Özcan, AKP'den istifa etti

Ankara Milletvekili Zekai Özcan, sert eleştiriler yönelterek AKP'den istifa etti. AKP'nin Meclis'teki sandalye sayısı 336'ya düştü. Özcan "AKP kimsesizlerin kimsesi olmak yerine dindar ve yoksul Anadolu insanının hislerini istismar etti" dedi.

Özcan, AKP'den istifa etti
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 12.04.2010 - 10:57

Ankara Milletvekili Zekai Özcan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısıyla, AKP'den istifa ettiğini açıkladı. Basın toplantısında, Alper ve Alparslan isimli iki oğlu da Özcan'ın yanında oturdu. İstifa gerekçelerini içeren 12 sayfalık metnini okuyan Özcan "Zamanın Genelkurmay Başkanı'nın AK Parti hükümetine demokrasi dışı verdiği e-muhtırayı ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde ortaya çıkan 367 krizini de çok iyi kullanan AK Parti, bu mağdur rolüyle girdiği Temmuz 2007 erken seçiminde yüzde 47 gibi yüksek bir oy alarak tekrar iktidara gelmiştir" dedi. Ekonomiye ilişkin eleştirilerde bulunan Özcan AKP'yi, kimsesizlerin kimsesi olmak yerine, 'mazlum, dindar, muhafazakar ve yoksul Anadolu insanının hisleri'ni istismar ederek ekonomik çöküşü örtmeye çalışmakla suçladı. Konuşmasında demokratik açılımı da eleştiren Özcan, etnik vurgu ile başlatılan açılım projesinin Habur'da adalet duygusunu kanatıp kabul edilemez PKK şovlarına dönüştüğünü söyledi. AKP'nin ancak o zaman frene basıp vites değiştirmek zorunda kaldığını ifade eden Özcan, "Hükümet yetkilileri ve otoriteleri, çözmekle yükümlü oldukları kendi toplumlarının sorunlarını kendileri bilmiyor da bunları seyrettikleri sinema filmlerinden öğrenmeleri gerektiğini ifade ediyorlarsa, o hükümetin o toplumu ne hale getireceğini söylemeye gerek var mı" dedi. Milletin aidiyet bağını temsil eden Türk kavramının etnik kimlik olarak sayılmaya başlandığını kaydeden Özcan, Cumhuriyet tarihinde sorumluluk sahibi hiç kimsenin, böyle tehlikeli, vahim bir yanlışa düşmediğini ifade etti.

 

"Başbakan ve Cumhurbaşkanı cevap vermeli"

Özcan, ordunun içinde var olan demokrasi dışı unsurları, Genelkurmay Başkanlığı'nın doğrudan kendisinin tasfiye etmesi gerektiğini dile getirdi. Geçmişte darbe düşüncesinde olduğu izlenimi veren askeri personelin, sicil ve disiplin yönünden değerlendirilmek suretiyle tasfiye edilmesi ve önlerinin kesilmesi gerektiğini kaydeden Özcan şunları söyledi:
"Türk ordusu kirli siyasi oyunların mutlaka dışında tutulmalıdır. Demokrasiye titizlikle bağlı ve siyasi söylemlerden uzak olarak asli görevinden ayrılmamalıdır. Ne kendisi siyasete bulaşıyor izlenimi vermeli, ne de kendisi üzerinden siyaset yapılmasına imkan vermelidir. PKK terör örgütü ile mücadele eden ve etmesi gereken kimi komutanlarımızın örgüt şüphesiyle tutuklanmak istenmesi ne acı ve ne kahredici bir çelişkidir. Toplumda terörle mücadele edenlerden hesap soruluyor algısının oluşmaması için acilen bu iddialar sonuçlandırılmalıdır. Görülüyor ki ordumuzu yıpratmak isteyen güçler vardır. Türk ordusunun kendisine yapılan haklı veya haksız eleştirilerin karşılıkları, Genelkurmay Başkanlığı'na cevap vermek zorunda bırakmadan, sayın Başbakan, hatta Cumhurbaşkanlığı makamınca verilmelidir."

 

"Özensiz bir Anayasa teklifi"

Özcan Anayasa değişikliğiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Hiçbir zaman 'pakete oy veririm'ya da 'vermem' demediğini kaydeden Özcan, "Cumhurbaşkanı'nı, Meclis Başkanı'nı seçerken uzlaşmayacağız. Anayasa değişikliğinde de uzlaşma ortamı oluşturmayacağız. Kimi sahte ve kopyalanmış imzalardan oluşturduğumuz dikkatsiz ve özensiz bir Anayasa teklifi hazırlayacağız ve tepkiler gelince ancak olan usulüne uygun hale getireceğiz. Tüm bu yapılanların doğru olduğunu kim söyleyebilir" diye konuştu. AKP'de herhangi bir konuya eleştiri getirdiklerinde kendilerine 'Başbakan'a yakın bir milletvekili' diyen ve ismini saklayan kişilerin tavsiyelerde bulunduğunu belirten Özcan 7 yıldır AKP teşkilatlarıyla birlikte siyaset yaptığını ve teşkilatları çok sevdiğini ifade etti. Özcan, şöyle konuştu:
"Tabanla tavan arasındaki aynı sevgi ve samimiyeti göremiyorsunuz. Çünkü tabandaki partililerin iç dünyalarında özel bir gündemleri yoktur. AK Parti içinde az da olsa çok değer verdiğim, kıymetli milletvekili arkadaşlarım da vardır. AK Parti'nin her şeyi hazmettirme politikalarının içine etnik vurgu yapılarak sürdürülen, bu bakımdan Türk milletinin ayrışmasına, ötekileşmesine sebep olabilecek demokratik açılım projesinin dahil edilmiş olmasını, yaptıkları anketlerde oylarının azalıp çoğalmasına göre de projeye yön vermekte olmalarını milli birliğimiz için çok tehlikeli ve yanlış buluyorum. Bütün bu değerlendirmelerimden sonra AK Parti saflarında siyaset yapmamın, inandığım değerlerle örtüşmediğini görüyorum. Bu sebeple çok sevdiğim, sevmeye de devam edeceğim AK Parti Ankara il ve ilçe teşkilatlarının başkanlarına ve her kademedeki bütün teşkilat mensuplarına, belediye başkanlarına ve belediye meclisleri, il genel meclisi üyelerine ve çok değerli milletvekili arkadaşlarıma kardeşlerime, dostlarına kurumsal anlamda veda ediyorum. Ancak kardeşlik-dostluk ilişkilerimi hep muhafaza edeceğimi, bu yönüyle onlardan ayrılmamın mümkün olmadığını kendilerine hatırlatmak istiyorum."

 

"Şerefli kişi Başbakan'ın yanında olmaya devam etsin"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özcan, parti yönetimiyle görüşüp görüşmediğine ilişkin bir soruya görüşmede bulunmadığını ancak arayanların olduğunu, onlarla da konuşmadığı karşılığını verdi. Ayrılması yönünde bir telkin olup olmadığı sorusuna ise Özcan tam tersi yönde telkinler olduğu yanıtını verdi. Habur'da yaşananlardan dolayı verilen gensoruya evet oyu verdiğini de hatırlatan Özcan "O zaman gruba, 'Buna benzer şeyler geldikçe tavrımı koyacağım, grubum rahatsız oluyorsa ayrılmaya hazırım' demiştim. Israrla karşı çıktılar" dedi.

Başbakan'a yakın olduğunu söyleyen bir ismin kendileri için "bunların yapacağı şerefleriyle partiden ayrılmaktır" dediğini hatırlatarak bu şerefli kişiyi makul sürede tespit edemediğini, açıklamanın da parti tarafından tekzip edilmediğini belirtti. Özcan "Ben şerefimle partiden ayrılıyorum. O şerefli kişi, şerefli bir şekilde Başbakan'ın yanında bulunmaya devam etsin" dedi.

 

"Bir başka partiye katılmak için istifa etmedim"

"MHP'ye katılmanız sözkonusu mu" şeklindeki bir soruya ise Özcan, AKP'den bir başka partiye katılmak için ayrılmadığını karşılığını verdi. Parti tabanıyla bir sorun yaşamadığını vurgulayan Özcan, parti üst yönetimiyle taban arasında bir bağlantı göremediğini belirtti. Özcan, bir kaç gün hiç konuşmayacağını, telefonlarının kapalı olacağını ve televizyon programlarına katılmayacağını da bildirdi.

 

Meclis'te sandalye dağılımı

Ankara Milletvekili Özcan'ın partisinden istifasıyla AKP'nin milletvekili sayısı 336'ya düştü, bağımsızların sayısı ise 12'ye yükseldi.

Özcan'ın istifasının ardından TBMM'deki sandalye dağılımı şöyle:

AKP           336

CHP            97

MHP           69

BDP           20

Bağımsız   12

DSP            6

DP              1

TP              1

Boş             8

Toplam   550


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler