Polisin adam öldürme davasında tartışma yaratan tanık

Alaattin Karadağ’ı, yaralı halde yerde yatarken öldürdüğü öne sürülen polis memuru, tutuksuz sanık Oğuz Vural’ın “kasten adam öldürme”, “görevi kötüye kullanma” suçlarından yargılanmasına devam edildi. Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki oturuma olaydan sonra İzmir’e tayini çıkan sanık polis ve Karadağ’ın yakınları katıldı. Çağdaş Hukukçular Derneği, İnsan Hakları Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı temsilcilerinin davaya katılma talepleri reddedildi. Duruşmada tanık olarak dinlenen Ertuğrul Bal, silah sesleri duyunca evinin balkonuna çıktığını, kaçan bir kişinin sol eliyle arkasındaki polislere ateş ettiğini söyledi. Kovalayan iki polisin  ateş etmediklerini ifade eden Bal’ın polisler için ‘arkadaşlar’ demesi müdahil vekillerinin tepkisine neden oldu. Bal, avukatların taraflı olduğunu söylemesi üzerine “Vatanımı seviyorum. Herkes benim arkadaşım. İtirazı olan söylesin” dedi. Müdahil Abdullah Karadağ ise sanığın tutuklanmasını isteyerek, “Polislerin 3 yılda 255 kişiyi öldürdükleri kayıtlara geçti. Sanık cezasız kalırsa şiddet önlenemez” dedi.

“Ben hep kaybettim”

Müdahil avukatlarından İbrahim Ergün, uzun yıllar, bu gibi davalarda polislerin avukatlığını yapan Ömer Yeşilyurt’un bir gazeteye verdiği röportajı mahkemeye sundu. Yeşilyurrt’un “Hiç dava kaybetmedim. O dönem, sokakta silahlı örgütlerle mücadele eden polisleri koruyan bir şemsiye olduğunu kimse inkâr edemez” dediğine dikkat çekerek, “Ben de bu davalarda hep kaybettim. Çünkü hep öldürülenlerin avukatlığını yaptım. Bence hepimiz kaybettik. Şimdi bir şeyler yapalım, 25 yıl sonra gelen itiraf bir şey değiştirmez” dedi. Evine kurşun isabet eden kişileri bile bulmayan, soruşturma aşamasına dahil etmeyen polisler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını isteyen Ergün, olay günü polislerin telsiz görüşmelerinin de mahkemeye eksik gönderildiğine dikkat çekti.

Keşif kararı verildi

Mahkeme heyeti, ölen Karadağ’ın külotu hariç olay günü üzerinde bulunan giysilerde atış mesafesinin tayinine ilişkin inceleme yapılmadığına dikkat çekerek,  Büyükçekmece adli emanetinde bulunan giysilerin Adli Tıp Fizik Balistik Dairesi’ne gönderilmesine hükmetti.  Olayın meydana geldiği sokaktaki esnafın ve evine kurşun isabet eden kişilerin kimler olduklarının tespit edilmemesi halinde, ilgililer hakkında yasal işlem yapılacağını kaydetti.  Emniyetten telsiz kayıtlarının tam gönderilmesini isteyen mahkeme, olay yerinde keşif yapılmasını kararlaştırarak, davayı 21 Nisan 2011’e erteledi.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) üyeleri de adliyeye önünde bir araya gelerek, “Karadağ cinayeti aydınlatılsın. Katiller yargılansın” dediler.
Fotoğraf: (Serkan Yıldız)