Kuzu: Tahliyeler af değil

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, ''Yasaya 'şunlar şunlar, şundan tutuklu olanlar içeride kalır, diğerleri serbesttir' diye istisna koyamazsınız; Hizbullah da çıkar, başka biri de çıkar'' dedi.

Kuzu: Tahliyeler af değil
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 05.01.2011 - 10:05

Kuzu, 31 Aralık 2010'dan itibaren yürürlüğe giren Ceza Muhakemeleri Kanunu hükümleri çerçevesinde gerçekleşen tahliyelerle ilgili soruları yanıtladı. Kuzu, televizyonların bu konuyla ilgili haberleri veriş biçiminin kendisini çok rahatsız ettiğini söyledi. Burhan Kuzu, ''Sanki bir Rahşan affı gibi ortaya çıkartılıyor. Bir taraftan 'tutuklu içeride suçunu bilmiyor, bu kadar uzun tutukluluk olur mu?' diye dert yanıyorlar. Öbür taraftan da kendilerinin arzu ettikleri bazı kimseler çıkamayınca bu sefer bu mevcut durumu çok farklı gösteriyorlar. Bunun bir af olmadığını kamuoyuna çok iyi açıklamak lazım'' diye konuştu.

Ortada tutukluluk süresiyle ilgili bir tartışma bulunduğuna işaret eden Kuzu, yakın bir zamanda Yargıtayın yaptığı açıklamada, 19 bin davanın zaman aşımına uğradığının belirtildiğini hatırlattı. Bunun içinde birçok önemli davanın da bulunduğunu ifade eden Kuzu, ''O bakımdan burada Yargıtay tarafından verilen karar ya da kanunda yapılan değişiklik, netice itibarıyla tutukluluk süresiyle alakalı olarak yapılmış bir değişikliktir. Yoksa ceza indirimidir, aftır ya da bu manaya gelen bir şartlı tahliyedir, şartlı salıvermedir... Bu gibi kurumlar değildir ortadaki tablo'' dedi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Türkiye ile ilgili birçok kararı bulunduğuna dikkati çeken Kuzu, bu kararlarda tutukluluk sürelerinin uzunluğu, davaların bitmemesi gibi nedenlerle Türkiye'nin mahkum edildiğini hatırlattı. Kuzu, şöyle konuştu:

''Realite olarak davaların uzunluğu bu durumu ortaya çıkarmıştır. Yargıtayın içtihadı ile beraber de bir tahliye süreci başladı. Yasalara 'şunlar şunlar, şundan tutuklu olanlar içeride kalır, diğerleri serbesttir' diye istisna koyamazsınız; Hizbullah da çıkar, başka biri de çıkar. Eğer kanun buysa bir şekilde çıkar. Dolayısıyla belli bir takım suçluları öne çıkararak konuyu rayından çıkartmamak lazım. Kaldı ki AİHM, 2 yıl ve daha üstü tutukluluk sürelerini uzun kabul ediyor.

Gerçi kendisinin elinde 4 yıl süren davalar var ama ülkeyi mahkum ederken 2 seneyi geçmişse tutukluluk süreleri cezalandırma yoluna gidiyor. Bunlar dışarıdan yargılanacak. Önemli bir bölümü hakkında yurt dışına çıkış yasağı vardır. Belli sürelerde gelip imza atma durumları vardır. O açıdan ortada çok çok, aman aman büyütecek bir mesele yok. Konuyu rayında tartışmak lazım. Basında veriliş biçimi, sanki beraat etmişler, davullu zurnalı falan. Bu vatandaşın kendi yaklaşımıdır. Ama ortada böyle bir tablo olduğunu da görmek lazım.''
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler