Minik yorgun kalp

Doğuştan kalp hastalığı ile dünyaya gelen ve 2.5 aylıkken kalp krizi geçirdiği için kalp yetmezliği gelişen 3 aylık Klea Hodaj adlı bebek, Türkiye’de yapılan ameliyatının ardından sağlığına kavuştu. Anne Rovena Hodaj, “Kızım sık sık ağlıyor ve emmiyordu, soluk alıp vermesi de azalmıştı. Doktorlar, doğumsal kalp anomalisi ile dünyaya geldiğini ve acil ameliyata alınması gerektiğini söylediler. Ülkemizde bu ameliyat yapılmadığı için bizi Türkiye’ye yönlendirdiler. Kızımı yeniden kucağıma aldığım için çok mutluyum” dedi. Yapılan ameliyatın ardından bebeğin sağlığına kavuştuğunu anlatan kalp ve damar cerrahisi uzmanı Yrd. Doç. Dr. Özgür Yıldırım, “Minik bebekte Alcapa adlı hastalık mevcuttu. Bu hastalık çok nadir görülüyor. Hastalıktan dolayı kalp fonksiyonları gerilemiş ve kalp kapakçığı bozulmuş, kalp yetmezliği başlamıştı, kritik durumdaydı. Başarılı bir operasyon ile sağlığına kavuştu” diye konuştu.

Sürekli ağlıyordu

Kosova’da yaşayan Rovena ve Perparin Hodaj çifti ilk çocukları Klea, 3 ay önce dünyaya geldi. Aile kısa bir süre sonra çocuklarında anormallik fark etti. Minik kızları huzursuz davranıyor, sürekli ağlıyor, emmiyor ve güçlükle soluk alıp veriyordu. Hemen doktora başvurdular. Yapılan tahlil ve tetkiklerin ardından minik bebeğin Alpaca adlı doğumsal kalp hastalığının olduğu, kalbini besleyen sol ana koroner arterinin akciğer damarından çıktığı belirtildi. Hastalık nedeniyle kalp fonksiyonları gerilemiş ve kalp kapakçığı bozulmuştu. Bebeğin acil ameliyat edilmesi gerektiği aileye söylendi ancak ameliyat Kosova’da yapılmıyordu. Kosova Sağlık Bakanlığı yetkilileri ülkemiz ile temasa geçti ve bebeğin Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi’ne nakledilmesini sağladılar. Geçen haftalarda ameliyata alınan bebek, başarılı operasyonun ardından sağlığına kavuştu ve ülkesine döndü.

4 saat süren ameliyat

Kalp ve damar cerrahisi uzmanı Yrd. Doç. Dr. Özgür Yıldırım, hastalık hakkında şu bilgileri verdi: “Alcapa hastalığı, kalbi besleyen sol ana kroner arterin pulmoner (akciğer) artarden anormal şekilde köken alması ile oluyor. Çocuk dünyaya geliyor, anne bebeğini kucağına alıyor, ilk aylarda semptom çıkmıyor. Sol ana damar, kalbin en büyük damarıdır. Bu damarın çıkması gereken yer sol aort damarıdır, ancak doğumsal anomali nedeniyle bazen akciğerden çıkar. Buradan beslenir, büyür, yavaş yavaş akciğer damarındaki basınç azalır ve çocukta göğüs ağrısı çıkar. Anne başlangıçta bunu anlayamaz. İleri dönemde nefes darlığı olur, kalp beslenmesi bozuldukça kalpte hasar meydana gelir, aynı kalp krizi gibi... Kalpte hasar olunca kalp yetmezliği gelişir, kalbin fonksiyonları geriler. Çocukta kalp yetmezliği, akciğer ödemi, çok sık nefes alıp verme, beslenme geriliği, sık ağlama gibi semptomlar çıkınca aileler doktora başvurur, eğer şanslılarsa iyi bir kardiyolog bunun tanısını EKO ile koyar. Aynı bizim hastamızda olduğu gibi.. Biz hastamıza hızlı bir şekilde müdahale ettik. Açık kalp ameliyatının ardından akciğerdeki damarı alarak sol aorta bağladık, bebek sağlığına kavuştu. Ameliyat sonrası ertesi gün solunum cihazından ayırdık, 5 gün yoğun bakımda kaldı 12. gün ülkesine gönderdik. Kalp fonksiyonlarıda yüzde 50’ye kadar çıktı. Tam toparlanması bir yılı bulacak. ”

‘Risk yüksekti’

Bebeğin ülkesinde kalp krizi geçirdiğini ve bunun aile tarafından anlaşılmadığını da anlatan Yıldırım “Bebek kalp krizi geçirmiş, kalpte hasar meydana gelmiş. Normalde kalp yüzde 70 güç ile çalışması gerekirken bize geldiğinde yüzde 30’a düşmüştü. Kalbin içindeki kapaklar kaçırıyordu. Muhtemelen evde kalp krizi geçirmiş ve fark edilmemişti, ameliyat da yüksek risk taşıyordu” diye konuştu. Hastalığın çok nadir görüldüğünü de kaydeden Yıldırım “300 bin canlı doğumda bir görülen hastalık. Türkiye’de bir yılda 1 milyon 200 bin canlı doğum olmuş, yani bir yılda en fazla 4-5 bebekte görülmesini beklediğimiz bir hastalık” değerlendirmesini yaptı.