Kıyımı Kanıksamak
PKK’nin ayrılıkçı kıyımı ivmesini gitgide artırırken, amaçlarından biri de halkın bezginliğe kapılarak, ne olacaksa olsun, ne istiyorlarsa verilsin, bu durumdan kurtulalım da nasıl olursa olsun, diye bir eğilim içine girmesini sağlamaktır. Ne yazık ki bu etki halkta gözlenmeye başlanmıştır.
Aydınların bir bölüğü ise devlet olmanın olmazsa olmaz koşullarını, gelecek kuşakların güvenliği kaygısını bir yana bırakmış; halkın içine düşürüldüğü bunalımdan yararlanarak kıyım örgütünü yasallaştırma ereklerinin ardına düşmüşlerdir.
Onlara göre Oslo benimsenebilir bir süreçtir, sürmelidir, eleştirilmemelidir. Bu durumda silah bırakmamış, bırakacağına ilişkin herhangi bir açıklama yapmamış olan kıyım örgütü görüşmek için karşıya alınabilir. Yeter ki kan dursun!
Bu mantığa göre kanın durması için her isteneni verebiliriz. İsteklerin anlamlı, tutarlı, haklı olacağının; sonunun geleceğinin güvencesi var mı?
Ayrıca kıyımı örgütünün işinin kıyım olduğu, başka bir yöntem seçmesinin gerekmediği, artık o dünyanın anlayışıyla yoğrulmuş, yapılanmış olduğu unutuluyor, düşünülmek istenmiyor.
Kıyımın sıradanlaştığı yerde gerçek barışın yeri olmaz. İçtenlikli bir barış isteği beklenemez. Mantık, ilişkiler buna göre kurulur. Nesnel çözümlemeler yapılmadan gerçeğe ulaşılamaz.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!