'O sosyoloğu işte bu üniversiteler yetiştirdi!'

Çerkezköy Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü'nü ziyaret eden Kılıçdaroğlu, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, çözüm süreciyle ilgili soru üzerine, sürece ilişkin bugüne kadar iktidar tarafından kamuoyuna yeterli bilgi verilmediğini, herkesin ne olacağını merakla ve kaygıyla beklediğini söyledi.

Vatandaşların kuşkularının giderilmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bunu da siyasi otoritenin, yani AKP hükümetinin yapması gerektiğini dile getirdi.

Kılıçdaroğlu, hükümetin konuyla ilgili kendilerine bir şey söylemediğini, bunun da bir demokrasi sorunu olduğuna inandıklarını ifade ederek, bir grup toplantısında 16 madde halinde demokrasi ve özgürlüklere ilişkin bir açıklama yaptıklarını hatırlattı.

"Türkiye, demokrasi açısından sürekli ivme kaybediyor"

Kılıçdaroğlu, tutuklu milletvekillerinin durumuna da değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Siz darbe yasalarının arkasına saklanıp demokrasicilik oynarsanız bu doğru bir davranış değildir. Bu, halkı aldatmaktır. Biz bu ülkede demokrasi istiyoruz. 'Batıda özgür medya var da doğuda özgür medya yok' diye bir şey söylemiyorum. Böyle bir şey yok. Türkiye'de medya özgürlüğü yok. Sayın Başbakan herhangi bir köşe yazarını telefon edip işinden attırabiliyor. Avrupa Birliği raporlarına, Amerika'da yayınlanan raporlara bakın, Türkiye demokrasi açısından sürekli ivme kaybediyor. Dönüp bize, 'Siz barışa karşı mısınız?' diye soruyorlar. Neden barışa karşı olalım? Bu ülkede 76 milyon yaşıyorsa hepsi de barışı ister. Sayın Başbakan, 'PKK, silahını bırakıp yurt dışına çıkacak' diyor, çıksın. 'Biz hiçbir pazarlık yapmadık' diyor. Peki bizden, CHP'den ne istiyorsunuz? Sürece girsin... Bilmediğimiz sürece nasıl gireceğiz? Medya sistemli olarak CHP'nin üzerine geliyor, 'Sürece destek verin' diye. İyi de bilmediğimiz sürece nasıl destek vereceğiz?"

Çözüm süreci için iktidar partisine kredi açtıklarını, ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendilerine "Bizim sizin kredinize ihtiyacımız yok" dediğini ve kaba bir dil kullandığını aktaran Kılıçdaroğlu, medyanın, CHP'ye "Sürece neden destek vermiyorsunuz?" sorusu yerine, Başbakan Erdoğan'a bu ifadeleri neden kullandığını sorması gerektiğini kaydetti.

Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakanın bu ülkede demokrasiyi istediği konusunda endişe taşıyorum. Demokrasi farklı bir şeydir. Özgürlükle beraber taçlanır" diyerek, medya özgürlüğünün kısıtlanmasının halkın haber alma özgürlüğünü engellediğini dile getirdi.

Otistik çocukların ateist olduğu söylemine

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, iş adamlarının, demokrasinin olduğu yerde üretim yaptığını belirterek, bilimin de o ülkelerde geliştiğini anlattı.

Türkiye'deki üniversitelerin ülkeyi çağdaş uygarlığa taşıyamayacağını savunan Kılıçdaroğlu, "(Otistik çocukların ateist olduğu iddiası) Düşünebiliyor musunuz O üniversitelerin yetiştirdiği bir sosyoloğun daha iki gün önce engelli çocuklarla ilgili kullandığı ifadeleri? Aklı başında olan bir insanın o ifadeleri kabul etmesi mümkün mü? O insanı kim yetiştirdi? İşte bu üniversiteler yetiştirdi" diye konuştu.

"Geçen yıl da 23 Nisan resepsiyonuna katıldık"

Kılıçdaroğlu, "Uzun bir aradan sonra ilk kez resepsiyona katıldınız. Karar değişikliğinizin sebebi nedir" sorusuna karşılık, "Yanlış hatırlamıyorsam geçen yıl da katılıştım meclisteki resepsiyona. 23 Nisan 1920'de kurulan TBMM'nin resepsiyonuna neden katılmayayım? Geçen yıl da yanlış hatırlamıyorsam katıldık 23 Nisan resepsiyonuna" dedi.

"Terör örgütü hiçbir şey istemeden silah bırakıp çıkar mı?"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çerkezköy ile Çorlu Ticaret ve Sanayi odalarını, Vatan Kablo Fabrikası'nı ziyaret etti, Çorlu Belediyesi Aşevi'ni hizmete açtı.

Kılıçdaroğlu, partisinin İş Dünyası Diyalog ve Dayanışma Birimi'nce organize edilen Tekirdağ ziyaretleri çerçevesinde Çerkezköy Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü'nden sonra Çerkezköy Sanayi ve Ticaret Odası'na geldi.

Oda Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Ali Tever ve Yönetim Kurulu üyelerince karşılanan Kılıçdaroğlu, buradakilerle bir süre görüştü.

Oda üyeleriyle bir süre sohbet eden Kılıçdaroğlu, buradaki konuşmasında, sanayicinin yaptığı görevi kamu görevi olarak gördüklerini, istihdam yaratmanın çok önemli olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, Çerkezköy'ün süreç içerisinde daha da büyüyeceğini kaydederek, sağlıklı bir kent planlamasının sağlanması ve yeşil alanların fazla olması gerektiğini, dünya genelinde doğaya saygının ilerlediğini ifade etti.

Ergene Havzası'ndaki kirliliğe ve sorunlara ilişkin hükümetin ve CHP'nin bölgedeki milletvekillerinin çalışmalarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Ergene, bu bölgenin çözülmesi gereken temel sorunlarından bir tanesi. Ben kaynağını da gördüm. O kadar güzel ve berrak bir nehir ki orası. Fakat sonraki bölümü gerçekten simsiyah bir su. Bunun mutlaka temizlenmesi gerekiyor" dedi.

Kılıçdaroğlu, geçen yasama döneminde CHP'li milletvekillerinin Ergene Havzası'na ilişkin bir araştırma önergesi verdiğini ve bu önergenin parlamentoda görüşüldüğünü aktararak, önergede alınması gereken önlemlerin yer aldığını ancak bugüne kadar bir önlem alınmadığını söyledi.

"Barış sürecindeki muhalefet ve iktidar arasındaki çelişki basına yansıdığı için ticaret erbabı olarak bizlere kararsızlık yansıyor ve ticareti de engelliyor. Ne olacak diye beklenti var. Kamuoyunun bilmediği bir şeyler mi var?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, "Kamuoyu ne biliyor ki" ifadesini kullandı.

Sorunun da kamuoyunun bilgilendirilmemesinden kaynaklandığını ifade eden Kılıçdaroğlu, süreci bilmediklerini kaydetti.

Kılıçdaroğlu, "Tedirginlik, güvensizlik mi var?" sorusuna karşılık, "Eğer siz valiliklerin tabelasından T.C ibaresini kaldırırsanız kaygı ortaya çıkar. Ben kaygılanmayacağım, bu ülkenin sokaktaki vatandaşı kaygılanmayacak da kim kaygılanacak? Terörle ilgili sayın Başbakan hangi açıklamayı yaptı da sonunda doğru çıktı?" yanıtını verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Oslo ve İmralı görüşmelerine ilişkin daha önceki sözlerini hatırlatan Kılıçaroğlu, "Şimdi de 'pazarlık yok' diyor. Siz pazarlık olmadığına inanıyor musunuz? Artı, terör örgütü hiçbir şey istemeden silah bırakıp çıkar mı?" diye konuştu.

"Trakya'dan Adapazarı'na hep beraber düşünmeliyiz"

Çorlu'daki Vatan Kablo Fabrikası'nı ve üretim ünitelerini gezerek yetkililerden bilgi alan Kılıçdaroğlu, buradaki işçilerle sohbet etti.

Kılıçdaroğlu, daha sonra Çorlu Sanayi ve Ticaret Odası'nı ziyaret etti.

Burada, Oda Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Güleroğlu ve Yönetim Kurulu üyeleriyle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, odayla ilgili yapılan sunumu dinledi.

Çorlu'nun sanayisinin geliştiğini, insan kalitesi olduğunu ve doğaya saygının bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ilçenin üniversite talebinin haklı olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, Çorlu'nun tek başına değil de Trakya'dan Adapazarı'na kadar olan kısmın hep beraber düşünülmesi gerektiğini ifade ederek, bu bölgenin ortak politika üretilmesi gereken bir alan olduğunu vurguladı.

Ulaşımı, sanayiyi bu bağlamda düşünmek gerektiğini aktaran Kılıçdaroğlu, önlemin sadece Çorlu için alınması halinde İstanbul'da, sadece İstanbul için alınması halinde de Adapazarı'nda, Kocaeli'de tıkanılacağını dile getirdi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"50 yılı düşünerek planlarımızı yapmak zorundayız. Çünkü çocuklarımıza daha güzel bir Çorlu, İstanbul, Adapazarı, Sakarya bırakmak zorundayız. Eğer böyle düşünebilirsek, o zaman göreceksiniz ki Çorlu'nun da Adapazarı'nın da ihtiyaçları büyük oranda giderilmiş olacak. Sanayiyi artık klasik sanayinin ötesinde düşünmemiz gerekiyor. Bilimle ilerlemeyen, teknolojiyi bir araya getirmeyen bir sanayinin dünya ile rekabet şansı yoktur. Bilgiyi mutlaka sanayide kullanmak zorundayız. Bu nedenle başkanların Çorlu'ya üniversite istemeleri, bunu tanımlayarak ileri teknoloji üniversitesi istemeleri benim de son derece saygıyla karşıladığım bir talepti. Keşke bütün illerimiz ileri teknolojiye dönük bu tür talepleri sürekli yineleyebilseler. Burada veya başka bir yerde ileri teknoloji üniversitesi kurulabilirse, sanayinin nitelikli, katma değeri yüksek ürünler ürettiğini, Türkiye'nin hem dünyadaki saygınlığının pekiştiğini göreceğiz hem de Türkiye sanayi açısından dünyada daha iyi bir konumda olacak."

Kayıt dışı ekonomiye de değinen Kılıçdaroğlu, kayıt dışıyla mücadele edilirken sermayenin ürkütülmemesi gerektiğini söyledi. Hiç kimsenin kayıt dışının içerisinde gönüllü olarak bulunmayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu kişileri kayıt dışına iten nedenlerin incelenmesinin şart olduğunu kaydetti.

Sefer tasına yemek koydu

Kılıçdaroğlu, daha sonra Çorlu Belediyesi Aşevi'ne gelerek, hafta içi hizmet vermeye başlayan binanın açılış kurdelesini kesti.

Açılıştan sonra binayı gezen Kılıçdaroğlu'na, Çorlu Belediye Başkanı Ünal Baysan aşevi hakkında bilgi verdi.

Kılıçdaroğlu, burada, bir aileye gönderilecek sefer tasına yemek koydu.

Kemal Kılıçdaroğlu'na ziyaretlerinde, CHP genel başkan yardımcıları Erdoğan Toprak, Faik Öztrak, Umut Oran, bölge milletvekilleri ve belediye başkanları eşlik etti.