KESK'li kadınlardan 6'sına tahliye

KESK'e bağlı sendikaların yönetici ya da üyesi 15 kadının, ''PKK/KCK terör örgütüne üye oldukları ve propagandasını yaptıkları'' iddiasıyla yargılanmasına başlandı. Mahkeme, tutuklu 9 sanıktan Bedriye Yorgun, Güler Elveren ve Güldane Erdoğan dışındakilerin tahliyelerine karar verdi.

KESK'li kadınlardan 6'sına tahliye
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 04.10.2012 - 18:35

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Duruşmada kimlik tespiti sırasında sanıklardan eski Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkanı Bedriye Yorgun ile Güler Elveren sorulara ''Kürtçe'' cevap verdi. Sanık avukatlarından Öztürk Türkdoğan, sanıkların cevaplarını mahkeme heyetine tercüme etti.

Duruşmanın ilk celsesinde savunmalarını yapan sanıklardan Canan Çalağan, iddianamedeki ''yasa dışı örgütün hedefleri doğrulusunda sendikalarda faaliyet yürütmekle'' suçlandıklarını anımsatarak, bunun doğru olmadığını söyledi.

Güldane Erdoğan, öğretmenliğinin ilk yılından beri Eğitim Sen üyesi olduğunu ve sendikada aktif görev yaptığını belirterek, iddianamede yasal eylem çağrılarının suç gibi gösterildiğini ileri sürdü. Eylemlerin yasal olduğunu savunan Erdoğan, ''Mesleğimi seviyorum, aktivist olmaya da devam edeceğim. Bu ülkede yaşamayı da seviyorum. Bir yere gidecek değilim, tahliyemi istiyorum'' dedi.

Hatice Beydilli Kahraman da Eğitim Sen üyesi olduğunu ve burada çeşitli görevlerde bulunduğunu belirterek, ''Hiçbir zaman yasa dışına çıkmadım, şiddet çağrısı yapmadım. Hayatımın hiçbir döneminde yasa dışı bir örgütlenme içinde bulunmadım'' ifadesini kullandı.

İddianamede, üzerinde 3 yaşındaki kızının isminin yazdığı ve içinde fotoğraflarının bulunduğu CD'lerde, ''terör örgütünün görüntülerinin yer aldığının'' iddia edildiğini ileri süren Kahraman, tahliyesini istedi.

Diğer tutuklu sanıklar da suçlamaları reddederek, tahliyelerini talep etti.

Kürtçe savunma talebi reddedildi

Kimlik tespitleri sırasında Kürtçe konuşan sanıklardan Yorgun ve Elveren, savunmalarını da Kürtçe yapmak istedi. Mahkeme Başkanı Mustafa Karatay, sanıklardan savunmalarını Türkçe yapmalarını istedi. Sanıkların Kürtçe ısrarı üzerine, bu durum tutanağa yazıldı.

Avukat Öztürk Türkdoğan, Yorgun ve Elveren'in Kürt kökenli sendikacılar olarak cezalandırıldıklarını düşündüklerini ileri sürerek, sanıkların anadilde savunma talebinin kabul edilmesini istedi.

Avukat Hikmet Özdemir ''Mahkemeler, toplumda kilitlenmişliğin önünü açar, sorun varsa çözer. Siz öncü olun, bu kilitlenmişliği açın'' ifadesini kullanırken, Avukat Hasan Anlar, iddianamede Kürtçe sloganlara yer verildiğini belirterek, ''Mahkeme bu iddianameyi kabul etmişse, bu dili biliyordur. Kürtçe savunma talebinin kabul edilmesi lazım'' diye konuştu.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Özgür, ''sanıkların, meramlarını anlatacak kadar Türkçe bildiklerini'' kaydederek, ''yargılamanın yüz yüzeliği ve doğrudanlığı da'' dikkate alınarak, Kürtçe savunma taleplerinin reddini istedi.

Mahkeme heyeti, Kürtçe savunma yapma ve tercüman bulundurma istemini reddetti. Mahkemenin buna ilişkin kararında, sanıkların soruşturma aşamasında Türkçe ifade verdikleri anımsatıldı, eğitim ve öğretim durumlarına dikkat çekildi ve tercümanla savunmanın yargılamanın yüz yüzeliğine aykırı olacağı belirtildi.

Savcı Özgür, savunması alınmayan sanıkların savunmalarının alınmasını ve tutuklu sanıkların bu durumlarının devamını talep etti.

Tutuklu sanıkların avukatları ise müvekkilleri adına tahliye talebinde bulundu. Avukatlar, iddianamede müvekkillerinin sendikal eylem ve etkinliklerinin suçlama konusu yapıldığını, haklarında yaklaşık 3 yıl teknik takip yapılmasına rağmen, iddiaları kanıtlar nitelikte delil bulunamadığını anlatarak, tutuklu olmalarının mağduriyete yol açtığını anlattı.

Müzakerenin ardından ara kararları açıklayan mahkeme heyeti, sanıklardan Nurşat Yeşil, Hatice Beydilli Kahraman, Evrim Özdemir Oğraş, Canan Çalağan, Hülya Mendillioğlu ve Belkis Yurtsever'in tahliyelerine karar verdi.

Tutuklu sanıklardan Güldane Erdoğan, Bedriye Yorgun ve Güler Elveren'e ilişkin tahliye talepleri ise ''bu sanıklar hakkında kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunduğu, haklarında istenen cezanın alt ve üst haddi ve adli kontrol kararının yetersiz kalacağı'' gerekçeleriyle reddedildi.

Duruşma, tutuksuz sanıkların savunmalarının alınması için ertelendi.

Duruşmayı KESK Genel Başkanı Lami Özgen'in de arasında bulunduğu bazı sendikacılar ve bazı BDP'li milletvekilleri de izledi.

İddianamede, Bedriye Yorgun'un ''terör örgütü PKK/KCK'ya üye olduğu'' iddiasıyla 15 yıla, ''terör örgütünün propagandasını 6 kere yaptığı'' iddiasıyla da 30 yıla kadar olmak üzere toplam 45 yıla kadar, Güler Elveren ve Güldane Erdoğan'ın ''terör örgütüne üye oldukları oldukları ve propagandasını yaptıkları'' gerekçesiyle 20'şer yıla, diğer sanıkların ise ''terör örgütü üyesi oldukları'' gerekçesiyle 15'er yıla kadar mahkumiyetleri talep ediliyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler