Nazım'la başladı, 'işsizlik azalacak'la devam etti

Partisinin Afyonkarahisar İl Kongresi'nde konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'kriz teğet geçti' söylemini yineledi ve bunun yanına 'işsizlik azalacak' iddiasını ekledi. Konuşmasında Nazım Hikmet'in dizelerine başvuran Erdoğan, Anayasa değişikliği çalışmalarına değindi ve diğer partilileri suçlayıcı açıklamalarda bulundu.

Nazım'la başladı, 'işsizlik azalacak'la devam etti
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.05.2009 - 13:56

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen Afyonkarahisar İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Anayasa değişikliği çalışmalarına değindi.

Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bakın Nazım Hikmet ne güzel söylemiş, 'Ben yanmazsam, sen yanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa' Yıllar boyunca bu söz, adeta bir slogan gibi tekrarlandı durdu. Elbette ki yanacağız. Yandım, piştim, oldum var ya... İşte o... Başka türlü olmaz. Biz de diyoruz ki, elimizi taşın altına koyalım. Gelin Türkiye'yi karanlıktan aydınlığa çıkarma mücadelesinde buradan nasibimizi alalım.
Gelin hukukun önünü açalım, hukuka yardımcı olalım, gelin demokrasinin standardını yükseltelim, gelin sorun alanlarını tek tek tespit edelim, bu sorunlara ortak çözümler arayalım. 6.5 yıldır biz bu çağrıda bulunuyoruz. Ancak 6.5 yıldır bu çağrımıza yanıt alamadığımız gibi, engellemelerle de karşılaşıyoruz. AKP olarak uzlaşmadan hiçbir zaman kaçmadık, kaçmıyoruz. Biz mutabakat zemininden hiçbir zaman ayrılmadık, bundan sonra da ayrılmayacağız. Söz konusu olan Türkiye ise Türkiye'nin meseleleri ise gerisi teferruattır. Ancak uzlaşıyı kendi düşüncesini, kendi dayatması herkesin kabul etmesi gibi anlayanlar, belli bir çevrenin görüşünün bir defa hakim olması için uzlaşıyı araç haline getirenler de şunu iyi bilmelidir ki onlar da yanılırlar. Uzlaşı milletin iradesinde, milletin takdirinde olur. Uzlaşa ileriye doğru adım atmakta, değişmekte, gelişmekte olur. Geriye doğru adım atılmasını, statükonun muhafazasını uzlaşı zemini gibi gösterenler hata yaparlar. Biz her zaman uzlaşıdan, mutabakattan, itidalden yana olduk. Ama kimsenin heva ve hevesinde, kimsenin o dar görüşünde kimsenin statükocu anlayışında uzlaşmak durumunda değiliz. Çünkü biz kimsesizlerin kimi, sessiz yığınların sesi olduk. Bizim durumumuz bu...''


Anayasa değişikliği

Sözü, yapılması düşünülen Anayasa değişikliğine getiren Erdoğan, ''Anayasal konularda ne zaman bir değişiklik gündeme gelse birilerinin hemen tavrını belli ettiğini'' kaydetti.
Erdoğan, şöyle konuştu:
''(
Oturalım, konuşalım ne yapabiliriz), bunu söylemek yok. Daha baştan 'hayır biz yokuz'.Yani bir sıkıntı yok mu? Gel bunları beraber konuşalım, kolektif akıl oluşturalım ve bu kolektif akılla beraber bu işin üzerine gidelim. 'Hayır biz hiçbirinde yokuz'. Oluşturulacak olan uzlaşı komisyonunda bakıyorsunuz Meclis Başkanımız bir davet yapar, 'hayır biz yokuz'. Nerede varsın? Hiçbir müzakere, hiçbir mutabakat çalışmasında yoksunuz.
İşte, geçenlerde Sayın Cumhurbaşkanımız davet etti, yine açıklama peşin,
'biz yokuz'. Müzakere kapılarını peşinen kapatıyor, diyalog kurmak yerine duvar örmeye çalışıyorlar. Demokrasinin temeli uzlaşıysa, müzakereyse, diyalogsa, tartışmaysa her düşüncenin konuşulması, tartışılması gerekiyor.
Biz bu anamuhalefet partisinin uzlaşmaz tavrını işte sizler görüyorsunuz. Her konuda yapıcı değil, engelleyici bir tavır içine giriyorlar. Laf konuşmaya gelince de uzlaşıdan dem vuruyorlar. Biz milletimizin iradesi doğrultusunda her zamanki gibi reformdan, değişimden, yeniliklerden yana olacağız. Demokratik kültür içinde her türlü iyi niyetli çabayı göstererek yolumuza devam edeceğiz. biz samimiyet testlerinden, tutarlılık sınavlarından hep başarıyla çıktık.
Nitekim, milletimizin teveccühü de bunun somut karnesi ve karinesidir. Aynı tutarlılığı, aynı samimiyeti biz, diğer siyasetçilerden de bekliyoruz.
Siyaseti 780 bin metrekare vatan toprağında yapamayanlar, 71.5 milyon vatandaşımıza aynı dil ile konuşamayanlar, huzura ve kardeşlik iklimine katkı sağlayamazlar. Eski tarz siyaseti, gerilimci, ayrıştırıcı üslubu terk etmeyenler, Türkiye'nin sorunlarına çözüm üretemezler. Siyaseti, millete hizmetin aracı değil, bir rant ve çıkar aracı olarak görenler, taş üstüne taş koyamaz bir eser meydana getiremez.''


Ekonomik kriz

Konuşmasında dünyada küresel bir finans krizinin yaşandığını anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Ben ne dedim,
'bu bizi teğet geçecek', muhalefet ne dedi 'teğet geçmedi, vurdu geçti, gönlümüzü deldi geçti', Dedik, 'göreceğiz, en az zarar gören biz olacağız'. Yine aynı şeyi söylüyorum.
Rakamlar şöyle biraz toparlanmaya başlayınca, hemen zil takıp oynamaya başladılar. Ama biz dedik ki
, 'hayır geçicidir, göreceksiniz'. İşte buyurun, yeni yeni rakamlar oluşmaya başladı. Bakınız her şey olumlu istikamette gelişiyor. Enflasyon biz geldiğimizde yüzde 30'du, şimdi yüzde 6'ya indi. Aradaki fark 24 puan, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde böyle bir enflasyon yok. Bu fark, benim milletimin cebinde kaldı. Biz bunu başardık.
Devletin borçlanma faizi yüzde 11'lere düştü. MB'nin açıkladığı faiz oranı tek haneli rakamlara düştü. Bu ülkede, yüzde 7500'lere çıkmıştı. Şimdi tek hanede bakın...
Buralara durup dururken gelmedik, ama bunu görmek için göz ister göz...''

Sanayide 2-3 ay daralma yaşandığını, birilerinin ''zevkten dört köşe olduğunu'' ifade eden Başbakan Erdoğan, yeni gelen rakamlara bakıldığında, sanayideki daralmanın hamleye dönüştüğünü anlattı.

Erdoğan, ''Artacak, bunlar aşılır, göreceksiniz. İhracatımızda düşüş yaşandı, yeniden toparlanacak. 100 milyar doların üstüne bu yıl sonu itibarıyla inşallah ulaşacağız'' dedi.


"Türkiye'nin küresel saygınlığı"

Bu günün, Avrupa Günü olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'nin küresel manada görünümünü değiştirdiklerini, imajını yenilediklerini, gücünü, etkinliğini ve saygınlığını artırdıklarını kaydetti.

Bugün artık, bölgesel meselelerde Türkiye'nin görüşlerinin alındığını, ağırlığına ve ara buluculuğuna herkesin başvurduğunu anlatan Erdoğan, Türkiye'nin tüm komşularıyla meseleleri çözüm yoluna koyduğunu dile getirdi.
Erdoğan, şöyle devam etti:
''İnşallah, ayın 13'ünde Azerbaycan'dayım. Sayın Aliyev ile görüşmelerim olacak. Azerbaycan Parlamentosu'nda Azerbaycanlı milletvekillerimize sesleneceğiz. Aramızı açmak isteyenlere oradan en önemli mesajları vereceğiz. Çünkü biz ne dedik? 'Tek millet, iki devletiz' dedik ve bu yolda yine öyle yürüyoruz.''

Türkiye'nin demokrasisini güçlendirmek için, 10 yıllardır geciken reformları kendilerinin gerçekleştirdiğini anlatan Erdoğan, ''Demokrasiyi, laikliği, hukuk devleti anlayışını, sosyal devlet ilkesini Anayasamızda yazılı ifadeler olmaktan çıkardık, hepsine somut karşılıklar ürettik'' dedi.

 

"İşsizlik de azalacak"

Tüm dünyayı etkisine alan küresel finans krizinin Afyon'da da hissedildiğini anlatan Erdoğan, şunları söyledi:
''Sanayicilerimiz, ticaret erbaplarımız, küçük ve orta işletme sahipleri, çalışanlarımız, çiftçilerimiz, ekonominin tüm aktörleri şundan emin olsunlar, bu küresel krizi en az etkiyle atlatmak için hükümet olarak başından beri yoğun bir gayret içindeyiz. Bu krizin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki etkisi Türkiye'ye nazaran çok daha yıkıcı ve tahrip edici olmuştur. İşsizlik de bizde azalacak. Göreceksiniz, Türkiye olarak gerek sağlam finans yapımız, bakın batan bir tane bankamız yok, gerek aldığımız tedbirlerle krizin etkilerin asgari seviyede tutmayı başardık.''

Yılın ilk çeyreğinin zor geçtiğini ama artık toparlanmanın başladığına emin olduğunu kaydeden Erdoğan, ''Moral bozmaya, karamsarlık yaymaya çalışanlara, bu noktada gayret gösterenlere asla prim vermeyin, asla bunlara kulak asmayın. İnşallah Türkiye bu krizi atlatıyor ve atlatacak. Türkiye bu krizi diğer ülkelere oranla en az etkiyle atlatacak'' diye konuştu.

Konuşmasında Afyonkarahisar'a yapılan yatırım ve hizmetlerden de bahseden Erdoğan, ilin içme suyu sorununun kalmadığını belirtti.

Konuşmasında partililere tavsiyelerde de bulunan Erdoğan, ''Bir, beraber oldukça, iri diri oldukça bizi kimse bölemez, parçalayamaz. Bizi çok bölmeye, parçalamaya gayret edenler olacak. kim ne yazarsa yazsın, tv'lerinde ne söylerse söylesin, biz işimize bakacağız. Biz her şeyi kaynağından inceleyerek çalışan bir parti teşkilatı olmalıyız'' diye konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler