Onları Tanırsınız

Onlar için dilimizde yeni yeni sözcükler, kavramlar türetilmiştir. “Yanaşma, yalaka, yurtsevmez, liboş, tetikçi, iliştirili gazeteci” vb.

Sakallı-sakalsız tontonlardır. Yüzlerini ezberlemişsinizdir. Açık oturumlara daha çok onlar çağrılıdırlar. Aralarında bir de oturumların “vazgeçilmezi” ciyak ciyak öten sarışın bülbülleri vardır.

Oturuma katılan yurtsever, namuslu, gerçek gazetecilere saldırır dururlar.

Kiminin adlarının önünde Prof. sanı vardır. “Atatürk diktatördü” derler, “Demokrasiyi niye getirmedi” gibi ahmakça sözler ederler.

İndirin maskelerini, kimilerinin altından dönek baba portreleri çıkar.

Avrupa’ya, AB toplantılarına konuşmacı olarak davet edilirler. Mustafa Kemal’in laik Cumhuriyetine ne denli saldırırlarsa, ceplerine konan zarflar o denli şişkin olur.

Demokrasi âşığıdırlar(!). Bir meslektaşları, ne ile suçlandığını bilmeden 9 aydır içerdedir, çıtları çıkmaz.

“Oh olsun” diyecek kadar alçalmışlardır. Amerikancıdırlar. Irak’ta öldürülen 1.5 milyon insan onları ırgalamaz!

AB kapısına bağlanmış, içeri alınmayan ve alınmayacak olan bir ülkenin örselenen onuru karşısında duyarsızdırlar.

Dönektirler aile boyu. Kara Kemal bunların yanında masum kalır.