İnançlar Açılımı ve Eksen Kayması

İnançlar Açılımı ve Eksen Kayması
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 29.06.2010 - 05:59

Bir süredir türlü çeşitli açılımlarla yatıp kalkıyoruz. Şimdi tartışılan, eksen kaymasıdır; acaba kaydı mı kaymadı mı? Ayrıca bugünlerde Ortadoğu liderliği açılımı gündemde... Ama bence en hızla gelişen açılım ve kayma, ülkede inançları egemen kılmayı amaçlayan dinci toplum açılımı ve kaymasıdır.

Ayrıca ülkede hukuk kayması, bilinç kayması, ahlak ve ilke kayması olduğu da yadsınamaz. Bu süreç, medya ve yapısal değişime uğrayan sermaye katkısı ile ilerliyor. Neredeyse dışlanan bilimin temsilcisi olması gereken üniversitelerimiz ağır ağır inançlara teslim ediliyor. Birkaç ay önce İstanbul Tıp Fakültesi’nin Nöroloji Ana Bilim Dalı’nda 5. sınıflar için verilen derse 7 öğrenci  pervasızca 40 dakika gecikerek giriyorlar. Ders anlatan hocanın “Bu saatte nereden geliyorsunuz, bu kadar gecikerek derse girilir mi?” sorgulamasına “Biz cuma namazından geliyoruz” diye cevap veriyorlar. Açıkçası “Biz senin dersini takmayız, öncelikli olan cuma namazıdır” demek istiyorlar. Dekanlık ve rektörlüğün bu bilgi kendilerine ulaştığında nasıl davrandıklarına ait bir bilgi edinemedim.

Fakültemizin öğrencilerinden olan Sayın Rektör, bana bu olayla ilgileneceğini vaat etti. Bu ve benzeri olaylar devam ettiğinde konu inançlara saygı ilkesi benimsenerek kapatılacak mıdır? Yakın yıllarda ve tarihimizde ilk kez ana bilim dalımıza elimi sıkmayı reddeden bir asistan geldiğini yazmıştım.

Ak saçlı hocanın elini sıkmak günah olur, inancını benimsiyordu bu kızcağız. Derin bir acı duymuştum. Bu acı, o genç insana duyduğum kızgınlığın çok ötesinde idi. Konya’da yine 5. sınıf tıp öğrencilerinin beyin lokalizasyonları dersinde sıra duygu ve heyecanlara gelince hocaya itiraz ettiklerini, “Hocam, bu anlattıklarınız dinimize aykırıdır” diyerek dersi kestiklerini de anlatmıştım. İdil Biret’in konserine burada günah işleniyor diye saldıranları unutmak mümkün mü? Sivas katliamı belleklerimizden silinebilir mi?

Tüm yaşamını bilime eğitime adamış bir azize diye anılan Türkan Saylan’a yapılan saldırılar nereden kaynaklanıyor? Bir tarihçi yazar da “Cumhuriyet şeriatı susturmak için kurulmuştur ve İstiklal Harbi’nden 50 kat fazla insan öldürülmüştür” diyor. Evet, yıllardır laiklik karşıtı, din ve inanç sömürücüsü iktidarlar desteği ile din eksenli bir açılım hızla gelişiyor. AKP bunun şampiyonluğunu yapmaktadır.

Gazze zulmüne de Türk milleti adına değil de İslam adına karşı çıkıyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığı bu insanlık dışı kör inançlara karşı sesini yükseltmiyor. İslamın ne olduğunu ne olmadığını anlatan Yaşar Nuri Öztürk’ün sesi kısılıyor. Evet, kaymanın her türlüsünü yaşıyoruz. Hayırlara vesile olsun. Anayasacı bir profesör pasif laiklik öneriyor.

Böylece dinci toplum dayatmalarına yol açmak istiyor. İktidarla birlikte küresel emperyalizmin hizmetinde nasıl başarı ile kullanılabileceği gerçeğini umursamıyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler