İstanbul’a okumaya giden koca, sınıf arkadaşı ile sözlenip ailesini terk etti

Adana’da 3 çocuk annesi Şükran Bezgin, kocasının üniversite okumak için gittiği İstanbul’da sınıf arkadaşı ile sözlenip kendilerini terk ettiğini ileri sürdü. Bezgin, “Kiramız doldu. 3 çocuğumu okutmaya çalışıyorum. Düzenli olduğu sürece ne iş olsa yaparım. Yeter ki çocuklarıma bakayım. Yardım bekliyorum” dedi.

İstanbul’a okumaya giden koca, sınıf arkadaşı ile sözlenip ailesini terk etti
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 26.06.2017 - 10:36


Adanalı ev hanımı Şükran Bezgin (42) ile özel sektörde işçi olarak çalışan Yılmaz Bezgin (41), 22 sene önce birbirlerini sevip kaçarak evlendi. Çiftin bu evlilikten Zeynep (19), Mustafa (17) ve Elif (14) isimli 3 çocukları oldu. 2015 yılında ise Yılmaz Bezgin, eşine okumak istediğini söyleyip önce Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) daha sonra ise Lisans Yerleştirme Sınavı’na (LYS) girdi. Bezgin, sınav sonucuna göre ise İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Bölümü’nü kazandı ve hem okumak hem de çalışıp ailesine bakmak için İstanbul’a gitti. Bezgin, okuduğu sırada, geçen yıl iddiaya göre sınıf arkadaşı Müge H. Y. (31) ile sevgili oldu.

Sosyal medyadan çiftin paylaştığı fotoğraflar ile durumu öğrenen Şükran Bezgin ise eşini arayıp bu olayı sordu ve ‘Böyle bir şey yok, yalan’ yanıtını aldı. Daha sonra ise Yılmaz Bezgin, iddiaya göre sevgilisi Müge H. Y. ile internet sitesi kurup röportajlar yaparak para kazanmaya başladı ve ikili sözlendi, fotoğraflarını da sosyal medya hesaplarında paylaştı. Bunun üzerine Şükran Bezgin, eşini arayıp tartıştı ve Yılmaz Bezgin de, ‘Senden dini nikahtan boşanıyorum’ dedi ve eşiyle çocuklarına para göndermeyi kesti.

Şükran Bezgin ise ev kirasını ödeyemez hale gelince İŞKUR’un ‘Toplum Yararına Programı' kapsamında Sarıçam ilçesine bağlı Öksüzler Cami’nin Kuran Kursu’nda hizmetli olarak geçtiğimiz nisan ayında 6 aylığına çalışmaya başladı.

“Yeter ki düzenli işim olsun”

Eylül ayında 6 aylık işin sona ereceğini, kirasını ise nasıl ödeyeceğini bilmediğini anlatan Bezgin, “Ben 3 çocukla baş başa kaldım. Geçen seneden beri maddi imkansızlıklar çekiyorum. Elimden geldiği kadar çalışıyorum. Fakat Eylül’ün başında çıkarılacağım. Ben vicdanı olan insanlardan bize yardımcı olmalarını istiyorum. Kiramız doldu. 3 çocuğumu okutmaya çalışıyorum. 22 senem gitti ama çocuklarıma iyi bir gelecek hazırlamak istiyorum. Düzenli bir işim olursa ne iş olsa yaparım. Yeter ki çocuklarıma bakayım” diye konuştu.
“Kızlarımdan ayrılmak istemiyorum”

Eşinin 2 kızını İstanbul’a çağırdığını fakat kızlarına İstanbul’da eşinin bakamayacağını öne süren anne Bezgin, “Eşim 1 seneden beri bana maddi yönden destek olmuyor. Bu tatilde çocuklarımı İstanbul’a gönderecektim. Çağırdı. Bakacağım diyor ama ben ona güvenmiyorum. Çocuklarıma bakamaz. İstanbul gibi bir yerde iki kız çocuğunu göndermek istemiyorum” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Şükran Bezgin, Müge H.Y.’nin annesinin ilk zamanlar kendisini aradığını ve bu ilişkiyi onaylamadığını fakat zamanla kabullendiğini belirtti.

“Annemin yanında duracağım”

Elif Bezgin ise annesinin yanında kalmak istediğini belirterek, “Annem eğer çalışacak bir iş bulursa kendisi de çalışabilir. Bizim evimiz olsa mesela ben burada kalmak istiyorum Adana’da. Bize yardım ederlerse annemizin yanında kalmak istiyoruz. Babam son 1 yıldan beri ilgisiz. Arayıp sormamaya başladı. Annem zor şartlarda bizi okutmaya çalışıyor” dedi.

SUÇLANAN ESKİ KOCADAN AÇIKLAMA

Şükran Bezgin tarafından suçlanan Yılmaz Bezgin ise söz konusu iddialar üzerine şu açıklamayı yaptı:

 İhlas Haber Ajansı tarafından 26 Haziran 2017 tarihinde servis edilen ve sizinle birlikte pek çok medya kuruluşumuzda yer verilen haksız ve doğru olmayan “İstanbul’a Okumaya Giden Koca Sınıf Arkadaşıyla Sözlendi” başlıklı habere ilişkin, sizleri doğru bilgilendirmek ve böylelikle aynı zamanda cevap ve düzeltme hakkımı kullanmak isterim. Maniple edilmiş söz konusu habere ilişkin doğru bilgiler şöyledir:

2013 yılında Şükran Bezgin ile birlikte ortak karar vererek açtığımız boşanma davası, Sn. Şükran Bezgin’in anlaşmayı son anda bozması sebebiyle tıkanmıştır. Dava halen sürmektedir. Evliliğin gerektirdiği birliktelik, akid ve duygunun tamamen ortadan kalktığı bu süreç maalesef saygının da ortadan kalkmasına neden olmuştur.

Haberde konu edildiği gibi, İstanbul’a geldikten sonra bir başkasıyla sözlenmiş olmam, dini nikahlı eşimi bu şekilde boşamış ve çocuklarımı terk etmiş olmam asla söz konusu değildir ve olmamıştır. Büyük kızım üniversiteye hazırlanmakta, oğlum futbol takımlarının seçmelerine katılmaktadır. En küçük kızım ise yaşı gereği annesiyle kalmayı tercih etmiştir ancak benimle herhangi bir sorun yaşamamaktadır.

Evlilik sebebiyle ara verdiğim eğitim hayatıma boşanma kararını aldıktan sonra geri dönmüş bulunuyorum. Haberde anlatıldığı gibi okumak için İstanbul’a geldiğim ve burada biriyle tanıştığım için ayrıldığım gibi bir durum söz konusu değildir. Bu, şahitler ve dava kayıtlarıyla da sabittir. Söz konusu haberle yapılmaya çalışılan, yakın dönemde görülecek olan davanın seyrini değiştirme çabasıdır ve bu uğurda medya kullanılmaktadır. Ayrıca, haberde gösterildiği gibi Sn. Şükran Bezgin, aciz bir durumda değildir, üniversite okumuş, eğitimli ve ailesinin maddi durumu son derece mükemmeldir. Şükran hanım, çalışmak istemediğinden ve tazminatı arttırmak amacıyla böyle bir yola tevessül etmiştir. Esasen boşanmaya neden olan en temel unsur da kendisinin bu tarz nahoş tavırları ve sinirli yapısıdır. Verdiği röportajda çocuklarıma ilişkin dile getirdiği tavrım ile doğrular arasında uçurum bulunmaktadır, çocuklarım terkedilmiş değildirler.

Benim de çalışanı olduğum medyada, ilginç bir biçimde çok geniş yer bulan bu haberin bir takım ellerce manipüle edildiği, basın etiğinin gerektirdiği kişi hak, onur ve mahremiyetinin görmezden gelindiği ve kişiye özel bir davanın genel kamuoyuna haddini aşmış bir biçimde servis edildiğini görmenin derin ızdırabı içindeyim. Bu nedenle hukuki süreç başlatılmıştır. Ancak bundan daha önemlisi, özel hayatın ve kişisel verilerin gizliliği ilkesinin de bir kenara bırakılarak, öğrencisi olduğum üniversitemin, yaptığım işlerin, çeşitli anlara ilişkin özel fotoğrafların, doğru olmayan bir haber uğruna rahatlıkla deşifre edilerek kullanılmış olmasının yarattığı şaşkınlık ve üzüntüdür. Bir gazeteci olarak ben bile böylesi bir durumla karşılaşmışken, diğer vatandaşların benzeri durumlarda yaşadıklarını düşünmek üzüntü vericidir.

Tamamen doğrulara bağlı kalarak yaptığım bu açıklamaya yer vermenizi, kişisel bir hakkın iadesi ve meslektaşınız olarak rica ediyorum.

 Saygılarımla…


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler