Mersin'de festival notları

Mersin günümüzde, Çukurova’nın önde gelen bir metropolü olarak Adana ile ciddi bir rekabet halinde olan gelişmiş bir liman ve ticaret şehri görüntüsünde. Yakın zamana kadar Mersin’e her gittiğimde gelişen bir ekonomi ve renkli bir sosyal yaşamın varlığını gözlemlerdim. Son dönemde yaşanan olumsuz ekonomik gelişmeler bu güzel kentimizde durağan hatta gerileyen bir ekonomik döneme girilmesi sonucunu doğurdu. Ayrıca bir de Suriye’den gelen göç olgusunun yarattığı sosyal sorunlar da eklenince, kentte gelecek ile ilgili projeler konuşulmaz olmuştu.

Kentin moral erkini arttırmaya ihtiyacı olduğu bu dönemde Mersin Büyükşehir Belediyesi çok önemsediğim bir etkinliği başarı ile gerçekleştirdi: “Mersin Narenciye Festivali.” Mersin Valisi Sayın Ali İhsan Su ile Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Vahap Seçer öncülüğünde bu yıl 7. kez vatandaş ile buluşan Mersin Narenciye Festivali 1-2-3 Kasım’da gerçekleştirdi. Kent merkezindeki bütün ilçe belediyelerinin, Mersin Üniversitesi’nin ve Mersin’de bulunan sivil toplum kuruluşlarının da aktif bir şekilde katkı sağladığı festival süresince konserler, yerli ve yabancı dans gruplarının performansları, onlarca şefin sunum yaptığı gastronomi gösterileri, kortejler, su jeti ve “flyboard” şampiyonası gibi etkinlikler oldukça ilgi gördü.

Türkiye’nin ilk meyve giydirmeli festivali olan Mersin Narenciye Festivali, sergilenen figürleriyle diğer festivallerden ayrılmaktadır. Ahtapottan aslana, uçaktan yel değirmenine kadar birbirinden ilginç figürlerin hazırlandığı festivalde, geçen yıl 100 tonun üzerinde narenciye kullanılmıştı. Bu yıl bu rakamın çok daha üzerine çıkıldığını öğrendim. Yetkililer, festival boyunca sergilenecek figürlerin hazırlanmasında 90 kişinin 15 gün boyunca emek verdiğini belirtiler.

Festivalde, 25 ülkeden 700’den fazla dansçı gerçekleşen gösteriler, defileler ve konserler üç gün boyunca halk ile buluştu. Özellikle dans gösterileri muhteşemdi.

Festivale Türkiye dışında şu ülkeler katıldı: Senegal, Kolombiya, Şili, Hindistan, Meksika, Gine, Kore, Polonya, Nepal, Kazakistan, Gürcistan, Rusya ve Dağıstan, Azerbaycan, İtalya, Bulgaristan, Yunanistan, Moldova, Beyaz Rusya, Tunus, Cezayir, Bangladeş, Bosna–Hersek, Sırbistan ve Hırvatistan.

Festivalde birlik ve beraberlik adına güzel görüntüler vardı. Yıllarca Tarsus ve Mersin’i başarıyla yöneten ve büyük hizmetleri bulunan kıdemli ve unutulmaz eski başkan İYİ Parti GİK üyesi Sayın Burhanettin Kocamaz, Cumhur İttifakı’nın Büyükşehir başkan adayı MHP’li Sayın Hamit Tuna ve kent merkezindeki ilçelerin AKP, CHP, MHP gibi çeşitli siyasi partilere mensup belediye başkanları şenliklere katılarak, vatandaş ile bütünleştiler.

Yakın dostum ve Tarsus’tan hemşerim olan CHP’li Başkan Sayın Seçer ile farklı siyasi görüşlere sahibiz. Ancak hakkını teslim etmek gerekiyor. Bu yıl ki şenlikler öncekilere göre çok daha renkli ve bütünleştiriciydi. Katılım da oldukça yüksekti. Toplumun her rengi bir aradaydı. İnsanlar mutluydu ve keyifli bir zaman geçirdikleri her hallerinden belli oluyordu. Ayrıca Mersin halkı imza günü ve söyleşi etkinlikleriyle de pek çok yazar ve edebiyatçı ile buluşma ve sohbet etmek imkânı buldu.

Başkan Vahap Seçer, her zaman için kendini aşmayı hedefleyen ve sorunlara rasyonel bakabilen kimliği ile farklı bir politikacı portresi çizmiştir. İki dönem CHP Mersin Milletvekili olarak görev yaptığı zamanlarda da aynı çizgisini korumuştu. Ancak, şimdi yükü oldukça ağır olmalı. Çünkü Mersin şehrinin yapısal sorunlarının çözümü adına kendisini zorlu bir süreç bekliyor. Planlı bir belediyecilik anlayışının bu sorunları zaman içinde kalıcı bir şekilde çözeceğine inanıyorum.

Sonuç olarak, bu tür etkinliklerin hem sosyal, hem de kültürel olarak halkın yararına olduğunu ve kent kültürünün pekişmesine katkı sağladığını belirtelim. Dileriz ki bu tür etkinlikler özgürce ve yaygın bir şekilde yurdumuzun her yanında tertip edilmeye devam eder.