Kalp hastalığında yeni umutlar
Kalp hastalığı denilince genelde anlaşılan, kalp damar hastalığıdır. Koroner damarlar denilen bu damarlar tıkandığında kalp krizi olur. Kalp krizi veya benzer durumlar, 40 yaş üzeri ölümlerin yarısına yakınını oluşturmaktadır.
Koroner damar problemlerin önlenmesinde ilaç tedavileri büyük önem kazanırken tedavide ilaveten by-pass cerrahisi ve koroner stent girişimleri sıkça kullanılıyor. Teknolojinin son 20 yıldaki ciddi katkıları ile koroner damar hastası birçok hasta günden güne gelişen stent teknolojisi ile tedavi edilebiliyor. Dr. Genco Yücel, Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı.
Bazı zaafları olsa da bu teknoloji, insanların çabuk konforlu tedavilerine yardımcı oluyor ve açık kalp ameliyatına gerek kalmadan, sorunların halledilmesini sağlayabiliyor. 20 seneden fazla kullanılan stent teknolojisinde, son 7-8 senede ilaç kaplı stentlere geçildi. Metal bir kafes olarak düşünebileceğimiz stentlerde farklı metal ve farklı ilaç kullanımlarıyla daha iyi sonuçlar alınıyor. Damara metal bir kafes yerleştirmenin teorik bazı riskleri yüzünden, vücutta birkaç hafta içinde eriyecek şeker gibi bir maddeden yapılan biyo stentler üzerinde çalışmalar sürüyor. Yakın zamanda metal stentlerin yerine bu tip stentlerin geçeceğini tahmin ediyorum.
Kalp damar Dışı problemlerde yenilikler
Sık rastlanan aritmi problemlerinin kontrolü için ilaçların yanında takılabilen kalp pili benzeri, defibrilatör dediğimiz cihazların kullanımı artıyor ve teknolojileri iyileşiyor.
Aritmilerde, bunların kökünden ortadan kaldırılmasına yönelik anjio benzeri yöntemle kasıktan girip kalpte aritmiyi yaratan elektrik kısa devrenin bulunup yakılmasına elektrofizyolojik test ve ablasyon diyoruz, teknolojinin gelişimi ile her tür aritmide başarılı sonuçlar alınmakta.
En sık görülen aritmi olan atrial fibrilasyon konusunda başarı yeni sağlanıyor. Bu aritmide sorun, kalpten beyne pıhtı gitmesi ile felç geçirme durumudur. Buna karşın en önemli silah, aynı zamanda fare zehiri de olan bir kan sulandırıcı ilaçtır. Bu ilacı her hasta güvenle kullanamıyor. Bu yüzden yeni ilaçlar geliştiriliyor, ayrıca pıhtının kalpte oluştuğu apendiks denen yapıyı tıkayan cihazlar üzerinde duruluyor. Bazı araştırmalara göre bu cihazlar kan sulandırıcı ilaçlara gore daha faydalı. Kullanımı zor olan ve özellikle yaşlı insanlarda kendisi felç yapabilen ilaç yerine, pıhtı kaynağını tıkayarak ilaç gerekliliğini ortadan kaldırmak konsepti çok çekicidir ve gelecekte daha çok kullanılacağa benzer.
- Kapak hastalıklarında yeni Seçenekler neler?
On yıllardır kalp kapak hastalıklarında tedavi, ağırlıklı olarak cerrahi müdahele ile yapıldı. Günümüze gelene dek son derece başarılı sonuçlarla uygulanan bu tedaviler, hemen her zaman için göğüs kafesinin açılıp kalp kapağının değiştirilmesi veya onarılmasını içermekteydi. Bu açık kalp cerrahisi dışında denenen ilaç tedavileri, kateterler veya balonlar kullanarak yapılan daha küçük girişimler ise, istenen sonucu veremediler. Sadece, mitral kapak dediğimiz kalbin dört kapağından birinin darlığını balonla günü birlik bir işlemle açarak başarıyla tedavi edilebildi.
- Cerrahi müdaheleler başarılı ise niye başka yollar aranıyor?
Cerrahi müdahelelerin başarısına karşın, ameliyat ihtiyacı olan bazı hastalar açık kalp ameliyatına alınamıyor. Yüksek riskleri veya ileri yaşları sebebiyle, ameliyata alınamayan bu hastalar da, ilaçların da alternatif olamaması sebebiyle çaresiz kalıyorlar.
- Çaresiz bu hastalara ne tip çareler sunulabiliyor?
Bilindiği üzere kalpte 4 kapak var, ve bunlar kalbin içinde kan akışını, yani trafiği düzenliyorlar. Her kapak açılıp kapanarak iş görür; problem dendiğinde, ya açılamıyorlardır, daralmışlardır ya da kapanamıyorlardır yani kaçak problemi vardır.
Kapaklardan mitral kapağın daralmasının balonla tedavi edilebileceğinden bahsetmiştim. Bu kapağın kaçağı ise çok sık rastlanan yıllar içinde kalbin yapısını bozabilen bir anormalliktir. Tedavisi ise açık kalp ameliyatı ile başarıyla yapılabiliyor; bu sorunun tedavisinde iyi sonuçlar alınan ilk yeni girişim ise, klip takılmasıdır.
Eski Amerikan kovboy filmlerinde açılır kapanır iki kapılı bar kapılarını düşünün, bu iki kapının birbirleri ile aynı hizaya gelmediğini düşünün. İki kapıyı ortalarından birbirlerine iple ve dikişle bağlayarak tuturduğumuzu düşünün. Dikişin üstü ve altı ise açılabilmeye devam etsin. Buna benzer bir yöntemle göğüs kafesi açılmadan kapaktaki kaçaklar tedavi edilmeye çalışılıyor. Son iki senedir başarılı sonuçların bildirildiği mitraclip yöntemine ilaveten, bar kapısını menteşelerinden geçen iplerle sıkarak, sanki bir çöp torbasının ağzını büzerek kapatırmışcasına çalışan başka sistemler de gelişme aşamasında.
- Ülkemizde uygulanan teknikler var mı?
Aort kapağının darlığı durumlarında uygulanan kısaca TAVI dediğimiz, anjiovari bir yöntemle eski aort kapağının içine yenisini yerleştiriyoruz. Aort kapak darlığı çoğunlukla yaşlı insan hastalığıdır ve şikâyet yaratmaya başladıktan sonra çok tehlikelidir. Açık kalp ameliyatı yaş ilerledikçe tehlikeli olmaya başladığı için, bu ameliyatın gerektiği hastaların %30’dan fazlası ameliyat olamıyor.
Son 5-7 yıldır dünyada ve son 1 senedir de ülkemizde ilk olarak hastanemizde uyguladığımız bu teknik, çaresizlere çare sunan çok şık bir yöntemdir. Ameliyat olması riskli bulunan hastalara anjiyo laboratuvarında, narkoz verilmeden, anjiyoya benzer bir işlemle bu kapak girişimi yapılabiliyor. Hastalar 24 saatte ayağa kalkıp, 5 günde taburcu olabiliyor.
- Bu yaklaşımlar açık kalp ameliyatının yerini alacak mı?
Eminim bu yazıyı okuyan bir insanın aklına hemen “Yeni yöntemlerle kapak takılsın. Ertesi gün işime, evime döneyim,” demek geliyor. Günümüzde yıllar içinde gelişmiş başarılı açık kalp ameliyatlarının yanında henüz emekleme döneminde olan bu yeni girişimlere bakarak, bunu söylemek çok erken. Ancak dünyada bu tekniklerin kullanılma oranlarındaki artışa bakarak, meslektaşlarımın ileride bunun gerçekleşebileceğini hissettiklerini görüyorum. Bir yıl önce dünyada toplam 2000 hasta bu yolla ameliyat edilmişken son bir yılda bu sayı 10.000’leri aştı.
- Başka kapak girişimleri konusunda ilerlemeler var mı?
Aort ve mitral kapak dışında kalbin kirli kan tarafı olan sağ tarafta bulunan pulmoner ve triküspid kapakta, teknoloji bu hızla çalışmıyor. Ancak her iki kapak probleminde de çok yeni teknolojik ilerlemeler görüyoruz. Örneğin, daha ziyade genç yaşlarda olan kalp rahatsızlığı ve ameliyatları takiben tekrar açık kalp ameliyatı gereken bazı hastalarda, pulmoner kapağın da basit bir işlemle değiştirilmesine yönelik işlemler, yine kasıktan girerek yapılabilmekte.
Teknoloji işin içine girince, bütün sorunlarda yeni çareler ortaya çıkarılacaktır. Ülkemizde yakın gelecekte burada bahsi geçen bütün bu müdahelelerin hastalara daha yoğun sunulacağını düşünüyorum.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı