"Önyargılar Türkiye'yi 'öteki' yapıyor"
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye-AB katılım sürecinin başarılı bir şekilde yürütüldüğünü söylemek imkansız. Tarihi önyargılar, Türkiye'nin bir ortak değil, aksine 'öteki' olarak değerlendirilmesine neden oluyor"dedi. İktisadi Kalkınma Vakfı, AB-Türkiye ilişkilerinin temelini oluşturan Ankara Anlaşması'nın imzalanmasının 45. yılı dolayısıyla bir panel düzenledi.
“Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki İlişkiler”in değerlendirildiği panele TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanı Prof Dr. Haluk Kabaalioğlu, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Marc Pierini, AB Genel Sekreteri Büyükelçi Oğuz Demiralp ve Avrupa Parlamentosu Üyesi Nirj Deva katıldı.
Panelde konuşan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Ankara Anlaşması’nın, çok geniş bir vizyonun ürünü olduğunu belirterek, “Anlaşma AB ülkelerinin olduğu gibi, Türkiye’nin hükümetlerinin de, Avrupa kıtası ve dünya için geliştirdikleri vizyonu ortaya koymuştu, ancak anlaşmada ortaya konulan vizyon, anlaşmanın uygulanmasında ortadan kalktı” dedi. Hisarcıklıoğlu, Anlaşmanın gümrük birliğinin yanında işçilerin ve hizmetlerin serbest dolaşımını da öngördüğünü, ancak bu alanda mesafe alınamadığını vurgulayarak, “Türk işçiler, işverenler, esnaf, öğrenci, sanatçı, medya mensupları, kısaca kamu bürokratlarının dışındaki insanlar vize engeliyle karşı karşıya kaldı” dedi. Vize konusundaki yaklaşımın, Türkiye ile AB’nin hala ortak olamadığını ortaya koyduğunu ifade eden Hisarcıklığoğlu, “Tarihi önyargılar, Türkiye’nin bir ortak değil, aksine hala “öteki” olarak değerlendirilmesine neden oluyor. Oysa, biz her alanda ortak olmalıyız, maalesef halen AB’de ortaklık denilince, belli çevrelerin aklına “imtiyazlı ortaklık” geliyor” dedi.
“AB’ye üyelik sadece masa başı öüzakerelerde gerçekleşemez"
“Avrupa Birliği katılım süreci, Türkiye için çok ciddi bir dönüşümü getiriyor. Bizim üyelerimiz de bu dönüşümün hem kaybedenleri hem de kazananları arasında olacak” diyen Hisarcıklıoğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye’nin tempolu ekonomik büyümesi olmadan, istihdam piyasasındaki kadın nüfus oranı yüzde 25’lerden yüzde 50’lere çıkmadan, genç nüfusa gerekli imkanlar sağlanmadan, AB ortalamasının çok üstünde olan tarımsal nüfus için imalat ve hizmet sektöründe istihdam imkanı oluşturulmadan masa başı müzakerelerle, AB’ye katılım sürecinin başarılı olmasını kimse beklemesin. Türkiye-AB katılım sürecinin başarılı bir şekilde yürütüldüğünü söylemek mümkün değil. Bu süreci, bir türlü gündemimizin en öncelikli konusu haline getiremiyoruz. Reformları, kendi halkımız için yaptığımızı unutuyoruz.”
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı