"Özgürlükçü bir anayasayı bizden daha fazla isteyen olamaz''

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisince Kars'ta BDP binası önünde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, anayasa değişikliğini kendilerinden daha fazla kimsenin isteyemeyeceğini öne sürdü.

BDP'nin, AKP'ye en ciddi önerileri sunan parti olduğunu ifade eden Demirtaş, şöyle konuştu:
''Türkiye'deki Türk'üyle, Kürt'üyle, Alevi'si, Sünni'siyle herkesin ortak talebi olan özgürlük ve demokrasi dolu önerileri sadece BDP sundu. Fakat gördük ki Başbakan'ın derdi, AKP'nin derdi darbe anayasası ile hesaplaşmak değil. Bu kadar öneriye rağmen, hiçbirini dikkate almayan Başbakan, kendi bildiği çerçevede sadece kendi koltuğunu, sadece bakanlarının koltuğunu garantiye alacak değişiklikleri yapmakla yetindi. Bugün altını çizerek söylüyoruz bu paket, referanduma gidecek ve biz halkımızla birlikte sandıkları boykot edeceğiz. Çünkü biz yeni anayasada ısrarcıyız. Yeni anayasa yapılana kadar biz AKP'nin bu kandırmaca politikalarına kanmayacağız. AKP'nin yapmaya çalıştığı Kenan Evren anayasasına can vermektir, nefes vermektir, kan vermektir.''

Demirtaş, AKP'nin ve hükümetin sözcülerinin BDP'nin boykot gücünü görmeye başladıkları için büyük bir panik havasıyla, partileri ve belediye başkanlarına hakaret etmeye çalıştıklarını ileri sürerek, şöyle devam etti:
''Kars meydanından sesleniyorum. Referanduma kadar bağla bunları bir tarafa. Artık halkımıza ve partimize yönelik hakaretlere tahammülümüz kalmadı. Bu ülke Kürtlerin de anavatanıdır. Türkiye Kürtlerin de ülkesidir. Lazların da ülkesidir. Çerkezlerin de ülkesidir. Herkes kendi diliyle, kültürüyle, inancıyla özgürce yaşama hakkına sahiptir. Dörtyol'da, İnegöl'de ve son 4 yılda 50'den fazla yerde Kürtlere yönelik linç girişimlerinin tek nedeni AKP zihniyetidir. 80 yıl sonra yeniden AKP katliam ve sürgün politikalarını hayata geçirmeye çalışıyor. Dörtyol'daki provokasyon sanmayın ki AKP'den bağımsızdır. Şimdi başka yerlere çekilmeye çalışılabilir. Ama İçişleri Bakanı Adana'da olmasına rağmen, 4 gün boyunca orada 50'den fazla iş yerinin yakılmasını sadece izledi. Bu sonuç, bu tablo ortaya çıksın istediler. Orada yapılmak istenen şey Kürtlere gözdağı vermek, Kürtleri Türklere karşı kışkırtmak, Türkleri Kürtlere karşı kışkırtmaktı.''

''Eğer Sayın Başbakan, gerçekten faili meçhul cinayetlerle yüzleşmek istiyorsan Tansu Çiller'i de, Demirel'i de, Mesut Yılmaz'ı da Silivri'ye koy inanalım ki sen faili meçhullerle mücadele ediyorsun'' diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ama kendisi biliyor onlar Silivri'ye giderse arkasından kendisinin de gitmesi lazım. Çünkü kendi döneminde de yüzlerce faili meçhul cinayet işlendi ve halen sorgusu, suali bile yapılamadı. Faili meçhul cinayetler AKP döneminde işlenmeye devam edilmiştir ve hesabı sorulmamıştır. 12 Eylül günü herkes bilmeli ki sandığa gitmeyen her insan yeni anayasa isteyendir. Başörtüsüne özgürlük isteyendir. Türkiye hepimizindir. Kardeşçe birlikte yaşayabiliriz diyenlerdir. Kenan Evren darbe yaptıktan hemen sonra ilk icraatı yüzde 10 barajıydı. Şimdi onun en büyük savunucusu kim? Darbenin izlerini sileceğini söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, bugün Kenan Evren'in yüzde 10 barajına sarılmış durumda. Onun için can simidi olmuş durumda. Ankara'da devam eden Yüksek Askeri Şura'daki (YAŞ) tıkanma da bu derin uzlaşmanın sonucudur. Şu anda YAŞ toplantılarında AKP'ye yakın kadroların atanması için AKP baskı uyguluyor.''