KKTC Dışişleri'nden sondaj açıklaması

KKTC Dışişleri, Kıbrıs Rum kesiminin, petrol arama faaliyetleri için sondaj çalışmalarına başlamasına ilişkin Türkiye ile önceden varılan mutabakat uyarınca adanın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını korumak amacıyla ivedilikle öngörülen adımların atılacağını bildirdi.

KKTC Dışişleri'nden sondaj açıklaması
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.09.2011 - 08:11

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Rum tarafının dün itibariyle petrol ve doğalgaz sondaj çalışmalarına başladığının anlaşıldığını belirterek, Kıbrıs Türk tarafının, Anavatan Türkiye ile önceden varılan mutabakat uyarınca adanın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını korumak amacıyla ivedilikle öngörülen adımları atacağını bildirdi.

KKTC Dışişleri Bakanı Özgürün, yaptığı yazılı açıklamada, Rum liderliğinin, Anavatan Türkiye'yi hedef alan açıklamalar yapmaya devam ederek, dikkatleri tek yanlı ve gayrı yasal bir şekilde yürüttüğü petrol ve doğalgaz arama çalışmalarından kaçırmaya çalıştığına işaret etti.

''Bu mesnetsiz iddialar karşısında, konunun özünün bir kez daha hatırlatılmasında fayda görmekteyiz'' ifadesini kullanan Özgürgün, şunları kaydetti.

''Anavatan Türkiye ve KKTC, bugüne kadar birçok kez adada ve çevresinde bulunan tüm doğal kaynakların adanın iki eşit halkı olan Kıbrıslı Türklerin ve Rumların ortak zenginlikleri olduğu yönündeki görüşünü vurgulamıştır. Bu noktadan hareketle, adanın çevresindeki olası doğal kaynaklarının tümüne ilişkin adımların bir çözümden sonra birlikte atılması gerektiğini, kapsamlı bir çözüm öncesi atılacak tek taraflı adımların gayrı yasal olmanın yanı sıra, devam eden kapsamlı müzakere sürecine de olumsuz yansımaları olacağını ifade etmiştir. Ancak, her konuda hakimiyetçi bir anlayış içerisinde olan Kıbrıs Rum yönetimi, adanın olası doğal kaynaklarını da gasp etme çabası içerisine girmiş ve tüm uyarılarımıza rağmen bu konuda ısrarcı olmuştur.

Rum tarafının Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp etme yönünde sürdürdüğü girişimler karşısında, geçtiğimiz hafta Ankara'da yapılan resmi temaslar sonucunda Rum tarafının sondaj çalışmalarına başlaması durumunda, Türkiye ve KKTC arasında bir Kıta Sahanlığı Sınırlandırılması anlaşması yapılması hususunda bir ilke mutabakata varılmıştır. Bu anlaşmayı takiben atılması gereken adımlar konusunda da bir görüş birliği mevcut olup, zamanı geldikçe bu adımlar da yürürlüğe konarak kamuoyuyla paylaşılacaktır.
Rum tarafının dün itibariyle petrol ve doğalgaz sondaj çalışmalarına başladığı anlaşılmaktadır. Kıbrıs Türk tarafı, Anavatan Türkiye ile önceden varılan mutabakat uyarınca adanın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını korumak amacıyla ivedilikle öngörülen adımları atacaktır.''

 

"Güney Kıbrıs yönetimi her türlü sonucu göze almıştır artık''"

Öte yandan, KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Bayrak Televizyonu'nda (BRT) sabah yayımlanan canlı programda yaptığı açıklamada, Kıbrıs Rum yönetiminin, Türkiye ve KKTC'nin tüm uyarılarına rağmen petrol ve doğalgaz aramalarını somutlaştırmaya çalıştığını ifade ederek, bu süreci, ''sonu ne olacak'' diye izlemeyeceklerini, kendi haklarını hukuk kuralları içinde müdafaa ederek koruyacaklarını söyledi.

Burada Rum yönetiminin bazı niyetleri olduğunu; doğal kaynaklara ulaşmaktan ziyade, bazı siyasi avantajlar sağlamak peşinde olduğuna işaret eden Atun, Rum yönetimin, bölgede bulunacak olası petrol ve doğalgaz potansiyeline bölge ülkelerini ortak ederek, ticari menfaat sağlamak ve bu ticari menfaat üzerinden Kıbrıs sorununda kendi lehlerine taraf haline getirmeyi de hedeflediğini kaydetti. Atun, ''Hem bölgemizdeki hem de Ortadoğu'daki istikrar için son derece önemli tehdittir bu hareketler'' dedi.

Rumların eyleminin, devam eden Kıbrıs müzakerelerine de ''gölge düşüreceğini'' kaydeden Atun, ''Belliki Güney Kıbrıs yönetimi bunu göze almıştır'' diye konuştu.

Atun, Rum yönetiminin bütün uyarılara rağmen sondaj çalışmalarına başlamasının, müzakereleri de gözden çıkaracaklarının işareti olduğunu ifade ederek, ''Her türlü uyarılara rağmen, bellidir ki Güney Kıbrıs yönetimi her türlü sonucu göze almıştır artık'' diye konuştu.

Egemenlik konusunun Kıbrıs müzakerelerinin en temel konularından biri olduğunu ve henüz bir noktaya bağlanmadığına işaret eden Atun, ''Bu sorunu denizlerdeki statü noktasına taşımak, mevcut duruma çok daha başka bir boyut getirmektedir'' dedi. Atun, Rum tarafının atmaya çalıştığı adımların, denizlerde de bir statü belirlemeye yönelik adımlar olarak değerlendirilebileceğini kaydetti.

Sunat Atun, şöyle devam etti:

''Bizim, kendi münhasır ekonomik bölgemizi ilan etme hakkımız vardır. Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte bu anlaşmayı yapmak ve imzalamak hakkımız vardır. Bu hakkı da bize yasalarımız vermektedir. Bu durum, Güney Kıbrıs'ın atmakta olduğu bu adımlar,denizlerde daimi bir statü meydana getirebilecek niteliktedir. Biz de tabi bunu seyredecek değiliz, biz de adımlarımızı atarak kendi münhasır ekonomik alanımızı belirleyerek gerekli çalışmalara biz de gireceğiz ve statü bakımından kendi haklarımızı en son noktaya kadar savunacağız. Bunda KKTC olarak da kararlıyız. Türkiye Cumhuriyeti olarak da gerekli açıklama Sayın Başbakan (Recep Tayyip Erdoğan) tarafından yapılmıştır.''

Atun, Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı'na (TPAO) sondaj ruhsatı verildiğini, sürecin bu noktaya geldiğini kaydederek, Türkiye ile KKTC arasında Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması ve Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması imzalanarak, TPAO'nun gerekli çalışmalara başlayacağını, ''sürecin bugünden itibaren son derece hızlı çalışacağını'' söyledi.

Atun, ''Yetki alanlarımızın bulunduğu tüm bölgelerde TPAO'ya arama yetkisi verilecektir'' dedi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler