ÖSYM ile ilgili yasa teklifi görüşülüyor

Genel Kurul'da, gündem dışı konuşmaların ardından BDP'nin ''TSK'da yaşanan kuşkulu asker ölümleriyle'' ilgili araştırma önergesinin bugün ele alınması önerisi görüşüldü.
BDP Tunceli Milletvekili Şerafettin Halis, 2007 yılından sonra ''kuşkulu asker ölümlerinin'' arttığını ve hepsine ''kaza, intihar, eğitim zayiatı'' dendiğini savundu. Halis, ''Biz, bunların intihar olmadığını daha önce de söyledik'' dedi. Şırnak'ta bir subayın atış talimine ilişkin görüntülerin dünden beri yayımlandığını belirten Halis, ''İnsanın kanını donduran görüntüler. Bu halkın çocuklarının askerde değeri yok'' diye konuştu. Halis, ''kuşkulu asker ölümlerinin alabildiğine devam ettiğini ve yapılan bir şeyin olmadığını'' öne sürdü.

BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, aynı görüntülere ilişkin, ''Ülkemizde böyle bir uygulama varsa bu olağan bir durumdur'' dedi. Yıldız, şunları söyledi: ''Askerde padişahlarınkinden daha beter bir emir kulu anlayışı var. Kapalı bir kutu, bir egemenlik sistemi. Devletin ayrı bir alanı. Sorgulanmayan alanı. Ne harcamasını ne cinayetini ne darbe yapmasını sorgulayabiliyoruz. Çağdışı bir yapılanma. Kuşkulu asker ölümlerinin Meclis'te tartışılması lazım.''

MHP Adana Milletvekili Kürşat Atılgan, TSK'nın Meclis kürsüsünden konuşma yetkisinin olmadığını belirterek, ''Bu görev hükümetindir. TSK'yı yıpratmayı kendisine hedef seçenler görevini iyi yapıyor ama görevi yapmayanları göreve davet ediyorum'' dedi. Atılgan, TSK'de intihar vakalarının azaldığını belirterek, bunları hükümetin istatistiki bilgilerle açıklaması gerektiğini dile getirdi. Atılgan, bir subayın atış talimine ilişkin görüntülerle ilgili olarak, ''Soruşturma açılmıştır. Oradaki silah arkadaşlığının, özel kuvvetlerde birbirine güvenin, komutana güvenin bir aracı gibi bir eğitim usulüdür o. Yanlış bir usuldur belki kabul ediyorum ama uç bir eğitim örneğini ve birbirine güveni pekiştiren özel kuvvetlerin eğitim aracını bu kürsüden gelip TSK'yı yıpratmak amaçlı kullanılmasına cevap vermesi gereken hükümettir'' dedi.

Yıldız, tekrar söz alarak, ''Burası TBMM. Hiç kimse bu halkın iradesinden daha üstün değildir'' diye konuştu. BDP'nin önerisi reddedildi. Daha sonra ÖSYM'yi ''Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'' adıyla yeniden yapılandıran yasa teklifinin görüşülmesine geçildi.

Kanun teklifinin görüşmeleri sürüyor

TBMM Genel Kurulunda, ÖSYM'nin yeniden yapılandırılmasını öngören kanun teklifinin görüşmeleri sürüyor. Milletvekilleri, ''temel'' kanun olarak iki bölüm halinde görüşülen teklifin 1. bölümünde yer alan maddelerle ilgili verdikleri önergeler hakkında söz aldı.
CHP İstanbul Milletvekili Sacid Yıldız, teklifle, ÖSYM'nin, geniş yetkilerle donatılmış bir kurum haline getirildiğini, kadrolaşmanın önünün açıldığını söyledi. Yıldız, ÖSYM'nin son dönemde şeffaflıktan uzaklaşmaya başladığını, YÖK'ün kapalı tavrının, ÖSYM tarafından da benimsendiğini öne sürdü.

CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel, ''YÖK'ten yakınan, kaldırılmasını savunan AKP değil miydi? YÖK, ne zaman belli zihniyetteki kişilerce yönetilmeye başlandı, eleştiriler de sona erdi'' dedi. CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal, teklifte öngörülenin aksine, ÖSYM'nin mal ve hizmet alımının Kamu İhale Kanunu kapsamına alınmasını istedi. CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, teklifle, ÖSYM'nin, olağanüstü yetkilerde donatıldığını, kadrolarının yeniden oluşturulduğunu, Kamu İhale Kanunu'nun dışına çıkarıldığını belirterek, ''Bu tam bir kadrolaşma, denetimden kaçma'' diye konuştu.

MHP Mersin Milletvekili Akif Akkuş, 7 kişiden oluşan ÖSYM Yönetim Kurulu'nun 9'a çıkarılmasını önerdi. Genel Kurulda, AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ve arkadaşlarının imzasıyla verilen, sınavlarda görev yapacak personele yapılan ödemelerle ilgili önerge kabul edildi. Önergeyle, personelin ayda 60 saati geçmemek üzere mesai yapabileceğine ilişkin fıkra, tekliften çıkarıldı. Ayrıca başkan ve başkan yardımcıları, kadroları karşılık gösterilerek çalıştırılanlar ile ilgili hüküm gereğince görevlendirilenlere sınav ücreti ödenmeyecek.