Nuri Bilge Ceylan'a ödül

Festival programında yer alan filmi büyük ilgi gören Ceylan, filmde rol alan oyuncu Ercan Kesal ile birlikte düzenlenen basın toplantısında film yapımında benimsediği çalışma tarzı konusunda bilgi verdi.

"Filmlerimde izleyicileri daha yavaş tempoda yaşamaya davet etmeye çalışıyorum" diyen Ceylan, "Gerçek hayatın tempolu ritmi yüzünden bazı gerçekleri göremeye biliriz. Ekranda tempoyu düşürerek başka bir realiteyi elde etmeye çalıştım. Bu film bazı izleyicilere sıkıntılı gelebilir, ancak sıkıntı da yaşamın bir parçasıdır" ifadesini kullandı.
Her senaryonun yazılmasının güçlükle başladığını itiraf eden Ceylan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Senaryolarımı nasıl yazmaya başladığımı ben de bilmiyorum. Her seferinde işin başındayken, umutsuz olurum. Hiç bir şey çıkmayacağını düşünüyorum, adeta ne yaptığımı bilmiyorum. Ancak sonunda birden bire karşıma hazır senaryo çıkar. Çünkü tamamen içgüdülerime dayalı çalışırım. O ana kadar bildiğim her şeyi bir yana bırakıp, olayların kendi akışına bırakıyorum."

Balkan veya Türk sineması bağlamında sınıflandırılabilecek yönetmenlerden olmadığını söyleyen Ceylan, "tüm insanların birbirinden farklı olduklarını düşünerek, her bir insanda onu diğerlerinden farklı kılan özelliklerini bulmaya çalıştığını" kaydetti.

"Yaşamı anlamsız olduğunu" düşündüğünü dile getiren Ceylan, "Sanat yoluyla yaşamın anlamını aramaya, hatta vermeye çalışıyorum. Ve böylece hayatta kalabiliyorum" ifadelerini kullandı.

Dizi film de çeken bir çok yönetmenden farklı olarak kendisinin dizi film çekmeye niyeti olmadığını kaydeden Ceylan, şunları söyledi:

"Ahlaki açıdan dizi film çekilmesinde sorun görmüyorum. Bir çok film yönetmeni dizi de yapmıştır. Ancak benim çekebileceğim diziyi bir kere kimse izlemez. Demek ki çok para kaybederim. Türkiye'de bir haftada 90 dakikalık dizi bölümü çekilirken, ben o bölümü bir yılda çekerim. Dolayısıyla bu görev bana göre değil."

Nuri Bilge Ceylan, Türk basınına yaptığı açıklamada da Balkanlar'daki insanların ruhunu sevdiğini söyledi. Ceylan, "Benim melankolik yapıma daha yakın bir ruh yapısı bu. Buralarda insanların okuma alışkanlıkları çok daha fazla. Alışık olmadığımız bir genel altyapı var" diye konuştu.