Kadınlar çaresiz değil

Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nce (KSGM) AB Türkiye Delegasyonu'nun mali, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun (UNFPA) teknik desteğiyle sürdürülen ''Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetle Mücadele Projesi'' tamamlandı.

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, projenin Swiss Otel'de gerçekleştirilen kapanış toplantısında yaptığı konuşmada, bu projenin şiddete karşı yürütülen mücadeleye önemli katkılar sağladığını savundu.

Gelişmiş toplumlar dahil olmak üzere dünyanın pek çok yerinde kadına yönelik sorunların devam ettiğini bunların başında da kadına yönelik şiddetin geldiğini ifade eden Çubukçu, şiddetin kadınlar, aile ve toplum üzerinde onarılması zor ve yıkıcı zararlara yol açtığını söyledi.

Hükümet'in kadına yönelik şiddetle mücadeleyi bir devlet politikası olarak benimsediğini belirten Çubukçu, yasalarda yapılan düzenlemenin yanında toplumdaki zihniyet değişikliğinin önemine de dikkati çekti. Bu projenin zihniyet değişikliğine yol açacak çalışmalar yapılmasını sağladığını vurgulayan Çubukçu, ''Herkes bir arada olursa, bu konuda hem fikir olursa, bu konuda politik çatışmaya girmezsek, kadınların en temel hakkı olan sağlıklı bir çevrede, demokratik haklarla, toplumsal hayata tam ve eşit katılımı sağlayacak, onu şiddetten koruyacak bir toplum yaratmak çok güç değil'' diye konuştu.

Proje kapsamında polislerden askerlere, din adamlarından sağlık personeline kadar birçok kişiye kadına karşı aile içi şiddetin önlenmesi konusunda eğitim verdiklerini belirten Çubukçu, şunları kaydetti: ''Eskiden kadınlar, 'aile meselesi' denilip, bir takım nasihatler verilip karakollardan gönderilirken, bugün kadına karşı şiddet konusunda ihbar alan polisin hızlı bir şekilde olay yerine ulaştığını, olağanüstü sessizlikle ve usullerine uygun olarak kadını evden aldığını biliyoruz. Bu bir hırsızlık, ya da terör olayına müdahaleden daha farklı, çok hassas bir konu. Bu konuda emniyetin gösterdiği bu hassasiyet, meseleyi çok hızlı çözmemizde önemli bir adım oldu.''

Kadın sorunları içinde en önemlisinin şiddet olduğunu ifade eden Çubukçu, şiddet ortadan kaldırılmadığı sürece kadının kişisel gelişiminin sağlanamayacağını, iş ve eğitim hayatındaki tüm başarılarının gölgeleneceğini söyledi. Şiddetin varlığını samimi olarak kabul ettiklerini ve ortadan kaldırmak için çaba harcadıklarını anlatan Çubukçu, ''Attığımız adımlar öncü adımlar, gelecekte çok daha iyi bir tabloyla karşılaşacağız'' dedi.

Medyanın kadına yönelik şiddeti ele alış tarzında da olumlu yönde gelişmeler olduğunu belirten Çubukçu, eskiden 3. sayfada yer alan bu tür haberlerin, artık birinci sayfadan ve şiddetin nedeni sorgulanarak verilmesinin sevindirici olduğunu ifade etti.

Bakan Çubukçu, ''Kadınlarımız, kendilerini koruyacak bir yargı mekanizmasının olduğunu, çaresiz olmadıklarını, çarenin kendilerinde olduğunu, güçsüz olmadıklarını, gücün yanlarında olduğunu, kadına yönelik şiddetle mücadelenin bir devlet politikası olarak benimsediğini bilsinler'' diye konuştu.

"Kadına yönelik şiddet küresel bir sorun"

UNFPA Türkiye Temsilcisi Peer Sıeben de kadına yönelik şiddetin dünyanın her yerinde var olan bir insan hakları ihlali olduğunu belirterek, ''Bu küresel sorun, herhangi bir siyasi veya sosyo ekonomik düzenle sınırlı değil. Her türlü refah, ırk, ve kültür yapısı içinde yaygın'' diye konuştu.

Kadına Karşı Aile İçi Şiddetle Mücadele Projesi'nin, Türk kadınları için önemli sonuçları olduğunu anlatan Sıeben, KSGM'ye destek vermeye devam edeceklerini ve sonuçların sürdürülebilirliğini sağlayacaklarını kaydetti.

KSGM Genel Müdürü Esengül Civelek ise son yıllarda kadına yönelik aile içi şiddetin özel alanda var olan bir sorun olmaktan çıktığını ve kamusal alanda tartışılmaya başladığına dikkati çekti. Kadına yönelik aile içi şiddetle mücadelenin çok taraflı bir yaklaşım gerektirdiğini vurgulayan Civelek, proje kapsamındaki çalışmaları, tüm tarafların ve paydaşların katkılarıyla sürdürdüklerini anlattı.

Civelek, toplumsal farkındalığı arttırmak için TCDD istasyonlarına kadına yönelik şiddetin suç olduğunu anlatan afişler asacaklarını ve biletlerle birlikte broşürler dağıtacaklarını da bildirdi.
Projeyle şiddetin daha görünür hale geldiğini ve toplumda bir farkındalık oluşmaya başladığını bildiren Civelek, kadına yönelik şiddetle mücadelede erkeklerin ve medyanın sağladığı desteğin önemine değindi. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin işbirliği, güç birliği ve gönül birliğiyle sürdürüleceğini belirten Civelek, ''Gelinen nokta umut vericidir'' dedi.