İstihdama referandum ayarı

Hükümet, işsizliğe çare olarak sunduğu ve haziran sonu ya da en geç temmuzda açıklayacağını duyurduğu Ulusal İstihdam Stratejisi Belgesi’ni ağustos gelmesine karşın hâlâ açıklayamadı.

Hükümetin, sendikaların esnek çalışma düzenlemelerine karşı çıkması nedeniyle referandum öncesinde olası tepkileri önlemek amacıyla belgenin açıklanmasını ertelediği değerlendirmesi yapılıyor. DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, “Vazgeçmiş değiller. Referandumda bir bakacaklar. Sonra getirecekler. Onun için referandum aslında sadece bir referandum değil” dedi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, mayıs ayı sonunda yaptığı açıklamada, işsizliğin daha sistematik bir şekilde ele alınması gerektiğini belirtmiş ve eklemişti:

“Ulusal İstihdam Stratejisi Belgesi üzerinde çalışıyoruz. 200 kişilik ekip, iş dünyası ve akademisyenlerle birlikte çalışıyor. Haziran ayındaki Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısında bu belgenin son taslağını ele alacağız. Toplantıya TÜSİAD, TOBB gibi iş dünyası temsilcileri de katılacak. Haziran sonu, en geç temmuz ayı gibi bu belgeyi açıklamak istiyoruz. Bu bir ilk. İstihdam meselesine ilk defa bu kadar uzun vadeli bakılıyor.”

Babacan’ın söylediği gibi haziranda yapılan EKK toplantısında belgeye ilişkin genel bir sunum yapılmış ve sendikalardan da görüşlerini rapor halinde kendilerine iletmeleri istenmişti. Ancak hükümetin kıdem tazminatı, bölgesel asgari ücret ve özel istihdam büroları gibi esnek çalışma düzenlemeleri üzerinde durması sendikaların tepkilerini çekmişti.

Sendikalar hazırladıkları raporlarda bu konulardaki olumsuz değişiklikleri kabul etmeyeceklerini açıklamışlardı.

Temmuzda yapılan EKK toplantısında da genel olarak istihdam konuları üzerinde duruldu. Ancak ağustosa girilmesine karşın belge hâlâ açıklanamadı. Hükümetin referandum öncesinde sendikaların tepkilerinden çekindiği için belgenin açıklanmasını 12 Eylül sonrasına bıraktığı belirtiliyor.

DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, hükümetin “işsizlikle mücadelede yararı olacakmış gibi bir bahane ile çalışanların elinde kalan son kırıntıları da ortadan kaldırcak bir hamle yapmak istediğini” söyledi.

Ancak başta DİSK olmak üzere bazı konfederasyonlar, akademisyenler ve halkın büyük bir bölümün hükümetin bu girişimini deşifre ettiğini dile getiren Görgün, “Gelinen noktada, yani referandum ve erken seçim ihtimalinin olduğu bir ortamda hükümetin bunu göze alamadığı anlaşılıyor. Çünkü bu, geniş yığınların mağdur olacağı bir uygulama olacaktı” dedi.

Türkiye’de zaten kayıt dışı çalışmanın çok yaygın olduğunu, kuralların işlemediğini belirten Görgün, hükümetin bunu ülke geneline yayayarak, işçinin elindeki “son kırıntıları” da almak istediğini, çalışanların “iş güvencesine ilişkin kalelerini” yıkmaya çalıştığını vurguladı.