ÖSYM'nin gidişatı

Başkanvekili Güldal Mumcu başkanlığında toplanan TBMM Genel Kurulu'nda, 3 milletvekili gündemdışı söz aldı.

ÖSYM'nin yaptığı sınavlar hakkında gündemdışı konuşan CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, milletvekillerinden her konuda bir çok talepte bulunanyurttaşların  sadece, üniversiteye giriş sınavında torpil istemediğini söyledi. Bunun ÖSYM'ye duyulan güvenden kaynaklandığını dile getiren İnce, bu güvenin yitirilmemesi gerektiğini söyledi.

İnce, ÖSYM Başkanının geleceğinin, YÖK Başkanının iki dudağı arasında olduğunu öne sürerek, bir an önce ÖSYM Kanunu'nun çıkarılması gerektiğini kaydetti.

Kurumda, 280'i kadrolu, 38'i sözleşmeli toplam 318 personel çalıştığını ifade eden Muharrem İnce, ÖSYM Başkanının maaşının 525 lira olmasını eleştirdi. CHP'li İnce, ÖSYM Başkanı hariç, kurumdaki en üst düzey bürokratın maaşının da bin 650 lira olduğunu bildirdi.

İnce, eski Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'in maaşının ayda 230 milyar lira olduğunu kaydederek, ''ÖSYM personelinin tümünün bir yılda aldığı parayı, Fatih Terim tek başına 2 yılda alıyor'' dedi.

Kurumun 2007 yılı gelirlerinin 163 milyon lira, giderlerinin ise 112 milyon lira olarak gerçekleştiğini ve böylece 51 milyon lira fazla verdiğini belirten İnce, ''Kurum, 2008'de 8 milyon lira açık vermiş. (AKP'ye) Çünkü 2008'de ÖSYM'nin mali yapısını bozdunuz. Çıkardığınız kanunla ÖSYM'nin parasını YÖK'e aktardınız'' diye konuştu.
Muharrem İnce, şöyle konuştu:
''ÖSYM'ye olan güven yok olursa, sarsıntıya uğrarsa tuz kokmuş demektir. Kurumun yıpratılmaması gerekir. ÖSYM'yi ele geçirerek başarısız birini başarılı kılmak haksızlıktır. YÖK'e, partinizden aday olmuş birini atayabilirsiniz, doktorunuzu rektör yapabilirsiniz. Ama ÖSYM teknik bir kurumdur, burayı bir bozarsanız... Mali yönden bozdunuz ama güvenilirlik, saygınlık yönünden de bozarsanız çok tehlikeli bir gelişme olur. Kaymakam sınavında ilk 20'ye giren kaymakam adaylarından 16'sı mülakatta kaybediyorsa, akla şu soru gelir: 'Kadrolaşmada hızımızı alamadık, genel müdürler, müsteşarlar bizi kesmedi, işi başından halledelim, sınavlarda bizim adamlara soruları önceden verelim' mantığı çok tehlikeli bir mantıktır. ÖSYM'de gidişat oraya doğrudur.'

"Silivri'de dava görülüyor gibi yapılarak..."

CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe de ''siyasi iktidarın yargı bağımsızlığını ve hukuk devletini zedeleyici tutum ve davranışlar içerisinde olduğu'' konusunda yaptığı gündemdışı konuşmada, yargıya olan güveni zedeleyici eylemlerin, hukuk kuralları içerisine çekilmeye çalışıldığını iddia etti.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin Meclis tarafından seçilmek istenmesinin buna örnek olduğunu ifade eden Ünlütepe, ''Yargı reformu yandaş yargı yaratmak için hazırlanmıştır, oysaki bunun tam tersi olması gerekir'' dedi.

Tüm mahkemelerin duruşmaları adliye binalarında yapılırken, Ergenekon davası duruşmalarının Silivri Cezaevi'nde oluşturulan mahkemede yapıldığını kaydeden Ünlütepe, ''Duruşmaları cezaevinde yapılan başka bir yargılama var mı? Burada hukuk ihlal ediliyor. Duruşmalar şehre 60 kilometre uzaklıktaki yerde yapılarak halkın katılımı engelleniyor, açık yargılama yapılmıyor. Silivri'de dava görülüyor gibi yapılarak görülmemesi sağlanıyor'' diye konuştu.

Halil Ünlütepe, Türkiye'nin bu dava sonucunda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde açılacak davalarda çok yüksek tazminat ödemekle karşı karşıya kalabileceğini ifade etti.

Özürlülerin temel hak ve özgürlükleri konusunda gündemdışı konuşan AKP İstanbul Milletvekili Lokman Ayva ise özürlülerin ne yapabileceğine kendilerinin karar vermesi gerektiğini söyledi. Ayva, ''Mesela bir özürlü misafirliğe gittiğinde, çayına kaç şeker atılacağının yanındaki kişiye değil, kendisine sorulmasını ister'' dedi.