İthal eti Tarım Bakanı yesin

CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt yurtdışından gelen etlerin sağlıksız olduğunu iddia ederek "Örneğin deli dana hastalığının insanda ortaya çıkması 10 yıl. Şu anda bilemiyoruz. Tarım Bakanı’na ithal et yedirmek lazım" dedi.

İthal eti Tarım Bakanı yesin
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.11.2012 - 08:33

Veteriner hekimler ise Doğu ve Güneydoğu ile denizaşırı ülkelerden gemilerle ülkeye sokulan kaçak etlerin hastalık riski taşıdığını belirterek mezbahalarda kesilmiş, damgalı etlerin tercih edilmesini, etin yenmeden önce iyi pişirilmesi gerektiğini söylediler.

CHP milletvekili Ensar Ögüt, AKP öncesinde tarım ve hayvancılıkla uğraşan kesimin kendi kendine yetecek güçte üretim yaptığını, AKP sonrasında ise dışa bağlı çalışmanın başladığını söyledi. Öğüt “Böyle olunca da köylüye kredi vermedi, köylerden kentlere göç etmesini sağladı. Köylü hayvancılığı bıraktı” dedi. Aile işletmeciliğinin çökmesi ve hayvancılıkla uğraşan kişi sayısının azalması ile birlikte iktidarın ithal et ve hayvan yoluna gittiğini vurgulayan Öğüt, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’i eleştirdi ve “Kurban Bayramı arifesinde hem Mersin, hem Derince limanından ithal et girişi yapıldı. Bugün de yine Derince limanında bir gemi ithalatı daha geldi” dedi. Türkiye’ye kaçak et ve hayvan girdiğini belirten Öğüt, özellikle Bulgaristan, Romanya ile açık denizi olan ülkelerden gemilerle kaçak etlerin Türkiye’ye girdiğini ifade etti. İthal edilen hayvanların da hastalıklı olduklarını öne süren Ögüt, 2,5 yılda ithal ete 3 milyar dolara yakın para ödendiğini belirtti.

 

Kaçak etler salam sosiste kullanılıyor

Ögüt, özetle şunları söyledi: “13 Aralık 2010’da Tarım Bakanlığı yetkilileri 81 il valilerine Koruma Kontrol Genel Müdürü imzalı yazı yazdı. Dedi ki ‘Dışarıdan gelen büyük ve küçükbaş hayvanların sakatatları hastalık taşıdığı için derhal imha edin, satışı yapılmasın.’ Bir hayvanın kanı, sakatatında hastalık yaratıyorsa etinde de hastalık olmaz mı? Sakatatı yeme diyorsun, o zaman hastalık ette de var. Şu anda meydana çıkmıyor. Deli dana riski 10 yıl sonra ortaya çıkıyor. Cahit Aral çayda risk yok demiş ve içmişti. Tarım Bakanı’na ithal et yedirmek lazım, ‘önce sen ye’diyorum. İthal et yiyor mu yemiyor mu? İthal gelen hayvanların hepsi risk altında.”

Tosun Et ve Gıda’nın sahibi Ali Tosun da, kaçak etin sınır illerinden, özellikle Hatay, Van tarafından, İran ve Suriye’den ülkemize girdiğini anımsatarak “Kaçak etler daha çok yemek sanayisinde, catering ve salam, sosis gibi imalatçılarda kullanılıyor” dedi.
     
 

Doğu’dan girenler sorunlu

• Son 30 yılda hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklarda gözle görülür derecede bir artışın olduğu belirtildi. Dünya Sağlık Örgütü’nün 30 yılda 40 yeni hastalık tanımladığını ve tanımlanan bu hastalıkların yüzde 70’inin hayvanlardan insanlara bulaştığı kaydedildi. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Veterinerlik Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz Türkiye’ye iki türlü et girişinin yapıldığını, AB ülkelerinden gelen etlerin kontrollü geldiğini, sorunun Doğu ve Güneydoğu sınırlarından giren kaçak et ve hayvanlardan kaynaklandığını söyledi. Yurtdışından gelen hayvanların taşınmaları sırasında da vücutlarındaki bazı virüslerin ve bakterilerin çoğaldığını kaydeden Yılmaz, “Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın iyi koruma, kontrol programı olmalı, kesim öncesi ve sonrasında AB standartları bire bir uygulanmalı, mezbahaların durumu yeniden gözden geçirilmelidir. Yurttaş da mezbahada kesilmiş, damgalı etleri tüketmelidir” önerilerinde bulundu.

• İÜ Veterinerlik Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Nuri Turan ise küresel ısınmaya bağlı olarak özellikle güney bölgelerinde sineklerle bulaşabilen hastalıkların ortaya çıktığını, ülkemizde bunun şimdilik çok fazla gözükmediğini, ancak kontrolsüz hayvan girişleri ile bunun risk oluşturduğunu söyledi. Turan, akabane, batı nil virüsü, rift vadisi humması (insanlara da bulaşabilir), üç gün hastalığı ile sineklerle bulaşan hastalıkların hayvanlarda görülebileceğini, bunun hayvanlar arasında sorunlara neden olabileceğini anlattı. Özellikle sivrisineklerle bulaşan hastalıkların insanlarda da ölüme neden olabileceğini kaydeden Turan, bu hastalıkların hızlı geliştiğini, birkaç gün içinde ateşle iç organlarda hasara neden olabileceğini söyledi. Turan, hastalıklardan korunmada etin iyi pişmiş olmasının önemine dikkat çekerek “İyi pişmiş ette virüs kalmaz” diye konuştu. Hastalıklı olan hayvana antibiyotik verilmesi ile ilgili de Turan, “Bir hayvanın antibiyotiği vücudundan atması ortalama 10 gündür. Bu süre sonrasında hayvanın etinin, sütünün kullanılması gerekir” değerlendirmesini yaptı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler