NEM'in müzikal mirası 'Kristalize'

Nem 2006 yılının ilk rock grubuydu. Onları, “Güneşte Yalnız” albümü ve “Yarım Kalan Hayaller Yaşındayız” parçası ile tanıdık. Grup, şimdi de “Kristalize” ile döndü. Ankara’nın müzik dünyasına kazandırdığı Nem, ilk albümünde yaptığı müziği “agresif olmayan pop rock” olarak tanımlıyordu. Caz duyumu ve şiirsellikleriyle de öne çıkıyorlardı. Nem aslında az muhalefet ve çok romantizm demek. Karanlık şarkıları olsa da sırtlarını dayadıkları yer umut. “Kristalize” ise bir yıllık bir stüdyo çalışmasının ürünü. İlk albümün referanslarına bağlı ama güne dönük. Kişisellikten daha uzak, hayata yakın. Albümde 11 şarkı var. Tüm besteler gruba, şarkı sözleri de grubun lideri Hakan Özlücan’a ait. Kozmik kerametler, aşk, yalnızlık ve melankoli yine değişmeyen temalar. Yeni albüm için geçen bir yıllık süreyi Özlücan, “İlk albümden sonra konserler ve projelerle meşgul olduk. Yeni şarkılar yapma, bazılarından vazgeçme, yorumlama ve sonlandırma çabalarımız uzun sürmedi. Pek çoğu sahnede demini almıştı. Gerisi de hayal gücümüze kaldı” diye özetliyor. Grup üyelerinden Kıvanç Bosuter de “Ne yapacağımızı daha iyi biliyorduk. Zaten bizde hep soyut melankoli, hayatla çarpışıyordu. Bu albümün ruh dünyasını da bunlar besledi” diyor. Bu albümde de ilk albümün tadını almak mümkün. Grup elemanları da ilk albümün fazla uzağına gidemediklerinde hemfikir. Ama bu bilinçli bir bağlılık. Kıvanç Bozuter’e göre tutan parçaların kimyası etrafında dönmek doğru değil. Bu pazarlama anlayışından öteye gitmeyen bir zihniyet. Onların ki ise farklı. Elbette müzikal olarak eksikleri giderdiklerini düşünüyorlar.

Nem’i biraz dikkatli dinleyince aklınızda kalan belli sözcükler oluyor. Bunlar; gökyüzü, yıldızlar, güneş ve yalnızlık. Peki neden? Cevabı yine Özlücan veriyor: “Bu albümün iklimi bize gökyüzünden indi derdik hep. Çünkü şarkılarımızı dinlediğimizde gökyüzüne bakma hissi doğuyor içimizde. Özellikle de bulutsuz bir gecede yalnızlık hissi veriyor. İşte tüm bu hissiyat beni böyle yazmaya itiyor. Albümün kapağındaki NASA’ya ait Pulsar haritası da bu yüzden bizim için özel bir seçim”. Bir müzik grubunun NASA’dan özel izin alarak bir haritayı albüm kapağı yapması da şaşırtıcı. Nem izin konusunda da fazla zorlanmamış, zira NASA da duruma şaşırmış ve anlam verememiş olmalı ki işler bu kadar kolay yürümüş. Kıvanç Bosuter, Pulsar haritası için Voyager’ın hikâyesini iyice öğrendiklerini anlatıyor; “Kriztalize’nin kapak tasarımında, SETI Başkanı, Astronom ve Fizikçi, ünlü Drake denkleminin yaratıcısı Dr. Frank Drake tarafından tasarlanan ‘Pulsar Map’ isimli haritayı kullanmak harika bir tecrübeydi. NASA tarafından uzaya fırlatılan Pioneer 10, Pioneer 11, Voyager 2 ve şu an için evrendeki insan yapımı en uzak cisim olan Voyager 1 adlı uzay aracı üstündeki ‘golden disc’de (altın plak) dünyayı bulmak için güneş sistemimizi gösteren Pulsar haritasını taşıyor”.

Bilim, teknoloji ve umut

Yıldız figürünün onlardaki anlamı nereden geliyor? Grubun ortak cevabı: “Popüler bilim, insan ve teknolojinin bir ortak paydada buluşması ve umut”. Elbette yıldızlar insanların ruh atmosferinde pek çok yere işaret ediyor. Kimi için ulaşılmazlık, kimi için bilim kurgu, kimi içinde romantizmin kapısını açıyor. Metafor dünyası için kaçırılmayacak bir anahtar. Nem üyelerini en çok şaşırtan ise yıldızların kalp atışlarının olduğunu öğrenmeleri olmuş. Evet, yıldızlar doğar, büyür, ölür. Radyo teleskoplarıyla da doğumlarından itibaren duyulan impulslar yayarlar. Bu da onların kalp atışlarıdır. Dönelim Nem’in yeni albümüne... “Kristalize”nın çıkış parçası “Gölgeler Kırılırken” iyi bir seçim. Federico Garcia Lorca’nın ünlü “Clamor” şiirinin adaptasyonu daha önce Mahir Günşıray öncülüğünde AKM’de düzenlenen Lorca Divanın’da seslendirilen “Yas Çanları” da albümün öne çıkan diğer parçası. Grubun ilk albümü “Güneşte Yalnız” çok içe dönüktü. “Kristalize” daha açık ve sosyal bir albüm. Üzerine ışık tuttuğunuzda parlıyor, yansıtıyor. Grup üyelerinin dediği gibi, yüzümüzde beliren kocaman bir gülüşün açamayacağı kapı yok. İşte müziklerinde yakalamaya çalıştıkları bu.