Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'ın 'tezek' benzetmesine sert yanıt

CHP Grup Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Grup toplantısında konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın partiye 'tezek' benzetmesine sert yanıt verdi: "Testinin içinde ne varsa ağızdan o dökülür.." CHP lideri öte yandan seçmen listelerini kontrol etmeleri konusunda seçmenleri uyardı.

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'ın 'tezek' benzetmesine sert yanıt
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 03.05.2018 - 13:15

<video:968406>


 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün 24 Haziran seçimlerinde oy kullanacak seçmenlere ilişkin sarf ettiği sözlerle ilgili olarak, "Defalarca FETÖ'nün siyasi ayağını açıkladım. Bir numaralı siyasi ayağı sarayda oturan zattır. Herkes bunu biliyor. Türkiye'yi teslim etti. Bundan daha iyi, siyasi ayak mı olur? Şunu affedemiyorum; FETÖ'nun siyasi ayağı ile işbirliği yapanlar, şimdi seçmenleri suçlama noktasına geldiler. 'Bu seçmenler FETÖ'cu mu değil mi?' ne demek? Sen FETÖ'cu arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın. Milliyetçiliği ayaklar altına alan adama bakacaksın. Rahmetli Alparslan Türkeş hayatta olsaydı asla 'ben her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına aldım' diyen adam ile yana yana gelmezdi. Kendi partisini satmazdı. Seçmen FETÖ'cu mu değil mi nerden bileceksin? Amaç 100 bin imzayı toplayamasınlar. Amaç bu. Korku dağları sarmış. İstediğiniz kadar korkun 25 Haziran'da Türkiye aydınlığa uyanacaktır. Bütün seçmenlere açık çağrım, kesinlikle ilçe seçim kurullarına gidin 100 bin imzaları tamamlayın o liderleri, cumhurbaşkanlığı adaylığına getiriniz" dedi.

 Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle;

"BİZ DEĞİL ONLAR SÖYLÜYORLAR; 'TÜRKİYE'NİN BEKA SORUNU, GELECEK SORUNU VAR' DİYORLAR"
Kılıçdaroğlu, "Biz değil onlar söylüyorlar; 'Türkiye'nin beka sorunu, gelecek sorunu var' diyorlar. Türkiye'nin beka sorunu varsa yeni bir Kuvay-i Milliye ruhu oluşturmamız lazım. Bütün ülkücü kardeşlerime sesleniyorum; gerçeği görsünler hep birlikte görelim bütün muhafazakar demokratlara sesleniyorum; hep birlikte görelim. Türkiye'nin beka sorunu varsa birleşmemiz lazım. Birleşeceğiz bu ülkeye demokrasiyi, kardeşliği getireceğiz. Dünyaya karşı güçlü olmak için" dedi.

GAZETE SAHİPLERİ ATAMAYLA BELİRLENDİ

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'ne değinen Kılıçdaroğlu, "Bugün, Dünya Basın Özgürlüğü Günü. Gazeteciler hapishanelerde ve tıklım tıklım hapishaneler dolu. Medya özgürlüğünde dünya sonundayız. Bütün dünya bunu biliyor. Bir gazeteci, gücü denetlemek için görev yapar gücü övmek için değil. Eğer gazeteci güce tapıyorsa arkasından gidiyorsa o gazeteci değildir artık. Geldiğimiz noktada Türkiye'de bu örnekleri çok görebilirsiniz. Gazete sahipleri artık özgür iradeleri ile gazetecilik yapmıyorlar. Gazete sahipleri atama ile o görevlere geliyorlar. Siyasi otorite 'falan gazete gurubunu 6 ay süreyle sen yöneteceksin. İhaleyi verdim 6 ay bütün masrafları sen çekeceksin' diyor. Artık atama ile gazete sahipleri belirleniyor özgür irade ile değil. Biz ne yapacağız? 6 ilkemiz var. Bütün gazeteci arkadaşlarım dinlesin. Gazete sahibinin gazetecilik dışında bir işi olmamalı. İkincisi gazetelerin dağıtılması bir şirketin tekeline bırakılamaz. Gazeteler Türkiye'nin her yerine yayılabilmeli. Gazetecilikte zorunlu olarak sendika üyesi olacak. Kamu ilanlarında fiyatları belirleme tamamen iktidarın keyfine bağlı o keyfiyetten çıkarılmalı. Objektif olmalı. Başbakan, bakanlar kendini övüyor televizyonlarda niye bedava yapılıyor? Bunların paralı olması lazım. 24'ünde yetki verin sözüm söz bunların tamamını hayata geçireceğiz" diye konuştu.

FETÖ'NÜN SİYASİ AYAĞI SARAYDA OTURUYOR 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün 24 Haziran seçimlerinde oy kullanacak seçmenlere ilişkin sarf ettiği sözlerle ilgili olarak, Kılıçdaroğlu, "Defalarca FETÖ'nün siyasi ayağını açıkladım. Bir numaralı siyasi ayağı sarayda oturan zattır. Herkes bunu biliyor. Türkiye'yi teslim etti. Bundan daha iyi, siyasi ayak mı olur? FETÖ'nun istediği kaymakamları, valileri sen atamadın mı? Kozmik odayı sen açmadın mı? Bundan büyük siyasi ayak mı olur? Şunu affedemiyorum; FETÖ'nun siyasi ayağı ile işbirliği yapanlar, şimdi seçmenleri suçlama noktasına geldiler. 'Bu seçmenler FETÖ'cu mu değil mi?' ne demek? Sen FETÖ'cu arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın. Milliyetçiliği ayaklar altına alan adama bakacaksın. Rahmetli Alparslan Türkeş hayatta olsaydı asla 'ben her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına aldım' diyen adam ile yana yana gelmezdi. Kendi partisini satmazdı. Şimdi bunu niye söylüyorlar; 'seçmenlere bakmamız lazım FETÖ ayağı var mı yok mu?' Tepedeki adama bak kardeşim. Seçmen FETÖ'cu mu değil mi nerden bileceksin? Amaç 100 bin imzayı toplayamasınlar. Amaç bu. Korku dağları sarmış. İstediğiniz kadar korkun 25 Haziran'da Türkiye aydınlığa uyanacaktır. Bütün seçmenlere açık çağrım, kesinlikle ilçe seçim kurullarına gidin 100 bin imzaları tamamlayın o liderleri, cumhurbaşkanlığı adaylığına getiriniz. Seçmen listeleri açıklandı. Bütün vatandaşlarımıza çağrım adınızı kontrol edin. Vatan borcu. CHP üyesi olup seçmen listelerinde olmayanları tespit ettik bunların tamamını örgütlere bildirdik. Diğer partiler de bu konuda isterlerse her türlü katkıyı sunarız" ifadelerini kullandı. 

<video:968373>

KILIÇDAROĞLU'NDAN BAHÇELİYE SERT ELEŞTİRİ 

"Ne istediniz de vermedi? Türkiye'yi verdi. Devletin namusunu, kozmik odasını sen FETÖ'ye açmadın mı, bundan büyük siyasi ayak mı olur? FETÖ'nün siyasi ayağıyla işbirliği yapanlar bugün seçmenleri suçlama noktasına geldiler. Ne demek FETÖ'cü mü değil mi? Sen FETÖ'cü arıyorsan 'milliyetçiliği ayaklarımın altına aldım' diyen adama bakacaksın. Şimdi seçmen FETÖ'cü mü değil mi ona bakalım. Nereden bileceksiniz siz onu? Korku dağları sarmış. Amaç 100 bin imzayı toplayamamalarını sağlamak. Seçmenlere çağrımdır, 100 bin imzayı toplayınız, o adayları, cumhurbaşkanı adayı yapınız."

"1 MAYIS MALI GÖTÜRENLERİN BAYRAMI DEĞİL" 

"2 gün önce 1 Mayıs bayramıydı. Alın teriyle çalışanların bayramıydı" diyen Kılıçdaroğlu, "Bir ülkede milyonlarca gencimiz işsiz ise hangi bayramı yapacaklar? İşsizlik milletin canına tak etmiş. Adana'da 39 yaşında bir vatandaşımız intihar etmeye çalışıyor. Şunu söylüyor; 'Kızımın doğum günü, cebimde 50 kuruş var. Ekmek alacak param yok, intihar etmek istiyorum.' Rahmetli Ecevit döneminde yazar kasa fırlatıldı diye aylarca haber oldu. Sarayın önünde kendisini yakan vatandaş haber bile olmadı. Bizi eleştiri üzerinden haber oldu. İşsizlik sorunu kesinlikle çözülmeli. Taşeron işçilik, çağdaş kölelik sistemi. Hala onbinlerce taşeron işçiye kadro verilmedi. Sözümüz söz, kadrolarını vereceğiz. Analarının ak sütü gibi helaldir. Asgari ücreti ilk biz dedik, '1500 TL olmalı' diye, 'vay nereden bulacaksınız parayı dediler.'" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı adayımız herkesi kucaklamalı diyen Kılıçdaroğlu, "Biz çifte standart nedir bilmeyiz. Emekliye 100 TL ikramiye veriyorlar. Biz dediğimizde kıyameti koparmışlardı. Tüm emeklilere sesleniyorum, bu kardeşiniz bunu dillendirmeseydi 1 lira bile alamazdınız. Peki göreviniz ne emekli kardeşim, namuslu siyaset yapan insanlara sahip çıkmalısınız. Emekliye 1000 TL  veriyor sadaka gibi. Siz malı götürdünüz. Daha fazlasını vereceksiniz, daha fazla." dedi.

"ABDULLAH GÜL ZİYARETİ BİR ASKERİ VESAYET GİRİŞİMİDİR"

Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın, Abdullah Gül'ü ziyaret ettiğine yönelik iddialar hakkında da konuştu.

24 Nisan 2018 günü Genelkurmay Başkanı ile İbrahim Kalın'ın Abdullah Gül'ü ziyaret ettiklerini söyleyen Kılıçdaroğlu "Kamuoyundan gizlendi. Sivil kıyafetlerle gittiler. Yansıyan kaynaklara göre, Abdullah Gül'e "Erbakan'ın ölüm yıldönümü anma töreni var o anma törenine katılmayın" diyorlar. Cumhurbaşkanı adayı olmayın diyorlar. Demokrasi üzerinde vesayet varsa o ülkede demokrasi yoktur, yara almıştır. 28 Şubat'ı, baskıları hepimiz biliyoruz. Ama bu konuda ne Genelkurmay, ne saray, ne de Abdullah Gül'den bir açıklama gelmedi. Efendim Suriye'yi görüştüler! Niye şimdi Suriye'yi görüşüyorsunuz. Görüşüyorsanız neden gizli gidiyorsunuz? Bu bir askeri vesayet girişimidir. Askerler kullanılarak sarayın vesayeti demokrasiye giydirilmek istenmektedir. Sayın Gül'den de çok açık ve net açıklama bekliyoruz" ifadelerini kullandı. 

<video:968407>

"DAVUTOĞLU VE ŞİMŞEK'TEN OY BEKLİYORUM" 

2015 seçimlerinde CHP'nin vaadi olan emeklilere bayram öncesi ikramiye verilmesi hakkında o dönem Maliye Bakanı olan Mehmet Şimşek, "Bütün bunları yapsınlar, kaynak göstersinler sadece şapka çıkartmam yani ben samimi olarak söylüyorum derimki: Ben de CHP'ye oy vereceğim..." demişti. Kılıçdaroğlu da grup toplantısında Şimşek'e seslenerek, "Şimdi senden CHP’ye oy vermeni bekliyorum." dedi.

Kılıçdaroğlu "Bu ülkenin bütün muhafazakar demokratlarına sesleniyorum; darbelere karşı çıktı, şimdi aynı şekilde darbelere karşı çıkma zamanıdır. Darbeden yanaysan Erdoğan'a gider oyunu verirsin, demokrasiden yanayım diyorsan farklı bir cumhurbaşkanını seçeceksin. Bizim adayımız demokrasiden yana, insan haklarından, mazlumlardan yana olacaktır. Darbelere kaşrı olacaktır. tarafsız olacaktır. 80 milyonu kucaklayacaktır. Biz onlar gibi değiliz" dedi.

.aşbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı emekli ikramiyesi vaadi 2015 seçimlerinde CHP'nin vaadiydi. O dönem Maliye Bakanı olan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, CHP'nin “emekli ikramiyesi” vaadi için “Bütün bunları yapsınlar, kaynak göstersinler sadece şapka çıkartmam yani ben samimi olarak söylüyorum derimki: Ben de CHP'ye oy vereceğim… Biliyorsunuz toplumda bir söz var; Bekara karı boşamak kolay… 11 milyona yakın emeklimiz var. Çarpın bir bakayım… Yani bir kalemde bütçe açığını yüzde 70 arttıracak, gerçekçi değil.” yorumunda bulunmuştu.

SEÇMENE ÜÇ SORU 

Kılıçdaroğlu 24 Haziran seçimleriyle ilgili sosyal medyada dolaşan üç soruyu gündeme getirerek şunları söyledi:

"Her vatandaş sandığa giderken kendie bu 3 soruyu sorsun ve oyunu öyle kullansın. Birinci soru: Eğer Türkiye'de her şey yolundaysa neden erken seçim yapıyoruz? Doğru soru. İki: İşler yolunda değilse neden tekrar aynı kişiyi Cumhurbaşkanı seçiyoruz? Üç: Eğer ülkeyi kurtaracak Erdoğan ise ülkeyi bu hale getiren kim? Üç soruyu bütün vatandaşlarımın vicdanına havale ediyorum. 

EKONOMİYİ TEFECİYE TESLİM ETTİLER 

Ekonomide yaşananlar hakkında da konuşan Kılıçdaroğlu, "Bunlar ekonomiyi götürdüler tefecilere teslim ettiler. Ağızlarından bu eleştiriye dair hiçbir şey çıkmıyor. Dolar yükseliyor tefecinin söylediğini yapmak zorunda kalıyorlar. .." 

"ÇOCUKLAR ÖLMESİN DEMEK SUÇ DEĞİLDİR "

6 aylık bebeği ile cezaevine giren Ayşe Öğretmenin durumuna da değinen Kılıçdaroğlu, "Biz huzur istedik. Ayşe öğretmen 'çocuklar ölmesin' dedi. Sen misin çocuklar ölmesin diyen bebeğiyle hapse attılar. Çocuklar ölmesin demek suç değildir. Kimse ölmesin. Adaeleti kendi bildikleri gibi görüyorlar. 33 er, 7 kez ömür boyu hapis cezasını mahkum edildi. 15 Temmuz akşamı komutanları emir vermiş dışarı çıkmışlar. Askerlik yapan herkes bilir komutan emir verince yapılır. Erlere hapis cezası verdiler. FETÖ sorumlusu yerinde oturuyor..."  

TEZEK BENZETMESİNE YANIT VERDİ 

Erdoğan'ın tezek benzetmesi hakkında ise "Diline hakim olmak önemlidir. Fiilen devleti yönetenler dillerine dikkat etmek zorundadır. Dilinize hakim olamıyorsanız ülkeyi yönetemezsiniz. Bunları neden söyledim! Erdoğan geçen gün 'CHP demek tezek demek' dedi. Arkadaşlar ısınmak için Güneydoğuda tezek kullanırlar. 2003 yılında iki öğretmen sınıfı tezekle ıstırken yangın çıktı. Aysun ve Burçin öğretmenler öğrencileri kurtarmak için halatlarını kaybetti. Hiçbir kurumu doğrudan hedef alıp eleştirmedim. Ama yeri zamanı geldi kurumları eleştirdim. AKP'yi de eleştirdim ama ona oy verenleri eleştirmedim. Diyor ki atalarımız testinin içinde o varsa ağızından o dökülür..."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler