"Onlara söz söylenmesini doğru bulmuyorum"

SHP Genel Sekreteri Ahmet Abakay, SHP Genel Başkanı Hüseyin Ergün’ün görüşlerinin partide, MYK’de, Parti Meclisi’nde, il ve ilçe örgütlerinde büyük şaşkınlık yarattığını ifade ederek, Genel Başkan’ın görüşlerinin SHP’nin 2. Olağanüstü Kurultayı’nda yayımladıkları bildirgedeki ilkelerle de uyuşmadığını vurguladı.

Abakay, Ergün’ün solu darbeyi desteklemekle suçladığını, darbeyi destekleyen kişilerin olabileceğini, ancak tüm solu darbe destekçisi gibi göstermenin kabul edilemez bir tutum olduğunu belirterek bu tutumun sol bir partinin genel başkanına yakışmadığını vurguladı.

“Denizleri, Mahirleri MİT ajanı gibi göstermek kabul edilemez"

Ergün’ün söyleşide “ 'MİT falan bizim bu kadar içimizde. Ne oluyoruz’ diye sordum. Mahir de bana, ‘Biz güçlü bir siyasi hareketiz. Elbette MİT de bizimle ilişki kuracak’ dedi” sözleriyle Deniz Gezmiş'leri, Mahir Çayan’ları MİT ajanı gibi gösterdiğini ifade eden Abakay, “Bu kabul edilemez. Devrimci gençlik önderlerini MİT’çi gibi ilan etmek ne benim haddim, ne solda gözüken başkasının haddidir. Bunlar yurtsever ideal ve amaçlarla yaşamını feda eden, şanıyla şerefiyle tarihte yerini almış saygın insanlardır. Üstelik onlar yaşamıyorlar ve cevap verme hakları da yok. Onları savunmak da bu durumda bana düşüyor. Onlara söz söylenmesini doğru bulmuyorum” diye konuştu.

Ergün’ün memurların da türban takabileceği yönündeki açıklamalarına ise Abakay, “Üniversitede türban yasağını ben de savunmuyorum. Ama o diyor ki, memurlar da türban takabilirler. Bu AKP politikasıdır, bunu AKP savunabilir ama solda olan birisinin savunması mümkün değil çünkü türbanlı memurun bir adım ötesi çarşaflı memurdur. Bu sol bir partide savunulacak bir şey değildir. Bu anlayışı genel olarak bakıldığında AKP’ye yakın bir görüş olarak görüyorum. CHP’yi eleştirmek için de AKP’ye yaklaşmak gerekmez” sözleriyle tepki gösterdi.

“AKP özgürlükçü değil gerici bir partidir”

Ergün’ün AKP’yi özgürlükçü olarak değerlendirmesinin partinin anlayışına aykırı bir görüş olduğunu dile getiren Abakay, “AKP’yi özgürlükçü değil gerici bir parti olarak görüyorum. Bir partinin özgürlükçü bir parti olması için darbecileri koruyan Anayasa’nın geçici maddelerini gündeme getirmesi lazımdı. Yüzde 10 barajının kaldırılmasını, zorunlu din derslerinin kaldırılmasını, sendikal hak ve özgürlükleri, Terörle Mücadele Yasası’nın yürürlükten kaldırılmasını, 301’in kaldırılmasını gündeme getirmeyen, bir parti özgürlükçü bir parti olamaz. Bu partiyi övmek de sol bir partinin görevi değildir. AKP’yi bu kadar neden övdüğünü de anlayabilmiş değilim” diye konuştu.
 

“Solculuk serbest piyasacılık değildir"

Ergün’ün “Sol liberalliği, piyasa ekonomisini içerir” sözlerinin de kabul edilemez olduğunu kaydeden Abakay, şunları söyledi:
“Solculuk serbest piyasacılık nedeniyle ezilen halka ekonomik olarak alternatif sunan bir siyasal görüştür. Solculuğun temelinde asla serbest piyasacılık yoktur. Tam tersine serbest piyasacığın altında ezilen halka umut vaad eden farklı bir ekonomik alternatif sunar. SHP emek öncelikli demokratik bir siyasal harekettir. SHP’nin öncelikli siyasal tercihi de bu kesimlerde vardır. Bu açıklamalar parti programına da ters düşüyor.”
 

“Başkan'ın sözleri sol birlikteliğe engel olacak sözler"

Ergün’ün, SHP’nin Yeni Demokrasi Hareketi’nin (YDH) bir yansıması olduğuna ilişkin görüşlerinin de doğru olmadığını vurgulayan Abakay, Ergün’ün açıklamalarının sol birlikteliğe de engel olacak sözler olduğunu söyledi. Abakay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Alevilerin, devrimci geleneğe sahip çıkanların bu açıklama karşısında duraksadıklarını tahmin etmek zor değil, ‘Biz kiminle işbirliği yapıyoruz?’ diye. Ama partimizin MYK’sı ve PM’si bunları görüşecek, partimizin gündeminde bu birleşme var zaten. Ama başkanın açıklamaları burada bir olumsuzluk yaratıyor. Sen devrimci gelenekle köprüleri atarsan, sendikal hareketi teknoloji özürlüsü diye köprüleri atarsan bu çağdaş soldaki buluşmaya engeller de çıkarır ama partimiz bu görüşte olmadığı için birliği, dayanışmayı parti olarak sürdüreceğiz, birlikte hareket edeceğimiz yapılarla, dostlarla görüşmelerimiz devam edecek. Devrimci, demokrat, sosyalist, sosyaldemokrat, ilerici, aydın tüm dost yapı ve kurumlar bu görüşlerin partimizin görüşleri olmadığını bilmelidir ve umutsuzluğa kapılmamalıdır.”