"İstanbul Next Wave" sergisi açıldı

Serginin açılışına, Berlin Eyaleti Başbakanı Klaus Wowereit, Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Acet, Berlin Başkonsolosu Mustafa Pulat, Berlin eyalet meclisi üyeleri, Akademie der Künste'nin müdürü Klaus Staek, serginin kuratörleri Çetin Güzelhan, Beral Madra, Levent Çalıkoğlu ve Johannes Odenthal, sanatçılar ve çok sayıda Türk ve Alman sanatsever katıldı.

Büyükelçi Acet, açılışta yaptığı konuşmada serginin açılışın Berlin Duvarı'nın yıkılışının 20. yılı kutlamalarına denk gelmesini de hoş bir tesadüf olarak gördüğünü söyledi.

Acet, "İstanbul Next Wave" (Eş zamanlılık-Paralellikler-Karşıtlıklar) sergisinin, İstanbul ile Berlin arasında kardeş şehir ilişkisi kurulmasının 20. yılı etkinliklerinin kapanışını oluşturduğunu belirterek, sergiyi etkinliklerin zirvesi olarak nitelendirdi.

İstanbul ve Berlin'in ortak yönleri bulunan iki şehir olduğunu belirten Acet, "Öncelikle bu sergi iki şehrin ortak projesidir. Kurumlararası işbirliğinin, yaklaşık 20 yıllık müşterek çalışmanın başarılı bir ürünüdür. İstanbul ve Berlin arasındaki ilişkiler Türkiye-Almanya arasındaki ilişkilerin yakınlığını, derinliğini, çok katmanlığını taşımaktadır" dedi.

İstanbul ile Berlin'i birbirine bağlayan en önemli unsurun insanlar olduğuna dikkat çeken Acet, şöyle konuştu:
"Berlin'de 200 bine yakın Türk ve Türk kökenli insan yaşamaktadır. Berlinli sanatçılar İstanbul'a, İstanbullu sanatçılar Berlin'e giderek artan sayılarda yerleşmekte ya da geçici projeler kapsamında eserlerini sergilemektedir. Sonradan Berlinli olanların yanı sıra Almanya'da doğup büyüyen Türk asıllı edebiyatçı, tiyatrocu ve ressamlar da Berlin'in renkli sanat hayatına önemli katkılar sağlamaktadır.

İki şehrin ortak bir diğer yönü, son 20 yılda baş döndürücü bir değişim geçirmiş olmalarıdır. Sanırım bu iki şehri de geniş kitleler nezdinde cazip kılan, değişimi sürekli şekilde yaşamalarıdır. Dinamik ve yüksek tempolu tarzlarıdır.
Bunlara ilave olarak İstanbul ve Berlin dünyada çok az şehre nasip olacak şekilde geçmişi ve geleceği aynı anda bünyelerinde barındırmaktadırlar."

"İstanbul Next Wave" sergisinin, çağdaş Türk sanatını ilk kez yurt dışında bu denli kapsamlı ve bütüncül bir şekilde sunduğunu ifade eden Acet, "Adından anlaşılacağı üzere geçmişe değil geleceğe yönelen serginin Türk küratörlerin gözünden modern Türk sanatını ele alacak olması da önemli bir yeniliktir. Dünyanın en saygın sergi salonlarından Martin Gropius Bau'daki "İstanbul Modern Berlin" sergisinde Türk çağdaş sanatının en önemli isimlerinin 1928-2008 yıllarına ait 80 eseri, yüzyıllık bir perspektifte sergilenmektedir" dedi.

Acet konuşmasına üç çağrıda bulunarak devam etti ve şunları söyledi:
"Düşüncelerimiz ya da inançlarımız, nesneleri görüşümüzü etkiler. O halde düşüncelerimiz ya da inançlarımızda değişiklik olması nesneleri görüşümüzü etkiler. Sanat bu değişikliği sağlayabilecek en doğrudan, en özgür, en yaratıcı yoldur. Türkiye'yi merak edenleri, Türkiye'yi 'görmek' isteyenleri, hatta Türkiye'ye olumsuz bakmakta ısrar edenleri, 'Istanbul Next Wave'in sunduğu çağdaş Türk sanatı açısından Türkiye'ye bakmaya çağırıyorum.

Vurgulamak istiyorum ki, dört kuşak modern Türk sanatçıyı birlikte izlemek elimize sıklıkla geçen bir fırsat değildir. Berlin'de yaşayan Türk toplumuna, özellikle gençlere de bu fırsatı değerlendirmelerini salık veriyorum.
Bildiğiniz gibi İstanbul 2010 yılı Avrupa Kültür Başkenti'dir. Bu demektir ki İstanbul'un sahip olduğu sanatsal ve kültürel hareketlilik gelecek yıl daha da artacaktır. Serginin İstanbul'un tüm tarihi, kültürel ve toplumsal zenginliğini, renklerini bizzat şehri ziyaret ederek görmenizi teşvik edeceğini umuyorum. Herkesi İstanbul;u görmeye davet ediyorum."

Berlin Eyaleti Başbakanı Klaus Wowereit da, yaptığı konuşmada, çağdaş Türk sanatının Berlin'in üç önemli yerinde gösterilmesinden dolayı memnunluk duyduğunu, İstanbul ve Berlin arasında bir süre canlı olan kardeş şehir ilişkisinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın da desteğiyle yeniden bu sergiyle canlı hale getirilmesinden dolayı da gurur duyduğunu belirtti.

Almanların, böylelikle İstanbul'daki sanatsal faaliyetlerden etkileneceklerini ifade eden Wowereit, İstanbul'un çok modern bir metropol ve toplumunun dinamik gelişim süreci içinde olduğunu, Türkiye hakkında farklı düşüncelere sahip olanların İstanbul'a gitmeleri gerektiğini kaydetti.

Wowereit, bu tür işbirliklerine daha fazla ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Serginin kuratörlerinden Çetin Güzelhan da, bu günün kendi hayatında en mutlu gün olduğunu, bu proje üzerine çalışmaya başladıktan sonra içeriği konusunda bir kaç kez değişikliğe gitmek zorunda kaldığını, ilk önce bir yerde sergileneceğini düşündüğünü, ancak şimdi 3 yerde birden sergilendiğini ifade etti.

Güzelhan, 20 yıldır tanıdığı Madra'ya bu projenin gerçekleşmesi için verdiği destekten dolayı da teşekkür ettiğini belirtti.Madra da, Akademie der Künste am Pariser Platz'daki salonda eserleri sergilenen kadın sanatçıları tanıtarak, bu sanatçılara verdikleri destekten dolayı teşekkür etti.

Uluslararası büyük saygınlığı olan Berlin'deki Martin Gropius Bau, Akademie der Künste'nin Pariser Platz ve Hanseatenweg salonlarında açılan ''İstanbul Next Wave'' sergisi, Türkiye'nin çağdaş sanatının ilk defa bu büyüklükte ve bütünlükte Avrupa'da gösterilmesini sağlıyor.
Akademie der Künste Pariser Platz'daki sergi, 3 Ocak 2010 tarihine kadar açık kalırken, Martin Gropius Bau ve Akademie der Künste Hanseatenweg'deki sergiler 17 Ocak 2010 tarihine kadar ziyaret edilebilecek.