendikalarda bu zarardan sorumlu tutuluyordu. 3. fıkranın kaldırılması sendikalar lehine olmuştur. Ancak daha sonra bu sorumluluk işçilerin sorumlu olduğu yönünden iş yasalarında yer alırsa, ki bunu önleyecek anayasa hükmü de bulunmamaktadır, grev kırıcı sonuç doğurur.
Anayasanın 54. maddesinin 7. fıkrasındaki “Siyasi amaçlı grev ve lokavt, dayanışma grev ve lokavtı, genel grev ve lokavt, işyeri işgali, işi yavaşlatma, verim düşürme ve diğer direnişler yapılamaz” hükmü yürürlükten kaldırılıyor.
DİSK: Anayasadan çıkarılan 7. fıkranın grev hakkının sınırlarını genişletici bir etkisi yoktur. Gerçek değişim ancak grev hakkının sınırlarını belirleyen “Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler” hükmündeki 1. fıkranın da değiştirilmesiyle mümkün olabilir. Ayrıca grev hakkının özüne dokunan sınırlamalar da olduğu gibi yürürlüktedir. Tam anlamıyla göstermelik bir düzenlemedir.
Kazanılmış haklar kaybedilecek
Anayasanın 128. maddesinin 2. fıkrasına “Ancak, mali ve sosyal haklara ilişkin toplusözleşme hükümleri saklıdır.” cümlesi ekleniyor.
Alemdaroğlu: Memurların kazanılmış haklarının saklı tutulduğunun yazılmamış olması bilinçli yapılmamış ise bir eksikliktir. Zira eklenecek toplusözleşme hükümlerinin kazanılmış hakları ihlal etmesi de mümkün olabilir. Kamu görevlilerinin toplusözleşmesinde son karar mercii Kamu Görevlileri Hakem Kurulu olup bu kurul kararı aleyhine yargı yoluna gidilememektedir. Bu nedenle bir hak kaybı olabilir.
Hükümet ESK’yi dikkate almıyor
Anayasanın 166. maddesine “Ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında hükümete istişari nitelikte görüş bildirmek amacıyla Ekonomik ve Sosyal Konsey kurulur. Ekonomik ve Sosyal Konsey’in kuruluş ve işleyişi kanunla düzenlenir” fıkrası ekleniyor.
Kamu-Sen: Kanuna göre her yıl toplanması gereken Ekonomik ve Sosyal Konsey yaklaşık 3 yıl toplantıya çağırılmamış ve alınan kararlarda sosyal tarafların görüşlerine itibar edilmemiştir.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!