"İlk işim İstanbul'u adam gibi plana kavuşturmak"

DSP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Vefik Alp, Taksim'deki Point Otel'nde düzenlediği basın toplantısında, İstanbul'da garip bir seçim süreci yaşandığını, daha önceki seçim süreçlerinde adayların bir araya gelerek demokratik bir ortamda tartışabildiklerini söyledi.

Medyanın iki adayı öne çıkardığını ve haber bültenlerinde yalnızca onlara yer verdiğini öne süren Alp, ''Kaybeden İstanbul ve İstanbullu olacak. Bunu zaman içinde göreceğiz'' dedi.

Alp, bir ülkenin geldiği medeniyet seviyesinin, şehirlerinin görüntüsüyle orantılı olduğunu ifade ederek, ''İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, nasıl yine çıkıp aday oluyor? 'Ben bu işi yapamadım buyursun kim yaparsa yapsın' demeliydi Topbaş. Keşke Beyoğlu'nu aşmasaydı, orada kalsaydı. Büyük bir şov kampanyası yürütülüyor İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından'' görüşünü savundu.

Küçükçekmece ve Kartal'da iki büyük dönüşüm projesinin gerçekleştirildiğini hatırlatan Alp, bu proje için düzenlenen yarışmaya yalnızca yabancı mimarların katıldığını, yarışmada Iraklı ve Malezyalı mimarların projelerinin birinci seçildiğini anımsatarak, Türkiye'de 30 bin mimar bulunduğunu ve kentin iki özel yerinin yabancılara teslim edildiğini ileri sürdü.

''İstanbul plansız"

''Kadir Topbaş, Başbakan'ın güdümünden çıkamadı, çıkması da mümkün değil. Çünkü o atadı onu oraya'' iddiasında bulunan Ahmet Vefik Alp,İstanbul'un yıllarca plansız yönetildiğini öne sürdü.

Alp, İstanbul'u planlamanın farklı bir formasyon ve eğitim gerektirdiğini dile getirerek, ''Kadir Topbaş da bu plana inanmıyor, çünkü çakma bir plan. Başbakan'ın seçimlerden önce açıklayamadığı 3. Köprü Projesi yok bu planda. 7 Tepeye 7 Tünel Projesi de yok. Başkan olduğum gün ilk işim muhteşem kent İstanbul'u adam gibi plana kavuşturmak olacak'' dedi.
İstanbul için hazırladığı projelere değinen Alp, depremle ilgili projeleri bulunmasının yanı sıra gecekondu sorununu da çözmeyi hedeflediğini bildirdi.

Alp, İstanbul'da meydanlarla ilgili büyük bir sıkıntı olduğunu, meydanların şehre kimlik verdiğini ifade ederek, İstanbul'da meydan anlayışının kalmadığını, bu konuyu da yeniden ele alacağını söyledi.

Kentteki yeşil alanların bir bir pazarlandığını iddia eden Alp, şu görüşleri ileri sürdü:
''Bu yeşil alanların bir kısmını TOKİ hallediyor. Başbakan TOKİ'yi bir siyasi güç olarak kullanmaya başladı. Her şeye el attı bu TOKİ. Dar gelirliye konut yapması gerekirken restorasyon işleri yapıyor.

Tersaneler, Tuzla'nın canına okudu. Yanlış bir kararla oraya yerleştirildi. Şehrin sahil sayfiye şeridini gel ağır sanayi ile kes. İstanbul dokusunun, deniziyle ilişkisi koparıldı. Bundan sonra bir değil, 10 Ahmet Vefik Alp gelse artık İstanbul'u kurtaramayız, geri döndüremeyiz.''
 

DSP Genel Başkan Yardımcısı Macit

Toplantıya katılan DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit de 29 Martın hem İstanbul'un hem Türkiye'nin kötü gidişine ''dur'' diyecek önemli bir gün olduğunu söyledi.

Macit, önce İstanbul'un, sonra Türkiye'nin kurtarılması için herkese büyük görev düştüğünü ifade ederek, ''29 Mart'a sadece yerel seçimler olarak bakmak doğru değildir. Bugünkü yerel seçimler, aynı zamanda önümüzdeki genel politikayı da belirleyecektir. Bu anlayışla çalışıyor ve halkla buluşuyoruz. Önümüze ne kadar engel konulursa konulsun, DSP'nin örgütleri bu engelleri aşarak 29 Mart'ta zaferi kazanacaklardır'' diye konuştu.