IMF: Sermaye girişlerine dikkat

IMF büyük bankalar üzerinde, risk almayı sınırlamak için ek maliyetlerle oluşturulacak ağır yüklerin, ekonomilerin en ihtiyaç duydukları dönemde kredi akışını engelleyebileceğini bildirdi.

IMF: Sermaye girişlerine dikkat
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 13.04.2010 - 16:55

IMF ülkelere ani sermaye girişleri konusunda uyardı. IMF'nin Nisan dönemi Küresel Finansal İstikrar Raporu'nda, "Bol küresel likiditenin ekonomilere, yüksek faiz oranları ve güçlü büyümeyle birlikte yayılması ekonomi politikasında zorluklar yaratabilir. Ülkelere sermaye girişlerinin yararları çok çeşitli olsa da sermaye girişinde ani yükselişler enflasyona ve varlık fiyatlarında köpüğe yol açabilir" denildi.


Büyük bankalara ek maliyet kredi engeller

IMF Nisan 2010 Küresel Finansal İstikrar Raporu'nu (Global Financial Stability Report) yayınladı. Gelecek hafta yapılacak bahar toplantıları öncesinde yayımlanan raporda "Sermayeye ek ücretleme getirilmesi ve konuyla ilgili düzenleyici önlemlerin finansal sektör üzerinde, sermaye kıtlığı bulunan bir dönemde ek bir yük oluşturma olasılığı vardır ve böylece toparlanmayı desteklemek için yeterli kredinin elde edilmesini sağlayabilmek için dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır" denildi.


Sermaye akışlarında ani yükseliş ve etkileri

IMF raporunda, Türkiye'yi de yakından ilgilendiren sermaye girişlerinde ani yükselmeleri inceleyen bir bölüm de yer aldı. "Küresel Likidite Genişlemesi: 'Kabul Eden' Ekonomiler Üzerindeki Etkileri ve Ekonomi Politikası Açısından Karşılık Seçenekleri" başlıklı bölümde "Bol küresel likiditenin ekonomilere, yüksek faiz oranları ve güçlü büyümeyle birlikte yayılması ekonomi politikasında zorluklar yaratabilir. Ülkelere sermaye girişlerinin yararları çok çeşitli olsa da sermaye girişinde ani yükselişler enflasyona ve varlık fiyatlarında köpüğe yol açabilir" denildi.

Küresel likitidenin, sermayeyi "kabul eden" ülkelerde tipik biçimde, iç likiditeden daha fazla, yerel hisse senedi fiyatlarını artırdığı ve reel faiz oranlarını düşürdüğü belirtilen raporda, "Daha esnek döviz oranları bu etkileri yavaşlatabilir" denildi. Sermaye akışlarının etkileriyle ilgili şu ifadeler yer aldı:

"Likidite alan ekonomiler, aynı zamanda sermaye akışında ani yükselmelere yanıt veren bir dizi politikaya da sahiptir. Bunların başlıcaları, koşullar elverdiğinde daha esnek bir döviz kuru politikası uygulamak dâhil, tedbirli bir şekilde alınan düzenlemelerin takviye edilmesi gibi, makroekonomik politikaların uygun biçimde karışımıdır.

-Söz konusu politika önlemleri etkili olmaz ve sermaye akışında ani yükselişlerin geçiciliği söz konusu olursa, sermaye denetimleri politika takım çantasındaki araçların tamamlanmasında rol oynayabilir. Etkinliklerine ilişkin farklı kanıtlar olsa da, sermaye denetimleri kimi sermaye akışı türlerinin vadesini uzatabilir.

-Sermaye denetimlerinin belirli ülkelerde sermaye akışında ani kabarmalarla başa çıkmada yararlı olduğu kanıtlansa bile, bu diğer ülkelerde sermaye denetimlerini teşvik etmek suretiyle aleyhte çok taraflı etkilere yol açabilir.


Sistemik risklerle başa çıkmayı amaçlayan öneriler yetersiz

Raporun "Sistemik Risk ve Finansal Düzenlemenin Yeniden Tasarlanması" bölümünde ise "Son kriz sistemik risklerle başa çıkmayı amaçlayan düzenlemeye yönelik çok sayıda reform önerisine yol açtı. Yine de bu önerilerin büyük bölümünde ayrıntılar yetersiz" saptaması yapıldı. Raporda, "kurumların sınır ötesi bağlantılarını dikkate almanın önemi" vurgulanırken, ağır mali yük altındaki kurumlara (sürşarj) yönelik düzenlemeler konusunda değişik ülkelerdeki denetleyicilerin işbirliği yapması talep edildi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler