"MHP ve BDP ile birlikte olmayı çok önemsiyoruz"

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, terör sorununun çözümüne yönelik başlattıkları görüşmelere ilişkin, ''AKP'den sonra MHP ve BDP ile birlikte olmayı çok önemsiyoruz. Biz o beraberliği sağlamak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. MHP ve BDP ile de randevu talebiyle görüşmelerimizi sürdüreceğiz'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 13.06.2012 - 15:31

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.

Güler, toplantı sonrasında açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısındaki konuşmasının ''Kılıçdaroğlu ve üslup'' konusundaki bölümlerini hatırlatan Güler, terör sorunun çözümüne yönelik görüşmeler sürecinde duyarlı yaklaşımlar sergilenmesi gerektiğini vurguladı.

Güler, şöyle konuştu:
''İktidarla muhalefet arasındaki ilişki öğüt alma öğüt verme ilişkisi değildir, çağdaş devletlerde iktidarla muhalefet arasındaki ilişki çağrı yapma, öneride bulunma ilişkisidir. Sayın Başbakan eski devletlerdeki uygulamaları, sultanlık, krallık uygulamalarını hatırlıyor olsa gerek. Anamuhalefet partisinin kendisine, süreci bir kazaya uğratmayalım herkes sorumlu olsun çağrısını, 'Sen bana öğüt veremezsin' diye geri çevirmekte. Oysa gerçekten güzel söz vardır, 'Dinime küfreden bari Müslüman olsa' diye.''

Başbakan Erdoğan'ın sözlerinden bazı örnekler veren Güler, şöyle devam etti:
''Başbakan, Genel Başkanımıza üslup dersi verecek konumda değildir. Genel Başkanımız Türkiye'nin ulusal birliğini, toprak bütünlüğünü 30-35 yıllık kana son vererek aydınlığa kavuşturmak için çaba gösteriyor. Tüm halkımız bu çabayı gördü, değerini biliyor. Sayın Başbakandan beklediğimiz şey, bu eksik tarih ve eksik çağdaş devlet felsefesine sahip olarak söylediği sözleri durup düşünmesi, üslup sorununu ortadan kaldırması. Biz başlattığımız görüşmeler sürecinden çok şey bekliyoruz. Bu süreci kesmemesi. Sorumlu bir siyasetçi, devlet adamı olarak davranması. Eğer böyle yapamayacaksa da Türkiye'nin kaderiyle oynamaktan vazgeçmesini istiyoruz.''

Güler, Erdoğan'ın sağduyudan uzaklaşması halinde bunun kendisi ve partisi için iyi olmayacağını da savundu.

MHP ve BDP ile görüşme

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Güler, ''Başbakan Erdoğan'ın bugünkü sözlerini süreçte bir çatlak olarak mı görüyorsunuz?'' sorusuna, ''Olmamasını diliyoruz'' yanıtını verdi.

Sürecin devamı için MHP'den randevu talep edilip edilmeyeceği de sorulan Güler, kendilerinin başından bu yana parlamentodaki tüm partilerin bir araya gelmesi şeklinde bir süreç hedeflediklerini bildirdi. Güler, ''Dolayısıyla AKP'den sonra MHP ve BDP ile birlikte olmayı çok önemsiyoruz. Biz o beraberliği sağlamak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Başbakan'ın bu süreci kullandığı üslupla kırdığını görüyoruz ama süreci izlemeyi sürdürüyoruz. MHP ve BDP ile de randevu talebiyle görüşmelerimizi sürdüreceğiz'' diye konuştu.

Güler, ''O zaman kesinlikle MHP, CHP'den randevu talep edecek. Bunu anlayabilir miyiz?'' sorusuna ise en başta ilan ettikleri hedefin MHP ve BDP ile de görüşmek olduğunu ve bu hedefin ortadan kalkmadığını söyledi.

Bir başka soruyu yanıtlarken de Güler, MHP ve BDP'den henüz randevu talep etmediklerini belirtti.

MHP ve BDP'den olumsuz yanıtlar gelmesi üzerine AKP ve CHP olarak çözüm önerilerini konuşup konuşamayacakları sorusu üzerine ise Güler, bunun bir toplumsal mutabakat olmayacağını ifade etti. Güler, Başbakan Erdoğan'ın MHP ve BDP'nin sürecin dışında kalmasına ilişkin sözlerini hatırlatan Güler, ''Demek ki Sayın Başbakan anayasa çalışmalarında da böyle bir zihniyete sahip. Öyle anlaşılıyor ki Sayın Başbakanın aklında toplumsal mutabakat öyle herkesin olduğu bir ortam değil. Kendi istediğini yapabildiği eksik katılımlı çalışmaları da kabul ettirebiliyorsa oluyor. Ama tanımı gereği bunun yanlış olduğu kanısındayız'' ifadesini kullandı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler