'Referandumla piyasadaki iyimserlik artmaya başladı

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, bugün açıklanan büyüme rakamlarının Türkiye ekonomisinin ne kadar güçlü ve dinamik olduğunun çok net bir göstergesi olduğunu kaydetti.

'Referandumla piyasadaki iyimserlik artmaya başladı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 14.09.2010 - 08:45

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, yıl sonunda rahatlıkla yüzde 6'lık büyüme rakamının yakalanacağını söyledi. Çağlayan, Kanada Tarım ve Gıda Bakanı Garry Ritz ile görüştü. Çağlayan, görüşme sırasında, gazetecelerin büyümeyle ilgili sorusu üzerine, Türkiye'nin ilk çeyrekte yüzde 11,7, ikinci çeyrekte ise yüzde 10,3'lük büyüme elde etmesinin son derece önemli olduğuna dikkati çekti. Çağlayan, bu rakamların Türkiye ekonomisinin ne kadar güçlü ve dinamik olduğunun çok net bir göstergesi olduğunu belirtti.

İmalat sanayindeki büyüme hızının da şimdiye kadar görülen en yüksek hız olduğuna dikkati çeken Çağlayan, son 2 çeyrektir Türkiye'nin tüm sektörleriyle büyüdüğünü hatırlattı.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH'nin de yüzde 3,7 arttığına işaret eden Çağlayan, 3. ve 4. çeyrekteki büyümelerin daha ılımlı geçeceğini söyledi. Bakan Çağlayan, ''Yıl sonunda rahatlıkla yüzde 6'lık büyüme rakamını yakalamış olacağız'' dedi. Çağlayan, Türkiye'nin krizin yaralarını sardığını ve çok süratli bir şekilde yeni döneme girmek için yoğun çaba gösterdiğini söyledi.
 

İhracat rakamları

Çağlayan, görüşme sırasında yaptığı konuşmada ihracat rakamlarına da değinerek, 1 Ocak-13 Eylül tarihleri arasında ihracatın 76 milyar doları geçtiğini bildirdi. Son 12 aylık rakamlara bakıldığında ise ihracatın 110,5 milyar doları aştığını ifade eden Çağlayan, bu rakamların program hedefinin rahatlıkla aşılacağını gösterdiğini kaydetti. Konuşmasında un ihracatçısının yaşadığı sıkıntıya da değinen Çağlayan, Rusya Federasyonun buğday ithalatını yasaklaması üzerine un ihracatçısının ciddi bir sıkıntıyla karşı karşıya kaldığını hatırlattı. Bu sıkıntıların giderilmesi için Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile önemli çalışmalar yaptıklarını bildiren Çağlayan, 1 Mayıs-10 Ağustos tarihleri arasında un ihracatçısının hak ettiği 235 bin tonluk buğday ithalatını yapamadığını söyledi.

İhracatçının bunun TMO tarafından karşılanmasını talep ettiğini anlatan Çağlayan, yapılan görüşmeler sonunda TMO'nun ilk etapta 70 bin ton ekmeklik, 30 bin ton makarnalık olmak üzere 100 bin ton buğday ve 100 bin ton arpayı dünya fiyatları seviyesinde belirlenecek bir fiyatla ihracatçıya satılmasını sağladığını kaydetti. Bakan Çağlayan, gerekirse TMO'nun buğday temininde 150 bin tona kadar çıkabileceğini de bildirdi.

Referandum sonuçları

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, konuşmasında referandum sonuçlarına da değerlendirerek, sandıktan milletin oyuyla çıkan sonucun tüm Türkiye'nin kazancı olduğunu ifade etti. Çağlayan, ''Referandum ile piyasadaki iyimserlik artmaya başladı ve giderek artacak'' dedi.

 

Çağlayan, Kanada Tarım ve Gıda Bakanıyla görüştü

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Kanada Tarım ve Gıda Bakanı Garry Ritz ile görüştü. Bakan Çağlayan, gazetecilerin büyüme rakamlarına yönelik sorusu üzerine, 2009 küresel krizinin ardından Türkiye'nin çok önemli gelişmeler kaydettiğini anlattı. İhracatın Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu ifade eden Bakan Çağlayan, ihracattaki artışın büyüme, üretim ve yatırımı da beraberinde getirdiğini söyledi.

Çağlayan, ''Eğer Türkiye'nin büyük ticaret partnerleri ve ihracatının yüzde 50'sini yaptığı Avrupa pazarlarında ekonomik yavaşlama normale dönmüş olsaydı, büyüme çok daha fazla olabilirdi'' dedi. Bugün açıklanan ve yüzde 10,3'lük büyüme rakamının son derece önemli olduğunu ve yeni ip uçları verdiğini ifade eden Bakan Çağlayan, şöyle devam etti: ''GSYH'de tarihimizde ilk defa cari fiyatlarla 1 trilyon doların üzerine çıkmış bulunuyoruz. Bu son derece önemli ve moral verici bir gelişmedir. Türkiye'nin geleceği ile ilgili ufuk belirlemede yardımcı olabilecek bir gelişmedir. Bugün AB üyesi ülkeler ve birçok gelişmiş ülke 2008'deki ekonomik büyümelerine 2011 veya 2012'de ulaşabileceklerdir. Oysa Türkiye, bu yıl sonunda sabit fiyatlarla değerlendirdiğiniz zaman 2008'den daha yüksek bir GSYH'ye sahip olacaktır. Bu da Türkiye ekonomisinin ne kadar dinamik ve güçlü olduğunun çok net bir göstergesi ve kriz öncesi döneme kriz sonrasında çok daha fazla güçlü bir şekilde girdiğimizin göstergesi.''

İmalat sanayindeki büyüme hızının yüzde 25,8 olduğuna dikkati çeken Çağlayan, ''Bu da şimdiye kadar görülen en yüksek büyüme oranıdır. Son iki çeyrekte bütün sektörler büyüyor. Sevindirici bir gelişme de uzun süredir küçülme yaşanan inşaat sektöründe yeniden büyümeye başlamış olmasıdır'' dedi. Avrupa'da toparlanmanın hızlanması durumunda ihracatın çok daha fazla artacağını belirten Çağlayan, referandumun olumlu sonuçlarının yabancı yatırımlara ve iş hayatına getireceği olumlu değişikliklerle, siyasi istikrar avantajı ile ihracat, büyüme rakamları ve imalat sanayi sektöründeki artışın, Türkiye'nin çok önemli gelişmeleri arka arkaya yaşamaya başladığını gösterdiğini kaydetti.

Bakan Çağlayan, sanayici, esnaf ve tüccarların vergi ve SSK borçlarının yeniden yapılandırılması noktasında çok süratli çalışmalar yapılmaya başlandığını belirterek, ''Türkiye yelkenini açmıştır ve bu yelkenler ciddi bir şekilde rüzgarla havayla dolmaktadır. Rotasını belli etmiş olan, nereye gideceğini bilen ve fırtınalarda bile gemisini iyi kullanmış olan Türkiye ve Türkiye'nin gemisinin kaptanı olan Sayın Başbakan ve Bakanlar Kurulu'da ümit ediyoruz ki çok daha büyük gelişmeleri ardı ardına yakalamaya devam edeceğiz'' dedi.
 

Referandum

Çağlayan, yüzde 77'lik katılımla Türkiye'nin daha fazla demokratikleşmesi ve ekonominin gelişmesi için yapılan halk oylamasının Türkiye açısından önemli bir demokrasi sınavı olduğunu söyledi. Türk halkının yüzde 58'inin demokratik standartların yükselmesi ve yeni anayasaya ''evet'' oyu verdiğini kaydeden Çağlayan, şunları söyledi: ''13 Eylül günü Türkiye çok önemli bir başlangıç elde etti. Anayasanın yeniden sivilleşmesi, anayasanın tümü üzerindeki değişikliklerin ilk üç maddesi hariç 2011 yılından sonra yapılacak olması son derece önemli gelişmeler kaydedecektir. Türkiye yeni çağdaş, modern, insan haklarını, temel hak ve özgürlükleri öne çıkartan yeni anayasasına kavuşmuş oldu ve sandıktan milletin oyuyla çıkan sonuç tüm Türkiye'nin kazancı. Referandumla piyasalardaki iyimserlik artmaya başladı ve giderek artacaktır. Tüketici güven endeksleri artacak, beklentiler iyileşecek ve bu içi piyasanın daha canlı hale gelmesini, büyümenin daha da gelişmesini sağlayacaktır. Tüketim artacak, satışlar artacak dolayısıyla yatırımlar artacak bu çerçevede, vergi gelirleri artacak ve yine yeni istihdam imkanları ortaya çıkacaktır. Portföy yatırımları öncelikle artacak, arkasından doğrudan yabancı yatırımlar konusunda Türkiye yeniden çok önemli yabancı sermayenin geldiği bir ülke olacaktır.''
 

Kanadalı bakanla görüşme

Çağlayan, Türkiye ve Kanada'nın tarım konusunda dünyada sözü geçen iki ülke olduğunu belirterek, bu konuda yapılabilecek çok önemli çalışmaların söz konusu olduğunu, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkiler konusunda görüşeceklerini kaydetti. Bakan Çağlayan, tarım sektörü dışında müteahhitlik ve turizm sektöründe de birlikte yapılabilecek ortaklıklar konusunda görüş alışverişinde bulunacaklarını kaydederek, şöyle konuştu: ''Kanada ile olan ticaretimizi artırmak için Serbest Ticaret Anlaşması yapılması için görüşeceğiz. STA ile ilgili konulara biran önce başlamak istiyoruz. Bu konuda 19-20 Ekim tarihleri arasında Kanada'da STA'nın ilk müzakerelerini ve iş konseyi toplantısını gerçekleştirmeyi planlıyoruz. 2008'e göre iki ülke arasındaki ticarette yüzde 33,8 bir daralma oldu. 2009 yılında dış ticaret hacmi 1,3 milyar dolar, Ocak-Temmuz döneminde yüzde 10'luk bir artış yaşandı. Sadece ihracat artışı yüzde 44,5'dir. İki ülkenin toplam dış ticaret hacimleri dikkate alındığında, 2009 yılında Kanada ve Türkiye arasında elde edilen rakamın binde 1,5 olduğuna işaret eden Çağlayan, bu rakamın oldukça küçük olduğunu söyledi. Ama ülkelerimizi birbirimize iyi tanıtmamız ve bu tür münasebetlerle ticaretimiz artacaktır.''

Konuk bakan

Kanada Tarım ve Gıda Bakanı Garry Ritz de her iki ülkenin birbirine benzer yönler bulunduğunu kaydederek, tarımın her iki ülkenin ekonomisinde önemli yer tuttuğunu söyledi. ''Kanada olarak biz Türkiye ile daha güçlü ve stratejik bir ortaklık kurabilmek istiyoruz'' diyen Konuk Bakan, iki ülkenin birbirinden öğreneceği şeylerin bulunduğunu ve her iki ülkenin çok büyük piyasaların yakınında bulunduğunu ve özellikle tarımsal ürünlerde yeniden proses, yeniden işleme faaliyetleri geliştirerek bu büyük piyasalara daha çok tarım ürünü satabileceğine inandığını sözlerine ekledi. Konuk Bakan, STA müzakerelerin ardından bir STA imzalanabileceğini umduğunu belirterek, Türk konukseverliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve tatil yapmaya fırsat bulursa mutlaka tatil için de geleceğini söyledi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler