Öz'e tehdit davası Ergenekon'la birleştirilidi

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Özkan Kurt katıldı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Rüstem Eryılmaz, davanın birinci Ergenekon davasıyla birleştirilmesine ilişkin İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin muvafakat verdiğini bildirdi.
Birleştirmeye ilişkin görüşü sorulan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta, dosyaların birleştirilmesini istedi.

Bu konuda diyecekleri sorulan sanık Kurt, Başkan Eryılmaz ve Savcı Usta'nın beyanları sırasında birinci Ergenekon davasından dosya numarasıyla bahsetmeleri nedeniyle ''2008/209 nolu dosya hangisi?'' diye sordu. Başkan Eryılmaz da ''Meşhur Ergenekon davası'' diye cevap verdi.

Kurt'un, bir diyeceği olmadığını, savunma yapmak istediğini söylemesi üzerine Başkan Eryılmaz, dosyaların birleştirileceğini ve bu mahkemede savunma yapmasına gerek olmadığını kaydetti.

Mahkeme heyeti, davanın birinci Ergenekon davasıyla birleştirilmesine karar verdi.

İddianameden

Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Rasim Işıkaltın tarafından hazırlanan ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz'ün ''mağdur'' sıfatıyla yer aldığı iddianamede, şüpheli Özkan Kurt'un, Şanlıurfa Suruç 3. Hudut Alayı 2. Hudut Taburu 6. Hudut Bölüğünde piyade er olarak askerlik yaparken 27 Ağustos 2009'da firar ettiği, 31 Mart 2010 tarihinde saat 14.20'de ''Zekeriya Öz'ün dikkatine'' başlıklı, ''Oflu enişte'' rumuzuyla faks yolladığı kaydediliyor.

Fakslanan metinde ''Ergenekon terör örgütü davasında tutuklamak cüretinde bulunduğunuz saygın insanlar'' ifadelerinin kullanıldığı, yapılan tutuklamaların eleştirildiği ve Savcı Öz'e hitaben, ''Sonunuz Abdi İpekçi ve Uğur Mumcu gibi bitecek'' şeklinde tehdit cümlesi bulunduğu ifade edilen iddianamede, ''Şüphelinin, terör örgütüne üye olmamakla birlikte açık kimlik ve adresi tespit edilemeyen bir terör örgütü mensubunun yönlendirmesi ile terör örgütü adına o tarihte Ergenekon terör örgütü soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ü imzasız faks yazısı ile ölümle tehdit ettiği anlaşılmaktadır'' deniliyor.
İddianamede, şüpheli Kurt'un, ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' ve ''kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koymak suretiyle imzasız mektupla veya özel işaretlerle var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak tehdit etmek'' suçlarından 10,5 ile 22,5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.