Kandil'den seçim değerlendirmesi
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan 30 Mart yerel seçim sonuçlarını değerlendirirken “AKP başarı ile çıktı ama zafer kazanmadı” dedi.
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan AK Parti için “AKP sandıktan başarı ile çıktı, çok oy alarak çıktı. Ama bu AKP’nin zafer kazandığı, kendine dönük müdahaleyi ortadan kaldırdığı anlamına kesinlikle gelmiyor, çatışma sürecek” yorumunda bulunurken, CHP ve MHP için de “iktidarın koltuk değnekleri” iddiasında bulundu.
DEMİRTAŞ: DESTEK DE YOK, KÖSTEK DE... KALKAN: ENGELLEME VE HİLELERE RAĞMEN KAZANILDI
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan, 30 Mart yerel seçim sonuçlarını örgüte yakın televizyona değerlendirdi. BDP’nin güneydoğuda önemli zafer kazandığını kaydeden Kalkan, Demirtaş’ın seçim kampanyasıyla ilgili “Destek de yoktu köstek de yoktu" özlerinin aksine “Önemli bir sonuç aldıkları kesin. Özellikle BDP’nin Kürdistan’da aldığı sonuçlar son 20 yılı aşkın süredir Kürt demokratik siyasetinin seçimlerde aldığı sonuçlardan en önemlilerinden biri oluyor. Şimdiye kadar netleşen durum, BDP’nin önemli bir zafer kazandığıdır; bütün engelleme ve hilelere rağmen, devletin hepsinin bir olup Kürt demokratik siyasetini engelleme çabasına rağmen alınan bir sonuç bu. Bu temelde kazanılan elde edilen sonucu çok önemli buluyorum. Önümüzdeki süreç açısından oldukça değeri olan bir sonuçtur” dedi.
SONUÇLAR SİYASİ SÜRECİ BELİRLEYECEK
Sonuçların gelecekteki siyasi süreci belirleyeceğini savunan Kalkan şu değerlendirmelerde bulundu:
“-Seçim sonuçları tam netleşmiş değil. Kürdistan’da aslında yüzde yüz başarı denebilir. Engellemeler baskılar olmasa yüzde yüz bir başarı ortaya çıkacak böyle okumak lazım.
ÖNCEKİNİ 2’YE KATLAYAN BİR SONUÇ
-Azalta azalta (oy oranı) bu duruma indirdiler. Aslında sonucun bu olmadığı kesin. Birçok hile ile bu düzeye indirilmeye çalışıldı. Yine de 3 Büyükşehir kazanıldı. 10’un üzerinde il var. Ender bazı özgünlükleri olan ilçeler dışında diğer ilçeler demokratik siyaset tarafından kazanılmış durumda.
-(AK Parti) Daha önce taban olan AKP Fethullahçı kesimleri sarsıntıya düşürmeden kendisine çekmek istedi. Mantıklı bir stratejiydi. Israrlı kararlı ve istikrarlı bir biçimde çalışması böyle bir sonucu yarattı.
-AKP sandıktan başarı ile çıktı, çok oy alarak çıktı. Ama bu AKP’nin zafer kazandığı, kendine dönük müdahaleyi ortadan kaldırdığı anlamına kesinlikle gelmiyor. Öyle sanırsa AKP büyük yanlışa düşmüş olur. Karşıtları durmayacaktır. Zaten doğrudan doğruya AKP ile çatışan güçler seçimlere gitmediler. Seçimde taraf olmadılar. Onlar seçim yöntemiyle de mücadele etmiyorlar. Dolayısıyla AKP’nin üzerine gidecekler, yanıltmaya çalışacaklardır, rahat bırakmayacaklardır.
-(HDP) İstanbul’da çok daha fazla olabilirdi ama CHP AKP hegemonyasına karşı üçüncü bir alternatif olduğunu, üçüncü bir siyaset olduğunu HDP net ortaya koydu. Mevcut sonucun aslında potansiyelinin pratikleşmesi olmadığı açık.
-(Balkon konuşmasında Erdoğan) Daha farklı konuşabilirdi. Konuşmalıydı, seçim sonrasında eğer bu seçim sonuçlarını kendi iktidarını uzatmak için, Türkiye’ye hizmet eder bir sonuç haline getirmek için kullanmak istiyorsa o zaman yaklaşımı farklı olmalı. Temel sorunlara daha açık değinmeli, daha demokratik, açıklayıcı bir tutum sergilemeli. Toplum, herkes kendisinden bunu bekliyordu, zaten seçime gerildiği kadar gerilmişti.
“DURMAK YOK MÜCADELE DEVAM...”
-Ne AKP’nin mevcut yöntemlerle ömrünü uzatma çabası bir sonuç verecek, ne de AKP’yi yeni bir oligarşik yönetimle aşmaya çalışanlar sonuç alacak. Mevcut durum öyle görülüyor ki çatışmayı derinleştirecek, onlar açısından kriz ve kaosun daha fazla derinleşmesi ortaya çıkabilir. O zaman üçüncü bir çözüm gücü, yeni bir çözüm alternatifinin ortaya çıkması gerekiyor. Bu da demokrasi güçler, demokrasi alternatifidir.
“CUMHURİYET DEVRİMİNİN TOPLUMU İLERLETTİĞİ DÖNEM GERİDE KALDI”
-CHP tabii bir devletçi parti. Adı üzerinde Cumhuriyetçi parti. Fakat cumhuriyetçilik her zaman yalnız başına bir devrim ve ilericilik değil. CHP bunu dayatıyor, Doğu Perinçek’in grubu, Ergenekoncular, ulusalcılar oraya sarılmışlar, Cumhuriyet devrimi diyorlar. Cumhuriyet devriminin yalnız başına anlam ifade ettiği, sonuç verdiği, toplumu ilerlettiği dönem geride kaldı. Şimdi cumhuriyet yalnız başına yetmiyor. Cumhuriyete dayalı iktidar ve devlet sistemlerinden faşizm, soykırım doğdu. Demokratikleşmeyen, demokratik devrimle bütünleşmeyen cumhuriyet artık gericidir, faşizmdir.
-CHP ve MHP böyle bir değişim dönüşüm yapamıyor. CHP demokratikleşemiyor, bir demokrasi gücü değil. Dar katı, şoven ve milliyetçi çizgiden öteye geçemiyorlar. Bu da sosyal faşizm oluyor, sosyal milliyetçilik olarak ortaya çıkıyor. Bir baskıcı despotik sistem. Önceki de böyleydi, Kılıçdaroğlu yönetiminin yürüttüğü CHP de bu. Bu CHP’den bir sonuç çıkmaz. Bu CHP eğer cumhuriyeti demokrasi ile birleştirir, demokratik zihniyet kazanır, politika oluşturur, kendisini demokrasi ilkeleri temelinde yeniden ilkelendirirse o zaman sosyal demokrat bir parti olabilir, Türkiye’de oynayabileceği bir rol olabilir. Bunu yapmadığı müddetçe CHP’nin yapabileceği, elde edebileceği bir şey yok. AKP’nin elinde oyun gibi, kedinin fare ile oynaması gibi, Tayyip Erdoğan, AKP yöneticileri CHP ile aylardır, yıllardır. Hala da oynamaya devam edecektir. AKP oligarşik şey yürütüyor. Biri sağ koltuk, diğeri sol koltuk. Mevcut iktidarı yürütüyorlar. Mevcut sonuçlar da o kadardır. Onu aşmadı, hiçbir şey kazanamadılar. Bu duruşla kazanamazlar.”
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama