MHP'den Başbakan'ın 'PKK' açıklamalarına tepki

MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, "Ve 'İmralı canisiyle, görüşme yapıldı yapılmadı' çerçevesinde gelişen şerefsizlik damgası da muhataplarının alnına yeniden çıkmayacak şekilde kazınmıştır" dedi.

Yayınlanma: 12.04.2012 - 10:41
Abone Ol google-news

MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman yazılı açıklamasında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Çin gezisinin son gününde, Şanghay'da gazetecilerin sorularını yanıtlarken, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı Oslo'ya da İmralı'ya da kendisinin gönderdiğini kabul ettiğini hatırlattı. Büyükataman, "Başbakan'ın bu beyanları MİT Müsteşarlığı'nı içine düşürdüğü ihanet kuyusundan kurtarma, daha doğrusu Türk milletinin bu ihaneti görmesini engelleme çabalarıdır" iddiasında bulundu.

Gündeme düşen son beyanların, AKP'nin teröre tam teslim olduğunu; Kandil'de yüzsüzce, İmralı'da onursuzca milletin haysiyet ve itibarını iki paralık ettiğini ispatladığını öne süren Büyükataman, "Ve 'İmralı canisiyle, görüşme yapıldı yapılmadı' çerçevesinde gelişen şerefsizlik damgası da muhataplarının alnına yeniden çıkmayacak şekilde kazınmıştır" dedi.

Büyükataman "MİT Müsteşarlığı Başbakan'ın talimatıyla bu görüşmeyi yaptıysa, niçin Başbakan Yardımcısı Bülenç Arınç, pazarlıkları ilk günlerinde ortaya çıkaran MHP'ye 'Biz teröristle, örgütle pazarlık yapacak namussuz, şerefsizlerden değiliz' demekteydi? Yine Başbakan bu iddiaları ispatlamayanın şerefsiz olduğunu söylemekteydi" hatırlatmasında bulundu.

MHP'li Büyükataman, "Ortada bir namussuzluk ve şerefsizlik varsa, şimdi bu açıklamalar neyin nesidir? Başbakan'ın 'Benim sır küpüm. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sır küpü. Türkiye'nin geleceğinin sır küpü' dediği o küpte neler saklıdır? Başbakan dün söylediği söylediği 'şerefsiz' kelimesinden dolayı milletimizden ve camiamızdan derhal özür dilemeli ve bu soruların cevabını bir an önce milletle paylaşmalıdır" çağrısında bulundu.

İsmet Büyükataman "Bu küpün içerisinde şu soruların cevapları var mıdır?" diyerek sorularını şöyle sıraladı: "1-KCK'nın kuruluşunda, eylemlerinin planlanmasında AKP'nin müdahalesi ve katkısı olmuş mudur? 2-Hapisten çıkan bölücü militanların ve hatta dağdaki eşkıyanın, siyasete taşınabilmesi ve meşrulaşması amacıyla KCK'nın önü bizzat hükümet tarafından mı açılmıştır? Bölücü ve yıkıcı faaliyetlerine bile bile göz mü yumulmuştur? 3-Başbakan Erdoğan KCK'nın kuruluşundan başından beri haberdar mıdır? PKK'yı devlet kurdu iftiraları, KCK'nın AKP güdümünde olduğunu gizleme ve bu konudaki delilleri yok etme kurnazlığı mıdır? 4-Sözde Kürdistan'ın kurulması başta olmak üzere, İmralı mahkûmunun serbest bırakılması, anayasal çözümler konusunda teminatlar sunulması ve PKK'nın dağ kadrosunun polis gücü olarak kullanılması konularında bir mutabakat sağlanmış mıdır? 5-Milli İstihbarat Teşkilatı, kanlı saldırıların zamanlamasını ve yapılış şeklini önceden öğrenmesine rağmen, bununla ilgili önleyici tedbirleri almış mıdır ve lazım gelen uyarıları yapmış mıdır? 6-'Türkiye'nin geleceğinin sır küpü.' ifadesi neleri ihtiva etmektedir? Ülkemizin ve milletimizin geleceği ipotek altına mı alınmaktadır? Hangi karanlık mahfillerde milletimizin geleceği pazarlanmaktadır? Kapalı kapılar ardında nelerin sözü verilmiştir?"


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler